Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
– Allah Allah, diye bu havaya uydurdukları bir zikretme ile<br />
sallananlar var.<br />
Dışarıdan başları cama dayananlar da, birdenbire başlarını tos<br />
vurur gibi cama çarparken, camlar şangır şungur iniyor <strong>ve</strong> akabinde<br />
mızıka susuyor. Belki plâk tükenmiş, belki başgarson bu kollektif cinnet<br />
emarelerinden ürkmüş, plâğı çekmişti. (119-20)<br />
Dünkü İstanbul: Çok Dinli, Çok Dilli Mozaiğin Dağılışı adlı çalışmasında, İlhan<br />
Eksen’in de belirttiği üzere, “Otuzlu kırklı yıllarda tango, çarliston, fokstrot türü<br />
müziklerin çalındığı barlar <strong>ve</strong> otel salonlarında ellilerden itibaren, artık varlığını iyice<br />
duyuran Amerikan kültürünün etkisiyle caz, sving, slov çalınır olmuştu. Bundan on yıl<br />
kadar sonra ise ‘rock n’ roll’ çılgınlığı yanında kulaklarımız <strong>ve</strong> ayaklarımız çaça, tvist <strong>ve</strong><br />
bossanova’ya alışacaktı” (107). Eksen’in “çılgınlık” olarak adlandırdığı bu müzik <strong>ve</strong><br />
dans türünü Halide Edib, daha da ileriye giderek, rufai ayinlerine benzetir <strong>ve</strong> bu<br />
bağlamda, dindar karakterleri karikatürize eder. Yukarıdaki örnekte bahsedilen “ihtiyar<br />
adam”ın okura tanıtılma biçimiyle bu dansa gösterdiği tepki arasında bir zıtlık<br />
oluşturulur. Sözü edilen <strong>ve</strong> dans gösterisi sırasında Emirgân kah<strong>ve</strong>sinde bulunduğu<br />
belirtilen bu karakterin plâklardan çalınan caz eşliğinde dans edenler hakkındaki<br />
düşünceleri şöyle aktarılmıştır: “Aman ya Rabbî, ne kadar köklerimiz kopmuş, maziden<br />
ayrılmışız. İbret! İbret... Hele şu orta yerde zıplayan, hoplayan kopuklara bir bakın! Tuh,<br />
Allah cezalarını <strong>ve</strong>rsin! Sanki koyunlarında birer kahpe... Sanki... Sanki...” (116).<br />
Nermin’in eniştesi Samim Akyürek’in rock’n roll hakkındaki görüşleri yoluyla ise,<br />
yazarın roman boyunca tekrarladığı benzetme açıkça dile getirilir: “Tam bugünün<br />
ruhunun ifadesi... Bugünün hareket sembolü” (119). Bu örneklerin tamamı göz önünde<br />
bulundurulduğunda, rock’n roll’un “toplu cinnet”, “hareket sembolü” <strong>ve</strong> rufai ayinlerin<br />
131