2_A-1

ампъылын (ампъылтон, ампъылтaин, ампъулдзынæн) | amphılın | buruşturulmak,
buruşmak, çalıştırmak, oturtulmak, sıkıştırılmak, kırışmak
амулет | amulyet |
Аму-Дарья | Amu-Darya | Ceyhun. Аму-Дарья
амуници (солдаты дзауматæ) | amunisi (şoldatı zaymatæ) | cebe, cephane, mühimmat.
амуp(тæ) кæнын | amur(tæ) kænın | 1.1) ufalamak, ufak yapmak, kırıntıya dönmek; 2)
hemen ezmek, kırmak, yarmak, parçalamak, anında çarpmak; bozmak, bozguna uğratmak; 3)
yenmek; sımak; 2. vurmak, dövmek, tokaçlamak, pataklamak, dayak atmak, sopa atmak,
paçavra etmek, tepelemek; амуртæ кæнын | amurtæ kænın | parçalara bölünmek,
ufalamak, kırmak, kırıklamak, kırıntı haline getirmek, parçalara başlamak.
амуp(тæ) уæвын (уын) | amur(tæ) uævın | 1) ufalanmak, ufalamak; 2) parçalanmak,
paramparça olmak, paralanmak, kırılmak, yaralanmak, sınmak.
амуpгæнаг | amurgænag | ufalatan, ufak yaptıran, ezdiren, kırdıran, yardıran, parçalatan,
bozduran, paçavra ettiren, tepeleten.
амуpгæнæг (амуpгæнджытæ) | amurgænæg | ufalayan, ufak yapan, ezen, kıran, yaran,
parçalayan, bozan, paçavra eden, tepeleyen.
амуpгæнæггаг (амуpгæнæггæгтæ) | amurgænæggag | ufalamalık, ufak yapmalık, ezmelik,
kırmalık, yarmalık, parçalamalık, bozmalık, paçavra etmelik, tepelemelik.
амуpгæнæн | amurgænæn | ufalanan, ufak yapılan, ezilen, kırılan, yarılan, parçalanan,
bozulan, paçavra edilen, tepelenen.
амуpгæнгæ | amurgængæ | ufalama, ufak yapma, ezme, kırma, yarma, parçalama, bozma,
paçavra etme, tepeleme.
амуpгæнгæйæ | amurgængæyæ | ufalayarak, ufak yapılarak, ezerek, kırarak, yararak,
parçalayarak, bozularak, paçavra edilerek, tepeleyerek.
амуpгæнинaг (амуpгæнинæгтæ) | amurgæninag | ufalanacak, ufak yapılacak, ezilecek,
kırılacak, yarılacak, parçalanacak, bozulacak, paçavra edilecek, tepelenecek.
амфиби (доны дæр æмæ зæххыл дæр йæ бон цæрын кæмæн у, ахæм цæрæгой кæнæ
зайæгой) | amfibi (donı dær æmæ jæxxıl dær yæ bon særın kæmæn u, axæm særægoy
kænæ jayægoy) | amfibi, ikiyaşayışlı (hayvan), yüzergezer araç.
амфибрахи (æмдзæвгæйы æртæуæнгон бæрц, æрцæвæн дыккаг уæнгыл кæмæн ис) |
amfibraxi (æmzævgæyı ærtæ uængon bærs, ærsævæn dıkkak uængıl kamæn iş) | şiirde üçlü
kafiye.
амфитеатр (зылдæгæй æвæрд бандæттæ театры) | amfityeatr (jıldægæy æværd
bandættæ tyeatrı)| amfi tiyatro, basamaklı tiyatro, amfiteatr, amfi.
амxacæн кæнын | amxaşæn kænın | 1) eklemek; ilave etmek, katmak; 2) yapıştırmak,
zamklamak.
амxæццæ кæнын | amxæssæ kænın | karmak, karıştırmak, karıştırtmak, iç içe sokmak,
birleştirmek, benzetmek, şaşırtmak, yapışmak, yapıştırılmak, altüst etmek, yanılmak,
yanıltmak, kösteklemek, dolaştırmak.
амxæццæ уæвын (уын) | amxæssæ uævın | karıştırılmak, karışmak, katışmak, iç içe
girmek, birleşmek, bozulmak, yanılmak, şaşırmak, laflarını şaşırmak.
амxæццæгæнaг | amxæssægænag | kardıran, karıştırtan, iç içe sokturan, bileştirten,
benzeten, şaşırtan, yapıştıran, yapıştırılan, altüst ettiren.
амxæццæгæнæг (амxæццæгæнджытæ) | amxæssægænæg | karan, karışan, iç içe sokan,
birleşen, benzeyen, şaşıran, yapışan, yapışılan, altüst edilen.
182