Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
çalıştığını <strong>ve</strong> “mevzu <strong>ve</strong> isim itibariyle” her iki romanın birbirini çağrıştıran pek çok<br />
yönü olduğunu belirtir (11). Aynı yıl içinde birbirinden uzun süredir habersiz olan bu iki<br />
yazarın benzer romanlar yazmaları dikkate değer. Bu mektubu 1974 yılında Hisar<br />
dergisinde yayımlayan İnci Enginün, mektubu önemli bulmasının sebeplerini şu sözlerle<br />
ifade eder: “Yakup Kadri’nin, Halide Edib’in Sonsuz Panayır romanı hakkında yazdığı<br />
mektubu hem bir tenkit örneği olarak güzeldir, hem de Yakup Kadri’nin bir kırgınlığı<br />
ömür boyu sürdürmeyen, sanatkâr cephesinin mânâlı bir tarafını <strong>ve</strong>rmesi bakımından<br />
bana önemli göründü” (9). Sonsuz Panayır üzerine yazılmış belki de tek inceleme <strong>ve</strong>ya<br />
eleştiri yazısı olarak kabul edebileceğimiz bu mektupta, Yakup Kadri’nin romanla ilgili<br />
değindiği bütün noktalara burada yer <strong>ve</strong>rmek mümkün değil. Buna karşın, başka hiçbir<br />
eleştirmenin değinmediği noktaları vurguladığı <strong>ve</strong> bu romanıyla Halide Edib’in<br />
romancılığında görülen değişimi farklı bir açıdan yorumladığı görülür: “O zamanlar<br />
[Sonsuz Panayır’a kadar], siz insanları oldukları gibi değil, olmalarını istediğiniz gibi<br />
görüyor <strong>ve</strong> öyle ifade ediyordunuz. Onun için çamuru elinize alır almaz—ne sihirdir ne<br />
keramet—ona derhal bir billur saflığı, bir billur şeffaflığı <strong>ve</strong>riyordunuz. Şimdi ise çamur<br />
yığınlarını, hiç iğrenmeden olduğu gibi önümüze sermeğe başladınız” (10). Yakup<br />
Kadri, bu mektubunda yazarın Sonsuz Panayır ile birlikte geçirdiği dönüşümü romandan<br />
örnekler <strong>ve</strong>rerek yorumlar <strong>ve</strong> şu sonucu çıkarır: “André Gide’nin bir sanatkârdan<br />
beklediği <strong>ve</strong> kendisinin yıllarca yapmağa çalıştığı bir mucizeyi gerçekleştirmek şerefi,<br />
edebiyatta [Jean] Cocteau <strong>ve</strong> resimde Picasso’dan sonra size nasip olmuştur” (10).<br />
Yakup Kadri’nin bu görüşlerinin doğruluğunu tartışmak ancak ayrı bir araştırmanın<br />
konusu olabilir, buna karşın ileri sürdüğü fikirler ne kadar iddialı olursa olsun, 1948<br />
yılında yazılan bu mektupta görülen eleştiri anlayışı ile Halide Edib’in romanları üzerine<br />
yazılan, örneklerini gördüğümüz yazılar arasındaki fark dikkate değer.<br />
15