2_A-1

aифтындзгæйæ | aiftınzgæyæ | 1) çabukça arabaya koşarak, hızlı arabaya koşarak,
hayvanları yüke koşarak; 2) çabukça hayvanı yükleyerek.
aифтындзинаг (аифтындзинæгтæ) | aiftınzinag | 1) çabukça arabaya koşacak, hızlı
arabaya koşacak, hayvanları yüke koşacak; 2) çabukça hayvanı yüklenecek.
aифтындзын (аифтыгътoн, аифтыгътaин, аифтындздзынæн) | aiftınzın | 1) çabukça
arabaya koşmak, hızlı arabaya koşmak, hayvanları yüke koşmak; 2) çabukça hayvanı
yüklemek, hızlı hayvana yük vurmak.
aих уæвын (уын) | aix uævın |
aиxcийын | aixşiyın | 1) çabukça silinmek, hızla silinmek, çabuk eskitmek, hızlı eskimek,
yıpranmak, fersudeleşmek, ipliklenmek, üzülmek, aşınmak, köhnemek; 2) incelmek, ince
olmak, zayıflamak, arıklamak, kötülemek.
АИШ | AİŞ | ABD, Amerika Birleşik Devletleri.
ай, уый | ay, uıy | bu, şu; o; buna, bunu, bununla, bunun ile; (амæн | amæn | buna, bunda,
bunun, ona; амæ | amæ | bunda, o, onda; амæй | amæy | bununla, onla; ам | am |
burada, orada, burası; ауыл | amıl | buna, bunla, bunda, ona; onla, onda; айау | ayau | bu
gibi, buna benzer, ona benzer şekilde; аимæ | aimæ | bunun ile, bunla; адoн| adon |;
адæттæ | adættæ |bular, şunlar, onlar); ай циу? | ay siu? | bu ne/nedir? ай æви уый? | ay
ævi uıy? | bu mu yoksa/veya o mu? ай хуызæн | ay xuıjæn | böylesi, benzeri, böylesine,
böyle; öyle, öylesi, öylesine; şu, şöyle; benzer, benzeri, gibi, bunun gibi, bu türden, aynı, eş,
tay.
ай-ай-ай | ay-ay-ay |
ай-гъай, ай-гъайдæр | ay-ğay, ay-ğaydær | hay hay, ay-hay, evet, ya, ha; sahi mi?, yok
canım?, değil mi?, efendim? bir de, üstelik; hem de, da; ama, kuşkusuz, şüphesiz; tabii,
elbette, kesinlikle, tamam.
ай-гъайдæр, ай-гъай | ay-ğaydær, ay-ğay | hay hay, ay-hay, evet, ya, ha; sahi mi?, yok
canım?, değil mi?, efendim? bir de, üstelik; hem de, da; ama, kuşkusuz, şüphesiz; tabii,
elbette, kesinlikle, tamam.
ай хуызæн | ay xuıjæn | böylesi, benzeri, böylesine, böyle; öyle, öylesi, öylesine; şu, şöyle;
benzer, benzeri, gibi, bunun gibi, bu türden, aynı, eş, tay.
айac (айæcтæ) | ayaş | 1) o kadar, bu kadar, şu kadar, bunca, onca, böyle, öyle, şöyle, öyle
bir şey; bağdaşık şeyler; çok fazla; 2) böylesi, öylesi, benzeri, böylesine, öylesine.
aйaу, ай | ayau, ay | bu gibi, buna benzer, ona benzer şekilde.
айæппæт | ayæppæt | bu hepsi.
айбæpц | aybærs | denli, o kadar, öylesine, bu ölçüde, bu miktarda, bu ağırlıkta, öyle
bağdaşık şeyler.
айвaз-айвaз кæнын | ayvaj-ayvaj kænın | 1) sık sık çekmek, çekip götürmek, bir yana
çekmek, çeke çeke söylemek, yayvan yayvan söylemek, yayık yayık söylemek, ağır ağır
söylemek, uzatmak, esnetmek, salmak, sömürmek; yudum yudum içmek; 2) çıkarmak,
sermek, çıkarmak, çekip çıkarmak, söküp çıkarmak, sökmek, uzatmak, yaymak, germek,
gevşetmek, dayanmak, sallamak; uzatmak, ertelemek, sonraya bırakmak, tehir etmek,
geciktirmek, esmek, gelmek, sürüncemede bırakmak, yaşamak, haşlamak, genişletmek,
açmak, elastikiyetini gidermek, elastikiyetini yıpratmak, burkulmak, bir yana çekmek,
kanırmak, dayanmak, tahammül etmek, yormak, söndürmek.
айвaзаг | ayvajag | 1) çektirten, çekip götürten, bir yana çektirten, çeke çeke söyleten,
yayvan yayvan söyleten, yayık yayık söyleten, ağır ağır söyleten, uzatan, esneten, salatan,
sömürten; yudum yudum içirten; 2) çıkartan, serdirten, çıkartan, çekip çıkartan, söküp
çıkartan, söktüren, uzatan, yaydırtan, gerdirten, gevşeten, dayatan, sallatan; uzatan,
101