16.07.2015 Views

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

müssalevâtü vetteslîmât”. Öteki sıfatlar, başka insanların mebde-i te’ayyünleridir.[(Te’ayyün), zuhûr etmek, meydâna çıkmak demekdir. (Mebde-ite’ayyün), meydâna çıkmanın, var olmanın başlangıcı, kaynağı demekdir.]Her sıfatın, çeşidli şeylere bağlılığı olduğu için parçaları vardır. Şöyle ki, tekvînsıfatının, yaratmak, rızk vermek, diriltmek ve öldürmek gibi çeşidli bağlılıklarıolduğu için, parçaları olmuşdur. Bu parçalar da, bütünleri gibi,insanların mebde-i te’ayyünleri olmuşdur. Mebde’leri, sıfatların parçalarıolan te’ayyünler, mebde-i te’ayyünü, sıfatın bütünü olan kimseye tâbi’olur. Onun ayağı altında, gölgesinde yaşar. Bundan dolayı, (Filân kimse Muhammedaleyhisselâmın ayağı altındadır, falanca, Îsâ aleyhisselâmın ayağıaltındadır, bir başkası için de, Mûsâ aleyhisselâmın ayağı altındadır)demişlerdir “aleyhimüssalevâtü vettehıyyâtü vetteslîmâtü etemmühâ ve ekmelühâ”.Bu parçalar, eğer sülûk yolu ile aşılır ve bütünlerine katılır ve parçalarınşühûdü, bütünlerin şühûdü olursa, aralarında yalnız asl olmakdanve tâbi’ olmakdan başka ayrılık kalmaz. Birisi doğrudan doğruya, ikincilerise, bunun dolayısı ile kavuşur. Çünki tâbi’ olan, herneye kavuşur, her negörürse aslından alır. Aslı arada olmadan birşeye kavuşamaz. Tâbi’, kendikusûrundan dolayı, aslının arada bulunduğunu bilmiyebilir. Fekat aslı,onunla meşhûdü arasında bir perdedir. Ayıran, önliyen perde değil, kavuşduran,gösteren perdedir. [Sinema perdesi, şeklleri saklamaz, örtmez. Onlarıgösterir. Perde olmazsa, birşey görünmez.] Gözlük de böyledir. Gözünönündeki gözlük, görmeyi önlemez. Görülemiyen şeyleri gösterir. Parçaların,yükselerek, kendi bütününden ayrılıp, başka bir bütüne girmeleri, bubütünün gördüğünü müşâhede etmeleri câiz değildir. Böylece Mûsâ aleyhisselâmınayağı altında olanların Îsâ aleyhisselâmın ayağı altına geçmeleriolamaz. Fekat, Muhammed aleyhisselâmın ayağı altına girebilirler. Çünkihepsi, Onun ayağı altındadırlar “aleyhi ve aleyhimüssalâtü vesselâm”. Muhammedaleyhisselâmın rabbi, onun mebde’i olan ism, (Rabb-ül-erbâb)dır,kaynakların kaynağıdır. Bütünlerin bütünüdür. Parçaların, asllarının aslıdır.Muhammed aleyhisselâmın ayağının altına yükselmek, aslın aslınayükselmek demekdir. Başka bir asla girmek değildir. Parçalarla, bütünleriarasında, şu ayrılık vardır ki, parçanın önünde iki perde vardır: Birincisi,kendi bütünü olan aslıdır. İkincisi, aslının aslıdır. Kendi bütünününperdesi ise, yalnız aslının aslıdır. Bundan anlaşılıyor ki, Muhammed Resûlullah,arada te’ayyünlerin perdesi olmaksızın şühûd eylemekdedir. Başkalarınınşühûdleri ise, te’ayyünlerin perdesindedir. Hiç değilse, Muhammedaleyhisselâmın te’ayyünü perdesindedir. Bunun içindir ki, (Tecellî-i zâtî),yalnız Muhammed aleyhisselâma olur, başkalarının tecellîleri sıfatlarınperdesindedir demişlerdir. Hiç olmazsa, Muhammed aleyhisselâmın rabbiolan, rablerin rabbi perdesindedir. Muhammed aleyhisselâmın rabbi olanism, hayât sıfatından başka, bütün ismlerin ve sıfatların üstündedir.Süâl: Başka Peygamberlerin şühûdü “alâ nebiyyinâ ve aleyhimüssalevâtüvetteslîmât” Muhammed aleyhisselâmın rabbi mebde-i te’ayyünü perdesindeoluyor dediniz. Onun ümmetinin Evliyâsı, onun ayağı altında olduklarıiçin, bunların şühûdleri de, başka Peygamberlerin şühûdleri gibi,(Rabb-ül-erbâb) perdesindedir. Böyle olunca, başka Peygamberler ile,Muhammed aleyhisselâmın ümmetinin Evliyâsı arasında ne fark olur?– 469 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!