Türkiye'de Yükseköğretim: Karşılaştırmalı Bir Analiz - SETA
Türkiye'de Yükseköğretim: Karşılaştırmalı Bir Analiz - SETA
Türkiye'de Yükseköğretim: Karşılaştırmalı Bir Analiz - SETA
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
TÜRKİYE’DE YÜKSEKÖĞRETİMİN TEMEL MESELELERİ<br />
Akademik özgürlük, sadece akademisyenlerin ihtiyacı olan bir<br />
şey gibi algılanmamalıdır. Öğretme özgürlüğünün (Lehrfreiheit) tamamlayıcısı<br />
öğrenme özgürlüğüdür (Lernfreiheit). <strong>Yükseköğretim</strong><br />
Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliği, şimdiye kadar çok sayıda<br />
öğrenciyi basit nedenlerden dolayı mağdur etmiştir (Tunç, Tanrıkulu,<br />
Karakuşoğlu & Karakuş, 2001). Yönetmelik, her türlü ideolojik<br />
veya siyasi davranışı mahkûm edilmesi gereken bir davranış olarak<br />
kodlamıştır. Oysa şiddete bulaşmadıkça, her öğrencinin ideolojik/<br />
siyasi davranışı veya gösterisi, anayasal bir hak olarak görülmelidir.<br />
Tabii ki, yükseköğretim kurumunun bu tür konulara müdahale edebilmesinin<br />
nedeni, mevcut mevzuatın bu şekilde müdahaleye izin<br />
vermesidir. Bundan dolayı, ilgili mevzuatın değişmesi gerekmektedir.<br />
5.6. Üniversite Giriş Sınavı ve Arz-Talep Dengesi<br />
Üniversite giriş sınavı sonucunda bir programa giremeyenlerin<br />
varlığı, yıllar geçtikçe daha kronik bir hal almıştır. 1980 yılında<br />
466.963 olan başvuru sayısı, 2005’de 1.856.618’e yükselmiştir (bkz.<br />
Şekil 4). 2006 yılında başvuru sayısı 1.678.383, 2007’de ise 1.776.443<br />
olmuştur. Liseler 12 yıla çıkarıldığı için, 2008 yılında liselerden mezun<br />
olan öğrenci sayısında 500 bin civarında bir düşüş olmuştur.<br />
Buna rağmen, 2008 yılında Öğrenci Seçme Sınavı’na (ÖSS) başvuran<br />
Şekil 4: Yıllara göre yükseköğretime başvuran ve yerleştirilen öğrenci sayıları.<br />
Kaynak: YÖK, 2007.<br />
177