Türkiye'de Yükseköğretim: Karşılaştırmalı Bir Analiz - SETA
Türkiye'de Yükseköğretim: Karşılaştırmalı Bir Analiz - SETA
Türkiye'de Yükseköğretim: Karşılaştırmalı Bir Analiz - SETA
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
TÜRKİYE’DE YÜKSEKÖĞRETİM<br />
ru, 1944’te çıkarılan “the Surplus Property Act”, askeri bina ve malzemelerin<br />
akademik kurumlara ucuza verilmesini sağlamıştır (Lucas,<br />
1996). 1958’de Sovyetler <strong>Bir</strong>liği’nin Sputnik’i uzaya fırlatmasını<br />
müteakip Federal Hükümet, öğrencilere maddi yardım programları<br />
başlatmıştır. II. Dünya Savaşı ile birlikte, Amerikan üniversiteleri, federal<br />
hükümetten daha önce hiç olmadığı kadar destek almaya başlamışlardır.<br />
Savaş sonrası ve soğuk savaş dönemi boyunca, bu destek<br />
devam etmiştir. Bu desteklerle birlikte Amerikan üniversiteleri, derin<br />
bir dönüşüm yaşamışlardır. Merkezi bir yükseköğretim sisteminin<br />
olmadığı ve üniversitelerin kendi özerklikleriyle övündükleri bir ülkede,<br />
üniversitelerdeki araştırmalara federal hükümetin yön vermesi<br />
ve böylece üniversiteleri dönüştürmesi oldukça ilginç ve önemlidir<br />
(Kerr, 1982). Bu dönemde federal hükümetin desteklediği araştırmalar<br />
temelde üç hususla ilgilidir: Savunma, bilimsel/teknolojik ilerleme<br />
ve sağlık. Destekler, üniversitelerin araştırma ve milli güvenlikle<br />
ilgili konulardaki lisansüstü ve doktora sonrası eğitim işlevlerine<br />
yoğunlaşmıştır. 1960’larda çıkarılan bir dizi yasa, yükseköğretim<br />
kurumları ve öğrenciler için yurt yapılmasını desteklemiştir. 1972’de<br />
çıkarılan bir yükseköğretim yasasıyla, yüz binlerce öğrencinin yükseköğretim<br />
yapması federal burs ve kredilerle desteklenmiştir. Dahası,<br />
1960’ların sonu ve 1970’lerin başında, ön lisans düzeyinde eğitim<br />
veren yükseköğretim kurumlarının sayısı artmıştır. Ortalama her<br />
hafta bir okul açılmıştır. İkinci Dünya Savaşından sonraki bu otuz<br />
yıllık dönem, öğrenci sayısı açısından, Amerikan tarihindeki en ciddi<br />
artışı temsil etmektedir. Bu dönemde, lisans öğrencisi sayısı 5, lisansüstü<br />
öğrencisi sayısı ise 9 katına çıkmıştır.<br />
Amerikan Anayasa’sında, yükseköğretimle ilgili bir maddeye veya<br />
düzenlemeye rastlanmaz. Eğitim sorumluluğu, eyaletlere bırakılmıştır<br />
ve eyaletler arasında büyük farklılıklar görmek mümkündür.<br />
90<br />
3.1.1. Amerikan <strong>Yükseköğretim</strong>inin Belirgin Vasıfları<br />
Adem-i Merkeziyet: Amerikan yükseköğretiminin en belirgin birinci<br />
vasfı, merkezi bir yükseköğretim sisteminin olmayışıdır (Gade,<br />
1991). <strong>Bir</strong> başka ifadeyle, Amerikan yükseköğretimi adem-i merkeziyetçi<br />
bir yapı arz etmektedir. Savunucularına göre, adem-i merkeziyetçi<br />
yapı, yeniliği teşvik etmektedir çünkü çok sayıda kurum