Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
yansıtılması gerekliliğiyle ilgili teoride söylediklerini romanlarında bilinçli bir şekilde<br />
uygulamak istediği görülür. 1936 yılında Yedigün dergisinde tefrika edilen Yolpalas<br />
Cinayeti’yle, 1963’te yazdığı son romanı Hayat Parçaları’na kadar romanlarında beliren<br />
“tarihçi kimliği”nde, dönemin gündelik yaşantısına doğru bir ilgiyle birlikte bir değişim<br />
söz konusudur. Romanlarında, İstanbul’un kültür tarihini de yansıtmak isteyen yazar, bu<br />
alanı çok geniş tutmuştur. Burada, ele alınacak Yolpalas Cinayeti, Sonsuz Panayır <strong>ve</strong><br />
Âkile Hanım Sokağı adlı romanların kapsadığı tarihsel süreç içinde gerçekleşmiş önemli<br />
siyasal, toplumsal, ekonomik <strong>ve</strong> kültürel değişimlerin yaşandığı 1936-1955 yıllarının<br />
tamamını kapsayacak bir çalışma yapmak olanaksız. Buna karşın, Halide Edib’in adı<br />
geçen romanlarında sorunsallaştırdığı İstanbul’un gündelik hayatında görülen değişimi,<br />
tarih kitaplarının içermediği türden belirli kültür ürünleri üzerinden incelemekle bu<br />
romanların İstanbul’un gündelik hayatına, dolayısıyla kültür tarihine kaynaklık ettiği<br />
gösterilecektir.<br />
Daha önce de belirtildiği üzere, Halide Edib’in romanları üzerine çalışma yapan<br />
eleştirmenlerin hemen hepsi yazarın eserlerinin dönemin toplumsal tarihine kaynaklık<br />
ettiğini, Ayşe Durakbaşa <strong>ve</strong> Selim İleri ise romanlarının “sosyolojik açıdan” incelenmesi<br />
gerektiğini söylemişlerdir. Bu eleştirmenler arasından Durakbaşa, yazarın iki ciltlik<br />
anılarının Cumhuriyet dönemi tarihinin standart tarihe yansımayan taraflarının<br />
araştırılmasında yararlı kaynaklar olduklarını şu sözlerle belirtir: “Biyografi <strong>ve</strong><br />
otobiyografiler, birey <strong>ve</strong> grupların günlük hayatındaki gerilim <strong>ve</strong> çatışmaları dile<br />
döktüğü için, modernleşme deneyimini izlemek için iyi bir kaynaktır. Bu eserler, resmî<br />
tarih <strong>ve</strong> modernleşme modellerini sarsmak, onlara aykırı örnekler bulmak açısından<br />
zengin <strong>ve</strong> yararlı kaynaklardır” (22). Anıları söz konusu olduğunda, özellikle Mor<br />
Salkımlı Ev, ele alınan yıllar arasındaki gündelik hayatın tarihiyle ilgili çoğu tarih<br />
66