10.12.2012 Views

SE'ÂDET-İ EBEDİYYE - Hakikat Kitabevi

SE'ÂDET-İ EBEDİYYE - Hakikat Kitabevi

SE'ÂDET-İ EBEDİYYE - Hakikat Kitabevi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

di haccını yapması lâzım olur. Fekat, evvelki haccında, memleketine dönmediği için,<br />

meyyitin haccı noksan kalmış olur. Vekîle para verilirken, istediğini yap denilirse,<br />

meyyit için başkasını vekîl edebilir) [ve kendi haccını da, o sene, kendi yapar].<br />

Hâcının vekîl olarak gitmesi, kendi için tekrâr gitmesinden efdaldir.<br />

Fakîr kimse, nâfile olarak hacca gidince, mîkâta vardığı zemân, Mekkeli gibi<br />

olup, yürüyebiliyorsa hac etmesi farz olur ve farzı îfâya niyyet eder. Nâfile hac yapmağa<br />

niyyet ederse, tekrâr hac yapması lâzım olur. Fakîr olan vekîl böyle değildir.<br />

Çünki, başkasının kudreti ile oraya gelmiş ve dönecekdir. Zenginin hac sevâbı,<br />

fakîrin hac sevâbından dahâ çokdur. Fakîr, hac yolunda açlıkdan, yorgunlukdan<br />

ölürse, günâha girer. Yolda başkalarından yardım istemeğe muhtâc olan fakîrin<br />

hacca gitmesi mekrûhdur. Kendisi serbest bırakılan vekîl, yolda hasta olsa<br />

da, olmasa da, parayı başkasına verip, onu gönderebilir. İzn verilmemiş ise, gönderemez.<br />

Arafâtda durmadan önce ölen bir hâcı, farz olduğu sene gidip öldü ise,<br />

hac vasıyyet etmez. Birkaç sene sonra gitmiş ise, kendi şehrinden vekîl göndermesi<br />

için vasıyyet etmesi vâcib olur. Bildirdiği yerden veyâ bildirdiği para ile yapılabilecek<br />

yerden de gönderilir. Vasıyyetde kullanılan kelimelere dikkat etmelidir.<br />

Bırakacağı mîrâsın üçde biri yetişdiği hâlde, kendi memleketinden göndermeğe<br />

yetişmiyecek parayı veyâ başka yerden gönderilmesini vasıyyet etmek günâhdır.<br />

Yer veyâ para bildirmedi ise, hac yolunda ölmüş olsa bile, yaşadığı memleketinden<br />

gönderilir. Ölürken, hac yapılmasını vasıyyet eden kimse için, hiç kimse kendi<br />

parası ile bunun yerine hacca gidemez. Giderse, hac, gidenin olur. Meyyitin hac<br />

borcu ödenmez. Hacdan sonra, sevâbını meyyite hediyye edebilir. Meyyitin bırakdığı<br />

malın üçde biri veyâ bundan ayırmış olduğu hac parası ile onun şehrinden gidilir.<br />

Vekîl kendi parasından da buna katabilir. Ayrılan para az ise, mümkin olan<br />

yerden gönderilir. Mümkin olmazsa, vasıyyet bâtıl olur. Diri olan âcizin, vekîl yapdığı<br />

kimseye, kendi şehrinden gitmesine yetişecek kadar vermesi lâzımdır. Meyyit<br />

eğer, ayırdığım maldan diye şart etmemiş ise, vâris sonra terekenin üçde birinden<br />

almak niyyeti olsa da, olmasa da, kendi malından vekîl gönderebilir. Meyyitin<br />

malından almak niyyeti var ise kendi gidemez. Temettü’ ve kırân haclarında kurban<br />

parası vekîle âiddir. Vekîl, haccı yapdığına yemîn ederse, inanılır. Kimse parayı<br />

geri isteyemez. Hıyânet eden vekîl ihrâmdan önce azl olunabilir.<br />

Zekât ve hac farz olan kimse, önce hemen hacca gider. Hacdan arta kalandan<br />

zekâtını verir. Hacca gidemezse, hepsinin zekâtını verir. Hac vakti geldikden,<br />

ya’nî farz oldukdan sonra, hac parası ile, ihtiyâcı olan eşyâyı, ya’nî ev, bir senelik<br />

yiyecek satın almak câiz olmaz. Hacca gitmesi lâzım olur. Hac vakti gelmeden önce<br />

satın alması câiz olur. Çünki hac, vakti gelmeden önce farz olmaz.<br />

[Zekâtı, nisâba mâlik oldukdan bir hicrî sene sonra, vermek farz olur. Zekât vermek<br />

farz olduğu bu zemân, herkes için başkadır. Bu zemân, hac zemânından evvel<br />

ise, mâlın, paranın hepsi için zekât verilip, geri kalan para ile hacca gidilir. Zekât<br />

vermek zemânı, hac zemânına rastlarsa veyâ hac zemânından sonra ise, önce<br />

hacca gidilir. Hacdan sonra, elde mevcûd paranın zekâtı verilir.]<br />

Edâ şartlarını te’mîn etmek lâzımdır. Yalnız, kadının hacca gitmek için evlenmesi<br />

veyâ şâfi’î mezhebini taklîd etmesi lâzım değildir. Çünki zevc, zevcesini hacca<br />

götürmeğe mecbûr değildir. Hacca giden bir erkek ile muvakkat nikâhlanması<br />

da lâzım olmadığı (Dürr-ül-müntekâ)da yazılıdır.<br />

Vücûb şartlarından biri bulunmıyan kimse hacca giderse, nâfile hac yapmış olur.<br />

Fakîrinki farz hac olur. Şartlar temâm bulununca, yeniden hac yapması lâzım<br />

olur. Edâ şartı noksan olan bir kimse hacca giderse, farzı edâ etmiş olur.<br />

Erkeksiz kadın hacca gidemez. Giderse, haccı kabûl olur ise de, harâmdır. Erkeği<br />

ile gidince de, otelde, tavâfda, sa’yde ve taş atarken, erkekler arasına karışması<br />

harâmdır ve haccın sevâbını giderdiği gibi, büyük günâha girer. Ebedî mahrem<br />

erkeği bulunmıyan kadın, ihtiyârlayınca, göremez olunca veyâ iyi olmıyacak<br />

– 342 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!