18.05.2013 Views

Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University

Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University

Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Buraya kadar, Halide Edib’in romanlarının, gerçekçi roman geleneği içinde<br />

anılabileceğini <strong>ve</strong> “toplumsal yanları ağır basan” romanlar olduklarını ileri süren<br />

eleştirmenlerin görüşlerinden örnekler gösterildi. Yazarın romanları üzerine yazılan<br />

eleştiri yazılarında <strong>ve</strong> çalışmalarda ileri sürülen <strong>ve</strong> kalıplaşmış olduğu söylenebilecek bu<br />

yargılardan bir diğeri de, ilk ikisinden yine tam olarak ayırt edilemeyecek olan, yazarın<br />

Yolpalas Cinayeti’nden son romanı Hayat Parçaları’na kadar “gündelik hayatı”ı<br />

romanlarında işlemesine ilişkin yargıya örnekler gösterelim. Romancılığıyla ilgili<br />

yapılmış çalışmaların hemen hepsinde araştırmacılar, yazarın “roman” türü ile ilgili<br />

kendisiyle yapılan söyleşilerde yaptığı açıklamalara başvururlar. Kurdakul, aynı<br />

yönteme başvurur <strong>ve</strong> Ruşen Eşref Ünaydın’ın Diyorlar ki adlı derlemesinde yer alan<br />

söyleşiye atıfta bulunarak, yazarın romanlarında İstanbul’un gündelik yaşantısından<br />

çeşitli görüntüleri yansıtmayı öğrendiğini söyler <strong>ve</strong> şöyle devam eder: “İstanbul’un<br />

bilmediği fukara semtlerini, kenar mahallelerini gezerek halkı tanımaya çalışması da<br />

aynı nedene bağlıdır” (330). Akyüz, yazarın “gerçekçi” romanlar yazdığını belirtmekle<br />

birlikte, Halide Edib’in hikâyelerinde gündelik hayatı konu almasıyla ilgili olarak şunları<br />

söyler: “Ön plânda gelen kahramanları yine kadınlar olan <strong>ve</strong> teknik bakımdan oldukça<br />

zayıf bulunan bu hikâyelerinde, günlük hayatın canlı <strong>ve</strong> dikkate değer sahnelerini<br />

bulmak mümkündür” (175). Önertoy ise, Sinekli Bakkal’dan sonraki romanları hakkında<br />

şunları söyler: “Yolpalas Cinayeti’nden başlayarak Halide Edib’in romanlarında<br />

Cumhuriyet Döneminde İstanbul’un değişik semt <strong>ve</strong> yaşayışlarından kesitler görürüz”<br />

(13). Önertoy, Sonsuz Panayır, Âkile Hanım Sokağı, Döner Ayna <strong>ve</strong> Hayat Parçaları’nı<br />

kapsayacak şekilde “İstanbul’un değişik semt <strong>ve</strong> yaşayışlarından kesitler” gördüğümüz<br />

romanların konularını ise şöyle sıralar: “Bu romanlarda sonradan görme denilen,<br />

12

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!