18.05.2013 Views

Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University

Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University

Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Uğurcan, ilk bölümün sonunda Halide Edib’in İstanbul’u romanlarında ele alış<br />

biçimiyle ilgili olarak, yurt dışında yaşadığı on beş yıllık ayrılığı kastederek şunları<br />

söyler: “Halide Edib [...] İstanbul’u[n] en can alıcı taraflarını bu ayrılış yıllarında estetik<br />

mesafenin <strong>ve</strong>rdiği idealleştirmeyle yazmıştır. Bunlar, en önemlisi Mor Salkımlı Ev <strong>ve</strong><br />

Sinekli Bakkal olmak üzere Zeyno’nun Oğlu, Türkün Ateşle İmtihanı, Yol Palas<br />

Cinayeti, Tatarcık gibi eserleridir” (8). Romanlarında İstanbul’u ele alış biçimi söz<br />

konusu olduğunda, yazarın yurt dışında yaşadığı yaklaşık on beş yıllık zaman dilimi<br />

nedeniyle, İstanbul’u “mesafenin <strong>ve</strong>rdiği idealleştirmeyle” yazdığı Uğurcan dışında bazı<br />

eleştirmenlerce de öne sürülmüştür. Uğurcan <strong>ve</strong> Boran gibi bazı eleştirmenlerin aksine,<br />

Durakbaşa, Halide Edib’in İstanbul’da bulunmadığı bu yıllarda farklı bir kültür içinde<br />

yaşamanın kendi kültürüne “öteki” olarak bakabilme yetisini kazandırdığını söyler.<br />

Durakbaşa’nın deyişiyle, bu “kültürel mesafe” Halide Edib’e daha nesnel bir bakış açısı<br />

kazandırmıştır (45).<br />

Yazarın, ele alınacak üç romanı başta olmak üzere, romanlarında İstanbul’u<br />

sadece anlatı mekânı olarak <strong>ve</strong>ya romanlarının arka plânını oluştursun düşüncesiyle ele<br />

almadığı daha önce belirtilmişti. Eğlence mekânlarıyla, mimarideki değişikliklerle,<br />

Osmanlı <strong>ve</strong> Cumhuriyet dönemlerinde yaşamış İstanbul’luların “modernleşme”<br />

projesine dahil edilen birtakım kültürel değişiklikleri nasıl karşıladığı, hangilerinin<br />

içselleştirildiği, hangilerinin yadırgandığı, Bekiroğlu’nun deyişiyle, “yeni bir yönetim <strong>ve</strong><br />

hayat tarzı ile onun getirilerinin oluşturduğu çatışmalar” (56), yazarın romanlarında<br />

sorunsallaştırdığı temel konuları oluşturur. İstanbul üzerinden sorunsallaştırılan bu<br />

konuların çokluğu göz önüne alındığında, yazarın romanlarında bu şehrin tarihiyle ilgili,<br />

özellikle gündelik hayat <strong>ve</strong> dolayısyla dönemin kültürü ile ilgili pek çok gerçekliğe<br />

kaynaklık ettiği görülür.<br />

23

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!