24.12.2014 Views

tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

çarpan vandet-i vudıdcu sözlerine ra ğmen, 3g5 ib nu'l- Ar abi gibi bir Siifininki<br />

kadar Sûfili ği vandet-i vudıdculuğa ya da ba şka bir felsefi sisteme çevirerek<br />

bilinçli bir çaba onlar taraf ından harcanmam ıştır.<br />

3. Bu tariflerden ço ğu, fena denen tecrübede d ış âlem ve zihni hayat ın<br />

bilincinin pek bulanık hissedildi ği ve baz ı hallerde tamam ıyla kayboldu ğu<br />

hususunda ortakt ırlar<br />

4. Fena, hayvâni nefsin dünyevi arzular ından "sıyrılmas ı"ndan ba şlayan<br />

tedrici bir süreç, ben bilincinin git gide yok olmas ı ve Allah' ı müşahadeye<br />

mutlak garkolmayla sona eren bir durumdur.<br />

5. H. V / M. XI. yüzy ılın ikinci yar ısına kadar fenay ı huhıl ya da ittihâd<br />

(einswerden)' ı ifade edecek şekilde tan ımlayan Silfiler, sadece kendi şahsi<br />

tecrübelerini tasvir etmek istemi şler, bununla, ibnu'l- Ar abrnin yapt ığı<br />

gibi, Hakikatın son mahiyeti hakkında bir nazariye te şkiline yönelmemiş -<br />

lerdir.<br />

6. Sûfiliğin son hedefi ya tamam ıyla ahlaki ya tamam ıyla psikolojik, ya<br />

da her ikisidir, yani<br />

I. onlar ya alemde vukubulan her şeyin İlk Muharriki sayd ıkları Allah' ın<br />

Mutlak iradesine tam bir teslimiyeti; ya<br />

II. şahsi arzular ın mutlak terki ve Tabiat 'alemine ait olan kötü hususiyetlerden<br />

kendilerini kurtarmay ı hedef edinirler ki, bu, fena el-mectist ve<br />

baka amaca (günahın yokolması ve taat ın devamıd ır; ya da<br />

III.<br />

kastederler.<br />

ben şuurunun terkini ve sadece Allah' ı müşahadeye dikkatin teksifini<br />

Böylece ilk Silfiler tarafından izah edilen fena, terkin kar şılığı olan bir<br />

ba şka kelimedir, ve benin fenas ı (yokolmas ı) sadece "ben" şuurunun terki<br />

ya da "ben" in baz ı sıfat ve niteliklerinin terki anlam ına gelir. S ar ı. â c, hulilla<br />

inanan Sûfilere kar şı şu delili ileri sürer: "Mesele, insani s ıfatlar ın yok olması<br />

385. Kar., Luma'da (s. 28) verilen Z u'n-Nfın'un tanımı ile s. 29'daki C üney d'in tan ımı .<br />

Birincisi esas olarak Ayrılık S ıfatına ( el—muhâlefe ) dayanır; ikincisi ise tamam ıyla<br />

vandet-i vuefıdcu bir kal ıba sokulur. Metin şöyle devam eder: "tevhid, Insamn asl ına dünüşüdür;<br />

böylece o, var olmadan önce ne idiyse öyle olur". Yine diyor ki:" Tevhid (Insan ın)<br />

bütün zaman izlerinden (rusiim zamaniyye) mutlak kurtulu şu ve sonsuzluğun geni şliğine<br />

geri gidi şidir". Onca tevhid, ferdi "ben" in yok olmas ı ve zamanda olanın ebedi olana<br />

dönmesi idi. Aynı şekilde oldukça vandet-i vucadcu olan şu söz de Cüneyd'e atfedilir:<br />

"Onlar (Sufiler) ancak kendi varl ıkları olmadan var olur; (fena halinde) (fiili) bir ayr ılma<br />

olmadan ayr ılırlar" (kânû bilet keyn ve bânû bilâ bevn), Lumac, s. 33.<br />

125

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!