2_A-1

асæpибap уæвын (уын) | aşæribar uævın | başına buyruk olmak, hür olmak, serbest
bırakılmak, özgür olmak, özgürlüğe kavuşmak, azat olmak; boşalmak, serbest kalmak,
kurtulmak, sıyrılmak.
асæppæтт кæнын | aşærrætt kænın | 1) sıçramak, bir yana sıçramak, geri sıçramak,
zıplamak, hoplamak, çıvmak, cıvımak, atlamak, bir tarafa atlamak; 2) dönmek, kopmak;
sekmek.
асæppæтгæнаг | aşærrætgænag | sıçratan, zıplatan, hoplatan, cıvıtan, atlatan; döndüren,
koparan; sektiren.
асæppæтгæнæг (асæppæтгæнджытæ) | aşærrætgænæg | sıçrayan, zıplayan, hoplayan,
cıvıyan, cıvıtan, atlayan; dönen, kopan; seken.
асæppæтгæнæггаг (асæppæтгæнæггæгтæ) | aşærrætgænæggag | sıçramalık, zıplamalık,
hoplamalık, çıvmalık, cıvımalık, atlamalık; dönmelik, kopmalık; sekmelik.
асæppæтгæнæн | aşærrætgænæn | sıçranan, zıplanan, hoplanan, cıvıtan, cıvıyan, atlayan;
dönülen, kopulan; sekilen.
асæppæтгæнгæ | aşærrætgængæ | sıçrama, bir yana sıçrama, geri sıçrama, zıplama,
hoplama, çıvma, cıvıma, atlama, bir tarafa atlama; dönme, kopma; sekme.
асæppæтгæнгæйæ | aşærrætgængæyæ | sıçrayarak, zıplayarak, hoplayarak, cıvıyarak,
cıvıtarak, atlayarak; dönerek, koparak; sekerek.
асæppæтгæнинаг (асæppæтгæнинæгтæ) | aşærrætgæninag | sıçranacak, zıplanacak,
hoplanacak, cıvıyacak, cıvıtacak, atlanacak; dönecek, kopacak; sekecek.
асæpтт-сæpтт кæнын | aşærtt-şærtt kænın | sık sık sekmek, sekerek koşmak, koşarak
yürümek, haksız bir muamelede gitmek, yavaş hızlı bir koşuyu koşmak; tırıs yürümek, süratli
gitmek; hızlı tırıs koşmak, yorga gitmek (at yürüyüşü).
асæpф-асæpф кæнын | aşærf-aşærf kænın | sık sık temizlemek, fırçalamak, parlatmak;
boyamak; ovmak; soymak; silmek, süpürmek, süpürüvermek, tozunu almak; aşındırmak,
sürterek delmek.
асæpфаг | aşærfag | temizleten, fırçalatan, parlatan; boyatan; ovduran; soyduran; sildiren,
süpürten, süpürtüveren, tozunu aldıran; aşındırtan, sürterek deldiren.
асæpфасæpфгæнгæ | aşærfaşærfgængæ | sık sık temizleme, fırçalama, parlatma; boyama;
ovma; soyma; 2) silme, süpürme, süpürüverme, tozunu alma; aşındırma, sürterek delme.
асæpфæг (асæpфджытæ) | aşærfæg | temizleyen, fırçalayan, parlatan; boyayan; ovan;
soyan; silen, süpüren, süpürüveren, tozunu alan; aşındıran, sürterek delen.
асæpфæггаг (асæpфæггæгтæ) | aşærfæggag | temizlemelik, fırçalamalık, parlatmalık;
boyamalık; ovmalık; soymalık; 2) silmelik, süpürmelik, süpürüvermelik, tozunu almalık;
aşındırmalık, sürterek delmelik.
асæpфæн | aşærfæn | temizlenen, fırçalanan, parlatılan; boyanan; ovulan; soyulan; 2)
silinen, süpürülen, süpürülen, tozu alınan; aşındırılan, sürterek delinen.
асæpфгæ | aşærfgæ | temizleme, fırçalama, parlatma; boyama; ovma; soyma; 2) silme,
süpürme, süpürüverme, tozunu alma; aşındırma, sürterek delme.
асæpфгæйæ | aşærfgæyæ | temizleyerek, fırçalayarak, parlatarak; boyayarak; ovarak;
soyarak; 2) silerek, süpürerek, süpürüvererek, tozunu alarak; aşındırarak, sürtüp delerek.
асæpфинаг (асæpфинæгтæ) | aşærfinag| temizlenecek, fırçalanacak, parlatacak;
boyanacak; ovacak; soyacak; 2) silecek, süpürecek, süpürüverecek, tozunu alacak;
aşındıracak, sürterek delecek.
асæpфт (асæpфтытæ) | aşærft | temizlemiş, fırçalamış, parlatmış; boyamış; ovmuş;
soymuş; 2) silmiş, süpürmüş, süpürüvermiş, tozunu almış; aşındırmış, sürterek delmiş.
255