Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
BOOAZDA<br />
Anlatı şiirlerinden söz ederken Nazım Hikmet bir keresinde, çok<br />
ince, yarı ipek, yarı pamuklu gömlek kumaşı dokur gibi şiir yazmak<br />
istediğini söylemiş: teri emdikleri için demokratikleşmiş ipekli<br />
kumaşlar.<br />
Alt güvertedeki salona açılan kapının yanında bir dilenci kadın duruyor.<br />
Erkek ellerinin kocaman olmasının tersine, kadının elleri<br />
küçük. <strong>Ana</strong>dolu'da yakacak olarak kullanılan kuru hayvan dışkısından<br />
tezek yapan, kızının saçlarını ince ince belikler halinde ören eller. Dilenci<br />
kadın, kolunda bir sepet dolusu hasta kedi taşıyor: merhamet<br />
simgesi olarak; bunlardan sağlıyor yaşamını. Önünden geçenlerin<br />
çoğu, uzanmış eline para koyuyor.<br />
Bazen, ilk izlenim ler yüzyılların birikimini şöyle bir toparlayıverir.<br />
Göçebe eli, salt bir imge değildir; bir tarihtir. Bu arada,<br />
işkenceciler birkaç gün içinde sinir sistemini it1as etlirebilirler. Siyasetin<br />
cehennemi -siyaset işte bu yüzden hiç durmadan ütopyalar peşinde<br />
koşar zaten- her iki zamanı birden idare etmeye kalkmasından doğar:<br />
binlerce yılı ve birkaç günü. Belki gene tutuklanacak bir dostumun<br />
karısıyla çocuklarının yüzleri geliyor gözümün önüne. Cumhuriyet'in<br />
kuruluşundan beri, iç karışıklıklarla başa çıkmak amacıyla dokuzuncu<br />
kez sıkıyönetim ilan ediliyor. Dostumun elbise dolabında, hala düzgün<br />
bir biçimde asılı duran giysilerini görüyorum.<br />
Vapur burnu dönünce, on bir minare çıkıveriyor karşınıza ve<br />
Padişah sarayının deveye benzer mutfak bacalarını açık seçik<br />
görebiliyorsunuz. Bu Topkapı sarayında öylesine ölçüsüz bir zevk ü<br />
safa hayatı sürülüyordu ki sonunda BaLılılar'ın rüyalarına girmeye<br />
başladı bu hayat; ama aslında, bugün de görebileceğimiz gibi, hanedan!<br />
ık paronayasına dikilmiş, dehlizlerle dolu bir anıttan başka bir şey<br />
değil bu saray.<br />
Şimdi akıntıya karşı döndüğünden, vapurun uzun bacası, kapkara<br />
dizel dumanları kusmaya başladı; Topkapı görünmez oldu. İstanbul<br />
nüfusunun yüzde kırkı, kentin merkezinden görülemeyen gecekondularda<br />
yaşıyor. Bu gecekondu mahalleleri -her birinde en az 25 000 kişi<br />
barınıyor- sağlık koşullarından yoksun, insanların üst üste yaşadığı,<br />
umutsuzluğun kol gezdiği yerler. Üstelik aşırı sömürülmeye açık kesimler<br />
(bir tek gecekondunun fiyau 5 000 sterline kadar çıkabiliyor).<br />
187