2_A-1

аирxæфсаг | airxæfşag | 1. eğleten, oyalatan, alıkoydurtan, avutan, tecrit ettiren,
soyutlatan; eğlendirten, eğlenceli zaman geçirten, keyfettiren, yaşatan, oynatan; karıştırtan,
çektirten.
аирxæфсæг (аирxæфджытæ) | airxæfşæg | 1. eğleyen, oyalayan, alıkoyan, avutan, tecrit
eden, soyutlayan; eğlendiren, eğlenceli zaman geçiren, keyfeden, yaşayan, oynatan;
karıştıran, çeken.
аирxæфсæггаг (аирxæфсæггæгтæ) | airxæfşæggag | 1. eğlemelik, oyalamalık, alıkoymalık,
avutmalık, tecrit etmelik, soyutlamalık; eğlendirmelik, eğlenceli zaman geçirmelik,
keyfetmelik, yaşamalık, oynatmalık; karıştırmalık, çekmelik.
аирxæфсæн | airxæfşæn | 1. eğlenilen, oyalanan, alıkoyulan, avutulan, tecrit edilen,
soyutlanan; eğlendirilen, eğlenceli zaman geçirilen, keyfedilen, yaşanılan, oynatılan;
karıştırılan, çekilen.
аирxæфсгæ | airxæfşgæ | 1. eğleme, oyalama, alıkoyma, avutma, tecrit etme, soyutlama;
eğlendirme, eğlenceli zaman geçirme, keyfetme, yaşama, oynatma; karıştırma, çekme.
аирxæфсгæйæ | airxæfşgæyæ | 1. eğleyerek, oyalayarak, alıkoyarak, avutarak, tecrit
ederek, soyutlayarak; eğlendirerek, eğlenceli zaman geçirerek, keyfederek, yaşayarak,
oynatarak; karıştırarak, çekerek.
аирxæфсинаг (аирxæфсинæгтæ) | airxæfşinag | 1. eğlenecek, oyalanacak, alıkoyacak,
avutacak, tecrit edecek, soyutlayacak; eğlendirecek, eğlenceli zaman geçirecek, keyfedecek,
yaşayacak, oynatacak; karıştıracak, çekecek.
аирxæфст (аирxæфстытæ) | airxæfşt | 1. eğlemiş, oyalamış, alıkoymuş, avutmuş, tecrit
etmiş, soyutlamış; eğlendirmiş, eğlenceli zaman geçirmiş, keyfetmiş, yaşamış, oynatmış;
karıştırmış, çekmiş.
аирxæфсын (аирxæфстoн, аирxæфстaин, аирxæфсдзынæн) | airxæfşın | 1. eğlemek,
oyalamak, alıkoymak, avutmak, tecrit etmek, soyutlamak; eğlendirmek, eğlenceli zaman
geçirmek, keyfetmek, yaşamak, oynatmak; karıştırmak, çekmek; хи аирхæфсын | xi
airxæfşın | oyalanmak, soyutlama yapmak, kendini alıkoymak; eğlenmek; keyfetmek,
yaşamak.
аиту кæнын | aitu kænın | ütülemek, düzlemek, sıvazlamak, okşamak; къаба аиту кæнын
| khaba aitu kænın | entari ütülemek.
аитугæнаг | aitugænag | ütületen, düzleten, sıvazlatan, okşatan.
аитугæнæг (аитугæнджытæ) | aitugænæg | ütüleyen, düzleyen, sıvazlayan, okşayan.
аитугæнæггаг | aitugænæggag | ütülemelik, düzlemelik, sıvazlamalık, okşamalık.
аитугæнæн | aitugænæn | ütülenen, düzlene, sıvazlanan, okşanan.
аитугæнгæ | aitugængæ | ütüleme, düzleme, sıvazlama, okşama.
аитугæнгæйæ | aitugængæyæ | ütüleyerek, düzleyerek, sıvazlayarak, okşayarak.
аитугæнинаг (аитугæнинæгтæ) | aitugæninag | ütülenecek, düzlenecek, sıvazlanacak,
okşanacak.
аиуварс кæнын, фесафын | aiuvarş kænın, fyeşafın | 1) uzaklaştırmak, kaldırmak,
gidermek, affetmek, tart etmek, kayıp etmek, kaybolmak, yok etmek, öldürmek, boşaltmak,
hazfetmek; önlemek, bertaraf etmek, bir tarafa atmak, temizlemek, temizletmek;
хъæндзинæдтæ аиуварс кæнын | qænzinædtæ aiuvarş kænın | eksiklikleri çıkarmak,
adres eksiklikleri gidermek; 2) çıkarmak, çıkartmak, çekmek, çektirmek, bir yana çekilmek, bir
taraf olmak, almak; 3) geri çevirmek yana eğmek, vazgeçirmek, reddetmek; 4) tarafsız olmak,
kurtulmak, kurtarmak, sıyrılmak, sıyırmak; фыдбылыз аиуварс кæнын | fıdbılıj aiuvarş
kænın | belayı bitaraf etmek, kötü işleri bertaraf etmek; bir sıkıntıyı önlemek, felaketi
önlemek.
98