Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Türkiye’de yaşayan İngilizler ‘Rowdies’ adlı bir topluluk kurup da<br />
Avigdor’u aralarına aldıklarında o artık tam bir profesyonel olmuştu.<br />
1933 yılında cazı bıraktı. (Aktaran Akçura 139-40)<br />
Cumhuriyet döneminde “asrîleşme” projesi dahilinde müziğe son derece önem<br />
<strong>ve</strong>rilmiş, Osmanlı İmparatorluğu <strong>ve</strong> Tanzimat döneminde ağırlıklı olarak dinlenen<br />
“alaturka musikî”den çok, Batı müziği benimsenmeye çalışılmıştır. “Neler Dinledik,<br />
Nelerle Coştuk?” adlı yazısında, Murat Meriç, “Cumhuriyet’i geliştirme <strong>ve</strong> Türkiye’yi<br />
‘muasır medeniyetler seviyesine ulaştırma’ yolunda kültür alanında atılacak en büyük<br />
adımlardan birisi müziği geliştirmek olarak belirlenmiş, bu yüzden de Batı’nın çoksesli<br />
müziğinin yaygınlaştırılması öngörülmüştü” diyerek bu duruma dikkat çeker (194).<br />
Meriç, aynı yazıda, alaturka müzik eğitiminin yasaklanma serü<strong>ve</strong>nini anlatır. Buna göre,<br />
1926 yılında alaturka muzik eğitiminin resmî eğitim kurumlarından kaldırılmasıyla,<br />
“1934’te bu müziğin radyo programlarından çıkarılmasına kadar uzanan bir dizi engelin<br />
önü açı[lır]” (194). Meriç’in daha sonraki yıllarda bu müzik türünün yeniden<br />
yaygınlaşmasına ilişkin anlattıkları ise şöyledir: “Sonraki yıllarda alaturkanın her türü<br />
gerek kitleler arasında, gerekse radyolarda yaygınlaştı. Fakat 1976’ya kadar resmi müzik<br />
eğitimi kurumlarında alaturka musiki eğitimi yapılması mümkün olmadı” (194-95). Bu<br />
serü<strong>ve</strong>nin içinde caz müziğinin <strong>ve</strong>ya “caz” olarak adlandırılan müziğin Yolpalas<br />
Cinayeti’nde sosyete tarafından dinlenen, evlerde <strong>ve</strong>rilen partilerde dans edebilmek için<br />
kiralanan orkestralar tarafından çalındığını görüyoruz. Meriç’in dikkat çektiği üzere,<br />
1926’da alaturka müziği eğitimine getirilen yasağa rağmen, 1940’lı yılların<br />
Türkiye’sinde—başta Munir Nurettin Selçuk’un alaturka müziği çoksesli müzikle<br />
harmanladığı yıllarda—en popüler müzik türü yine alaturka müziğidir: “Alaturka<br />
musiki, bunca yasağa rağmen yok olmadı <strong>ve</strong> özellikle 1940’lı yıllara damgasını vurdu. O<br />
89