24.12.2014 Views

tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ÖNSÖZ<br />

Aşa ğıdaki sayfalarda Ş eyh Muhyiddin ibnu'l-Arabî nin <strong>tasavvuf</strong><br />

felsefesinin özetini vermek üzere bir te şebbüste bulunulmu ştur. Şuras ı belirtilebilir<br />

ki, sftfilerin ne felsefi sistemleri ne de tespit edilmi ş görü şleri vard ır;<br />

sûfîlik aslında eklektik (derleyici) bir konudur. Bence bu, genellikle do ğru<br />

olmakla beraber, İ bnu'l- Ar abi bir istisna te şkil etmektedir. Onun, sisteminin<br />

her bölümünde a ğırlığını hissettiren belirli bir felsefi vandet-i vücüd (varlığın<br />

birliği) görü şü vard ır. Aynı zamanda bir de dü şüncesinin tamam ına<br />

hâkim olan ve şekilde kalan bir diyalektik mevcuttur. Böylece esasta ve<br />

şekilde ibnu'l- A r abi tipik bir sfıfi filozofun vas ıflarını hâizdir. Say ıca çok<br />

olan eserlerinin hiç bir yerinde onun <strong>tasavvuf</strong> felsefesini, bir bütün olarak,<br />

tutarl ı ve düzenli bir şekilde ifâde edilmi ş bulamay ız. Belki Fusiisu'l-Hikem'in,<br />

onun varl ığın birliği (vandet—i viiciid) görü şünün en olgun şeklini özetlediği söylenebilir;<br />

fakat ne anla şılmaz ve düzensiz bir özettir bu! Sisteme benzer bir<br />

şeye ula şmadan önce Fusüs'a ek olarak ib nu'l- Ar abi'nin di ğer kitaplar ını da<br />

iyiden iyiye kar ışt ırmak, çözümlemek, terkip etmek ve yersiz veya önemsiz<br />

t4erruat y ığın aras ına geli şigüzel serpi ştirilmiş ilgili noktalar ı derlemek gerekmektedir.<br />

ib nu'l- Ar abi, muhakkak ki, tam bir vandet-i vücf ıd felsefesinin<br />

bilincindeydi, fakat felsefe e ğitiminden geçmedi ği için onu nas ıl ifade edece<br />

ğini bilmiyordu. Onun sözde kalan paradoxlar ına ve s ık s ık görülen islâm ın<br />

naslarını felsefenin ilkeleri ile uzla şt ırma çabalar ına pek fazla önem verilmediği<br />

müddetçe, ona tutarl ı bir düşünür denebilir. Onun felsefesini, islümla<br />

uzla ştırmak için, mümkün hiç bir yol yoktur. Vandet-i vüefuleu dü şüncelerini<br />

ısrarla örttü ğü sünni elbise, kas ıtlı olarak oraya yerle ştirilmiş sahte bir<br />

görünü şten ibarettir.<br />

Konunun önem ve de ğerini, yaln ızca <strong>tasavvuf</strong>un geli şimiyle ilgili olarak<br />

değil, aynı zamanda Ortaça ğ genel dü şünce tarihi ile ilgili olarak da olduğundan<br />

fazla yüceltmeye gerek yoktur. Prof. E. G. B r o wne'a göre "hiçbir<br />

İsliim sfıfisi, belki Celaluddin Riimi müstesna, Şeyh Muhyiddin'i ba şkalarını<br />

etkilemede, verimlilik ve müphemlikte a şamam ışt ır. Bununla birlikte, bildiğim<br />

kadarıyla, şark (ıslCım) dü şüncesinin bu kendine özgü yönüyle ilgilenen gayret-<br />

11

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!