16.07.2015 Views

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

nessalevâti efdalühâ ve minetteslîmâti ekmelühâ”! Fârisî beyt tercemesi:Herne ki güzeldir, Allah sevgisinden başka,Hepsi câna zehrdir, şeker gibi de olsa!İnsanın zâhirini, parlak olan islâmiyyetin zâhiri ile süslemesi ve bâtınınıda hep Hak teâlâ ile bulundurması, çok güç bir işdir. Acabâ hangi tâli’libir kimseyi bu iki ni’metle şereflendirirler? Bugün, bu iki ni’mete birlikdekavuşmak, hattâ yalnız islâmiyyetin zâhirine uymak elegeçmez bir hazînegibi olmuşdur. Kibrît-i ahmerden, [ya’nî demire sürtünce altına çevireceğisanılan maddeden] dahâ kıymetlidir. Hak teâlâ, sonsuz olan merhametiile, geçmişlerin ve geleceklerin en üstününe uymakla zâhirimizi ve bâtınımızışereflendirsin “aleyhi ve alâ âlihissalevâtü vetteslîmât”!_________________Sevdiklerimin ayrılığından rûhum kan ağlıyor.Onların firâkından, kemiklerimin ilikleri yanıyor.84SEKSENDÖRDÜNCÜ MEKTÛBBu mektûb, seyyid Ahmed-i Kâdirîye yazılmışdır. İslâmiyyetin ve hakîkatinbaşka başka olmadıklarını ve hakk-ul-yakîne kavuşmanın alâmetlerinibildirmekdedir:Hak teâlâ, islâmiyyet caddesinde ilerlememizi nasîb eylesin. Bütün gücümüzleOnun mukaddes zâtına çevrilmemizi ve bizi bizden almasını ve Ondanbaşka herşeyden büsbütün yüz çevirmemizi ihsân eylesin. Mi’râc gecesi,Ondan gözü hiç kaymayan, insanların en üstünü hurmetine, bu düâmızıkabûl buyursun “aleyhi minessalevâti efdalühâ ve minetteslîmâti ekmelühâve alâ âlihi ve eshâbihi ecma’în”! Âmîn. Fârisî mısra’ tercemesi:Ne olursa olsun, dostdan konuşmak dahâ tatlı!Her ne kadar dostdan söylenilen şeylerin hiçbiri, Onun sözü değilse de,o sözün, herhangi bir bakımdan O mukaddes sevgili ile bir bağlılığı vardır.Bu bağlılığı da ni’met sayarak, bu yolda çabalamak ve birşeyler söylemektatlı olmakdadır. İslâmiyyet ve hakîkat birbirinden başka değildirler. Ayrılıklarıyalnız, birinde bilgilerin topluca ve ötekinde geniş, açık olmalarındave düşünce yolu, keşf yolu ile hâsıl olmalarında ve görmeden, anlamadan,görerek inanılmalarında ve uğraşarak ibâdet etmek yerine kendiliğindenibâdete sarılmakdadır. Parlak olan islâmiyyetin bildirdiği bilgiler vehükmler, hakk-ul-yakîne kavuşdukdan sonra, hiç değişiklik olmadan, keşfyolu ile geniş olarak anlaşılmakdadır. Görmeden inanılan şeyler, hiç değişiklikolmadan kalb gözü ile görülür. Sevâb kazanmak, ibâdet yapmakiçin uğraşmak, didinmek arzûsu, ortadan kalkar. (Hakk-ul-yakîn) makâmınakavuşmanın alâmeti, o makâmdaki bilgilerin ve ma’rifetlerin, islâmiyyetinbildirdiklerine tâm uygun olmasıdır. Kıl ucu kadar uygunsuzluk bulunursa,hakîkate kavuşulmadığı anlaşılır. Tarîkat büyüklerinden herhangibirinin bilgisinde ve işinde islâmiyyete bir uygunsuzluk bulunması, sekr-– 134 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!