10.11.2014 Views

2_A-1

2_A-1

2_A-1

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

yanaşmak, yanaştırmak, tutmak, gelmek; 2) dost olmak, ilgi göstermek, yakılık göstertmek,<br />

ilgili yapmak.<br />

ахæстæг yæвын | axæştæg uævın | 1) yaklaşmak, yakınlaşmak, çabukça yaklaşılmak, hızlı<br />

yakınlaşmak, daha yakına gelmek için çalışılmak, yakınlık göstermek, yanaşılmak, yanaşmak,<br />

gelmek; 2) akraba olmak, ilgilenilmek, anlatılmak.<br />

ахæстæттæ | axæştættæ | cezaevi, tutuk evi, hapishane, hapis; zindan; kodes, tutsaklık,<br />

kölelik, esaret, esirlik.<br />

ахæстoн (ахæстæттæ) | axæşton | cezaevi, tutuk evi, hapishane, hapis; zindan; kodes,<br />

tutsaklık, kölelik, esaret, esirlik; ахæстoны aкæнын | axæştonı akænın | hapishaneye<br />

sokmak, mahpushaneye yerleştirmek, kodese götürmek; ахæстоны бакæнын | axæştonı<br />

bakænın | hapsetmek, hapishaneye koymak, hapishaneye sokmak, hapishaneye kapatmak,<br />

kodese kapatmak.<br />

aхæстонгæс, ахæстгæc | axæştongæş, axæştgæş | gardiyan, hapishane bekçisi.<br />

ахæсты фæyын | axæştı fæuın | tutuklanmak, mahpus olmak, hapishaneye düşmek,<br />

hapishanede bulunmak; bıkmak, usanmak, usanç vermek, usanç getirmek, can sıkmak, canını<br />

sıkmak, sıkıntı vermek; şişirmek; ахæсты дæ куы фæдæн | axæştı dæ kuı fædæn | seni<br />

sıkıntıya soktum, seni bıktırdım.<br />

ахæт | axæt | 1) davranış, davranma, tutum, tavır, duruş, muamele, görüş, alaka, ilgi, ilişki,<br />

ilinti, bağıntı, bağlantı, münasebet, rabıta; oran, düşünce, yargı, fikir; bitirme, hitap, nutuk,<br />

çevirme; dolanma, dolanım, dolaşım, dolaşma, sirkülasyon, tedavül; kullanma; başvurma,<br />

başvuru, çağrı, müracaat; 2) benzeme, huy, adet, alışkınlık; hareketlerin bir şekli, bir yürüyüş,<br />

getirme; 3) hava, ruh hali, moral, keyif, maneviyat; 4) konum, durum, vaziyet, şan, yer, hal,<br />

fıkra, hüküm, mevki, tez, sav; tüzük; ilke; 5) sürgün, sürgüne gönderme, aktarma; referans,<br />

atıf, kaynak gösterme.<br />

ахæт-ахæт кæнын| axæt-axæt kænın| 1) sık sık gezmek, gezinmek, seyahat etmek,<br />

dolaşmak, yürümek, gitmek; eğlenmek, oynamak; 2) benzemek, andırmak, yaklaşmak,<br />

işlemek, takmak, geçmek; 3) yortmak, mayalanmak, fıkramak, fışlamak, duruş almak, tutum<br />

almak, tavır koymak, davranış göstermek, görüş sunmak, fikir söylemek, düşünce edinmek,<br />

yargıya varmak, ilişki kurmak, bağlantı yapmak.<br />

ахæтаг | axætag | gezdiren, seyahat ettiren, dolaştıran, yürüyen, götüren; eğlendiren,<br />

oynatan; benzeten, andırtan, yaklaştıran, işleten, taktıran, geçtiren; yortan, mayalatan,<br />

fıkratan, fışlatan, duruş aldıran, tutum aldıran, tavır koyduran, davranış gösterten, görüş<br />

sunduran, fikir söyleten, düşünceye sokan, yargıya vardıran, ilişki kurduran, bağlantı<br />

yaptıran.<br />

ахæтæг (ахæтджытæ) | axætæg | gezen, gezinen, seyahat eden, dolaşan, yürüyen, giden;<br />

eğlenen, oynayan; benzeyen, andıran, yaklaşan, işleyen, takan, geçen; yortan, mayalanan,<br />

fıkrayan, fışlayan, duruş alan, tutum alan, tavır koyan, davranış gösteren, görüş sunan, fikir<br />

söyleyen, düşünce edinen, yargıya varan, ilişki kuran, bağlantı yapan.<br />

ахæтæггаг | axætæggag | gezmelik, gezinmelik, seyahat etmelik, dolaşmalık, yürümelik,<br />

gitmelik; eğlenmelik, oynamalık; benzemelik, andırmalık, yaklaşmalık, işlemelik, takmalık,<br />

geçmelik; yortmalık, mayalanmalık, fıkramalık, fışlamalık, duruş almalık, tutum almalık, tavır<br />

koymalık, davranış göstermelik, görüş sunmalık, fikir söylemelik, düşünce edinmelik, yargıya<br />

varmalık, ilişki kurmalık, bağlantı yapmalık.<br />

ахæтæн | axætæn | gezilen, gezinilen, seyahat edilen, dolaşılan, yürünen, gidilen; eğlenilen,<br />

oynanan; benzeşen, andıran, yaklaşılan, işlenen, takılan, geçilen; yortulan, mayalanan,<br />

fıkrayan, fışlanan, duruş alınan, tutum alınan, tavır koyulan, davranış gösterilen, görüş<br />

sunulan, fikir söylenen, düşünce edinilen, yargıya varılan, ilişki kurulan, bağlantı yapılan.<br />

339

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!