10.11.2014 Views

2_A-1

2_A-1

2_A-1

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

адaм уæвын (уын) | adam uævın | yayılmak, yaymak, söylentisi yayılmak, yaygınlaşmak,<br />

iftira edinmek, dolaşmak, genişlemek, sirayet etmek, istila etmek, şenelmek (işitme,<br />

dedikodu).<br />

адaптæp | adaptær | adaptör, adapte olmak, alışmak.<br />

адapæг (aдapджытæ) | adaræg | 1) çocuk barındıran, bakan, saklayan, tutan, meme veren,<br />

süt veren; 2) giysi kullanan, giyen, aşındıran, yıpratan, uzatan, kullanılmış.<br />

адapгæ | adargæ | kullanılmış, müstamel, yıpranmış, aşınmış, eski, eskimiş, eskitilmiş,<br />

yalama, hırpani, yıprak, modası geçmiş, uzatılmış, uzatma, tutulmuş, barındırılmış, ba kılmış,<br />

saklanmış, giyilmiş, giyme, ikinci el giysi, tutma, harabe, fersude; yaşlı, ihtiyar, koca, kart.<br />

адapгъ кæнын | adarğ kænın | 1) uzatmak, uzanmak, uzamak, germek, gerdirmek,<br />

gerinmek, gerilmek, gevşetmek, serilmek, çekmek, bir yana geri çekmek, esnetmek,<br />

yayılmak; ertelemek, geciktirmek; sıkmak; kapaklanmak, salmak, sıralanmak, çıkarmak,<br />

dayanmak, sıkmak, sıkıştırmak, kaplamak, kaplanmak, kapanmak, sallamak, sürümek,<br />

savsaklamak, sürdürmek, yenilemek, devam etmek; 2) ayırmak, şoven, yere serilmek; хи<br />

адаргъ кæнын | xi adarğ kænın | gerilmek, uzatmak, kendini uzatmak, uzanmak, uzamak,<br />

uzanıp yatmak, yayılmak, serilmek, kapaklanmak.<br />

адapгъ уæвын (уын) | adarğ uævın | 1) uzanmak, uzamak, uzatılmak; yayılmak, gerilmek,<br />

serilmek, yere serilmek, kapaklanmak, kapanmak, sıralanmak; sünmek, gevşemek, sürmek,<br />

boy sürmek, gecikmek, sıkışmak, sıkıştırılmak, kapanmak, nefes çekmek, fokurdatmak,<br />

devam etmek; ertelenmek; sıkılmak; yayılmak.<br />

адapгъдæp кæнын | adarğdær kænın | daha uzatmak, daha da uzamak.<br />

адapгъдæpгæнæг (адapгъдæpгæджытæ) | adarğdærgænæg | daha da uzatan, daha da<br />

uzatılan.<br />

адapд кæнын | adard kænın | uzaklaştırmak, ırmak, çıkartmak, hazfetmek, çektirmek,<br />

kaldırmak, gidermek, yok etmek, silmek; хи адарддæр кæнын | xi adarddær kænın |<br />

uzaklaşmak, uzak tutmak, kendini uzaklaştırmak, ayrılmak, kopmak.<br />

адapд уæвын (уын) | adard uævın | uzaklaşmak bırakmak, uzak tutmak, uzak olmak, uzak<br />

durmak, bırakmak, çıkarmak, çekilmek, çekilip gitmek, gitmek.<br />

адapддæp кæнын | adarddær kænın | 1) çıkarmak, çekmek, bir yana çekmek, çekilmek,<br />

kalmak, almak; 2) uzaklaştırmak, daha uzaklaştırmak, aşan süreyi uzatmak, uzağa<br />

göndermek; ertelemek, geri atmak, temdit etmek; 3) ertelemek, daha fazla transfer etmek,<br />

ırmak.<br />

адapддæp уæвын (уын) | adarddær uævın | 1) çekilmek, kalmak, çıkarılmak; 2) uzak<br />

tutmak, uzaklaşmak, daha uzak olmak, uzak durmak.<br />

адapинaг | adarinag | uzatılacak, tutulacak, kullanılacak, aşınacak, yıpranacak,<br />

barındırılacak, bakılacak, saklanacak, giyilecek; мæ къух æм адаринаг уыдтæн | mæ khux<br />

æm adarinag uıdtæn | elimi ona uzatacaktım.<br />

адapын | adarın | 1) giymek, giysi giymek, taşımak, getirmek; sövmek, paylamak,<br />

zemmetmek; 2) germek, uzatmak, uzanmak, uzamak, sıralanmak, çekmek; çeke çeke<br />

söylemek, ağır ağır söylemek, sürüncemede bırakmak; 3) açığa vurmak; sergilemek, teşhir<br />

etmek, vitrinlemek, göstermek; barındırmak, bakmak, saklamak, tutmak, biraz taşımak, bir<br />

müddet taşımak, yaşamak, ileri sürmek, dikmek, haşlamak, koymak, çıkarmak, çıkarıp<br />

koymak, söküp çıkarmak, çıkarıp koymak, öne sürmek, dışarı atmak, sepetlemek; фæндаг<br />

адарын | fændag adarın | gönderilmek, hareket etmek, gidilmek, gitmek, yollanmak,<br />

yönelmek; æнгуыр адарын | ænguır adarın | поудить рыбу (некоторое время);<br />

быдыртæ цъæх адардтой| bıdırtæ shæx adarton | düzlükler yeşil alanlar oldu.<br />

адacæг (адacджытæ) | adaşæg | berber, tıraş eden, tıraş etme, kuaför.<br />

55

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!