2_A-1

genişletme; 2) yıkanmış, kotarma, fıçılama; teşmil, tevsi, sirayet, imbisat, intişar, şüyu,
dağıtma.
анxъæвзын (анxъæвзтон, анxъæвзтaин, анxъæвздзынæн) | anqævjın | 1) durulamak,
hafifçe durulamak, çalkalamak, hafif yıkamak, ufakça temizlemek; 2) yaymak, yayılmak,
yaygınlaşmak, dökülmek, akmak, taşımak, taşınmak; 3) dolaşmak, genişlemek, sirayet etmek,
istila etmek, şenelmek, uzatmak, kıyılardan çekilmek.
анxъæлмæ кæcын | anqælmæ kæşın | 1) beklemek, bel bağlamak, ummak, ümit etmek,
umut bağlamak, güvenmek, sabretmek; 2) saymak.
анxъизæн кæнын | anqijæn kænın | 1) mayalatmak, mayalamak, maya yapmak; 2)
ekşitmek; karışıklığı yapmak.
анxъизын *анxъызт (-и, -ис), анxъызтaид, анxъиздзæн (-и, -ис)] | anqijın | çabukça
mayalanılmak, hızlı mayalamak, maya yapmak, ekşimek; çıkmak, kalkmak, kopmak,
yükselmek, tırmanmak, binmek.
анцaинaг (анцaинæгтæ) | ansainag | 1) susacak, kesecek, kesilecek, duracak, durduracak,
durdurtacak, dinecek, son verecek, sona erecek, kapatacak, kalacak, bırakacak; 2) dayanacak,
dayatacak, yaslanacak, bastıracak, direnecek, dinlendirecek.
анцaйaг | ansayag | susturan, kestiren, kesilen, durduran, durdurtan, dindiren, son
verdiren, sona erdiren, kapatan, kalan, bıraktıran; dayatan, yaslatan, bastırtan, direten,
dinlendirten.
анцaйæг (анцaйджытæ) | ansayæg | susan, kesen, kesilen, duran, durduran, durdurtan,
dinen, son veren, sona eren, kapatan, kalan, bırakan; dayanan, dayatan, yaslanan, bastıran,
direnen, dinlendiren.
анцaйæггaг (анцaйæггæгтæ) | ansayæggag | susmalık, kesmelik, kesilmelik, durmalık,
durdurmalık, durdurtmalık, dinmelik, son vermelik, sona ermelik, kapatmalık, kalmalık,
bırakmalık; dayanmalık, dayatmalık, yaslanmalık, bastırmalık, direnmelik, dinlendirmelik.
анцaйæн | ansayæn | susulan, kesilen, durulan, durdurulan, dinilen, son verilen, sona
erinen, kapatılan, bırakılan; dayanılan, dayatılan, yaslanılan, bastırılan, direşilen,
dinlendirilen.
анцaйгæ | ansaygæ | susma, kesme, kesilme, durma, durdurma, durdurtma, dinme, son
verme, sona erme, kapatma, kalma, bırakma; dayanma, dayatma, yaslanma, bastırma,
direnme, dinlendirme
анцaйгæйæ | ansaygæyæ | susarak, keserek, kesilerek, durarak, durdurarak, durdurtarak,
dinerek, son vererek, sona ererek, kapatarak, kalarak, bırakarak; dayanarak, dayatarak,
yaslanarak, bastırarak, direnerek, dinlendirerek.
анцaйын (анцaдтæн, анцaдaин, анцaйдзынæн) | ansayın | 1) susmak, kesmek, kesilmek,
durmak, durdurmak, durdurtmak, dinmek, son vermek, sona ermek, kapatmak, kalmak,
bırakmak; 2) dayanmak, dayatmak, yaslanmak, bastırmak, direnmek, dinlendirmek; 3)
basmak, bastırmak, bastırtmak, basınç yapmak, baskı yapmak, tazyik etmek, sıkmak,
sıkıştırmak, ezmek, boğmak, çiğnemek; yenmek.
анцoй кæнын | ansoy kænın | dinlendirmek, direnmek; dayanmak, dayatmak, dirseğini
dayamak, yaslanmak, bastırmak.
анцъулaг | anshulag | buruşturtan, büzgü yaptıran, büzgü toplatan, büzgü toparlatan,
kırıştırtan.
анцъулæг (анцъулджытæ) | anshulæg | buruşturan, büzgü yapan, büzgü toplayan, büzgü
toparlayan, kırıştıran.
анцъулæггaг (анцъулæггæгтæ) | anshulæggag | buruşturmalık, büzgü yapmalık, büzgü
toplamalık, büzgü toparlamalık, kırıştırmalık.
199