tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı
tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı
tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
İ bnu'l-Arabî İnsandaki akli ilke olan kalp ile, melekelerin kendileri<br />
aras ındaki ayırdedici âmilin, bizzat kalbe ait olan nutk (ak ıl sahipliği) olduğunu<br />
kabul eder. Kalbin enerjisindendir ki, duyumlar ve zihni melekeler<br />
kendi akl ı.' faaliyetlerini elde ederler; kalp ise, daha önce de söyledi ğimiz gibi,<br />
pek alâ bunlars ız edebilir.<br />
Idrak durumlar ının (keyfiyyât maksi:Ise), veya duyusal keyfiyetlerin kalp<br />
tarafından, duyulur nesnelerin yoklu ğunda bile, idrak edilebilece ğini söylerken<br />
bir ad ım daha atar. O, bu nesneleri kendisinde, Nefsin ezdi İdelerinin kopyaları<br />
olarak görür 3 54 . İşte bu bizi bir sonraki noktaya iletir.<br />
b) Tasavvuri Bilgi (Kavramsal Bilgi=el-ilm et-tasavvuri)<br />
Bir realist olarak, Eflatun gibi ibnu'l-Arabi de, kavramlar ın (Eflat<br />
un'un. evrensel Ideal S ınırlar ı) nefsteki do ğu ştan fikirler oldu ğu, yani tek tek<br />
olaylardan elde edilen genellemeler olmad ığı faraziyesinden hareket eder.<br />
Fakat "nefs asl ında bilen bir cevherdir" ifadesi izaha muhtaçt ır. ibnu'l-<br />
Ar abi nefsin bu do ğu ştan fikirlerle do ğmu ş oldu ğunu mu, yoksa Ihvâne<br />
s - S afa'n ın anladığı gibi, fikirlerin nefste sadece kuvve halinde mi, yani<br />
nefsin daima bu evrensel fikirlerin anlam ını ancak d ış dünyada bu fikirlerden<br />
belirli örnekleriyle ortaya kondu ğu zaman, kavramaya haz ır olduğunu mu<br />
anlatmak istemektedir bnu'l-Arabi, birinci alternatife daha yatk ın<br />
görünmektedir. Nefsin bedenle geçici ili şkisi s ıras ında ezdi bilgiyi unutu şundan<br />
söz etmektedir. Sözü edilen kazan ıl ıauş (miistefâd) bilgi nefs tarafından hat ırlanan<br />
bilgidir. Peygamber ve velilerinki gibi baz ı nefsler hiçbir zaman bilgilerini<br />
unutmaz ve di ğer nefslere isabet eden hastal ıklara u ğramazlar 3 5 5 .<br />
İ bnu'l-Ar aUnin görü şü genel fikirlerin külliliğine (evrenselliğine) inanan<br />
İ bn R ü ş d'ünkine bir bak ıma benzemektedir. Her iki dü şünür de bu evrensel<br />
fikirlerin her insan nefsinin mü şterek bir hususiyeti oldu ğunu kabul etmektedir.<br />
Fakat İbnu'l-Arabi, bunlar ın insan nefsinde do ğuştan mevcut oldu ğunu<br />
ileri sürdüğü halde, İbn Rü ş d insan akl ının, ancak bütün fikirleri ihatâ<br />
eden faal (etkin) akılla münasebete giri ştiği zaman, genel fikirleri kavr ıyaca<br />
ğına inamr. Bu bak ımdan o, insan akl ını kuvve halinde bilen olarak görür.<br />
İnsan aklı kendi zat ında edilgindir, fakat etkin Ak ılla temas ı sayesinde<br />
etkinle şir.<br />
Ihnu'l-Arabi'ye göre, tasavvuri (kavramsal) düşünceden kastedilen,<br />
zaten varolan bu kavramlar ı birbirine bağlaınaktır. Küllilik (evrensellik)<br />
354. Bak., Mâhiyyet el—Kalb, var. 36.<br />
355. Bak., Futalult, II, ss. 912-913; kar., Risale... ne şr.: Palacios, s 161. İbnu'l-Arabi ayn ı<br />
fikri israki terimleri kullanarak ifâde eder. Futfthat. II, s. 360.<br />
116