tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı
tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı
tasavvuf feısefesi - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ve nefsi körelten zahidan.e bir hayat ı savundu ğu hususu şüphesiz gibi görünmektedir.<br />
Fakat Kur'ân ne <strong>tasavvuf</strong>un bir vandet-i vud ıd görü şünü savunmakta<br />
ne de bir kurulu ş olarak <strong>tasavvuf</strong>u tasvip etmektedir.<br />
İ bnu '1-Ar abi'nin zikretti ği Kur'an âyetlerinden ba şka bir gurubu da<br />
en küçük bir vandet-i vudid şüphesinin olmad ığı ayetler te şkil eder. İ b nu'l-<br />
Ar abi bu guruba tabii olmamakla birlikte, dahiyane olan bir tevil metodu<br />
uygulamaktad ır. Bu türden pek çok âyete, daha önce ahiret görü şü ve Hüviyet,<br />
Sıfatlar ve Isimler nazariyesi ile ilgili olarak, i şaret edilmi şti. Burada bir kaç ın ı<br />
daha zikredece ğiz.<br />
1. Kur., XLI, 53: "Alemin her yerinde ve kendi nefislerinde, hakikati<br />
onlara aç ıkça görününceye kadar, i şaretlerimizi onlara gösterece ğiz". ibnu'l-<br />
Ar abi burada "hakikat" tan Hakk' ı, yani bir şeyin Zat' ı olarak Allah' ı anlamaktad<br />
ır 543.<br />
2. Kur., XXIV, 35: "Allah göklerin ve yerin nikrudur..." Buradaki nar,<br />
İ bnu'l-Arabi'ye göre, Zat't ır.<br />
3. İ ur., XXVIII, 88: "O'nun yüzünden ba şka her şey yok olacakt ır".<br />
İ bnu'l- Ar abrye göre, Allah' ın yüzü her şeyin zatı olan Hüviyetidir. 4<br />
4. Kur., II, 31: "Adem'e her şeyin isimlerini ö ğretti". ibnu'l-Ar abrye<br />
göre, :Adem Allah' ın bütün Isimlerinin tecelli etti ği "Yetkin İnsan" ın kar şılığıd<br />
ır.<br />
dinidir.<br />
5. Kur., I, 6: "Bizi do ğru Yol'a ilet". Do ğru yol, onca, kendi evrensel<br />
6. Kelimelerin sözlük anlam ına bakarak tevile gitmesi, cenneti (benim<br />
Cennetim: Kur., LXXXIX, 30) deyimini s ıtri'ye (benim Nasiltum'a); rih<br />
(rüzgar: Kur, XXX, 50) sözünü rahat'a; mut -takan (dindâr: Kur., II, 172)'u<br />
veka (korumak'a kar şılık olarak kullanma tarz ında görülmektedir. Diyor ki:<br />
Muttalam Allah'ı, kendilerinin koruyususu olarak sayanlard ır5 44, çünkü "Hüviyet"<br />
sûreti korumaktad ır...<br />
Göründüğü kadar ıyla, uzla şmaz olan böyle bir kar ışımdan ibnu'l- Ar abi<br />
kendisine gerekli malzemeyi toplam ış, fakat insan ın zihninde öylesine kökleşmiş<br />
olan Hakikat ın nihai mahiyeti hakk ındaki temelli bir anlayışla çat ışan<br />
unsurları uzla şt ırma yolunu tutmu ştur. Genellikle Kur'arl'a ve Sünni İslâm'a<br />
542. Bak., Kur., XXXIII, 16; LXXIII, 2; XXIX, 44. Dindarl ıktan do ğan batıni bilgi<br />
hakkında bak., Kur., II, 282; VIII, 29, v.b..<br />
543. Futühât, IV, s. 117.<br />
544. Fusûs, s. 196; türk. çev., s. 120.<br />
171