10.11.2014 Views

2_A-1

2_A-1

2_A-1

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

авджид кæнын | avcid kænın | görevlendirmek, göçermek, ısmarlamak, emanet etmek,<br />

üstenmek, talimat, memur etmek, yüklemek, güven vermek, temi n etmek, garantilemek,<br />

kefil olmak, havale etmek, bırakmak, tavzif etmek, tevdi etmek, boyun eğmek.<br />

авджын | avcın | 1) cam; camlı, cam eşya; cam gibi, fayans; авджын дзаума | avcın zauma<br />

| cam eşya, zücaciye; авджын гыццыл дзаума (хостæн) | avcın gıssıl zauma (xoştæn) |<br />

küçük cam eşya (ilaç için), camdan yapılan ampul; авджындзаумагæнæн завод |<br />

avcınzaumagænæn javod | cam eşya fabrikası; cam eşya atölyesi; 2) çini; porselen.<br />

aвдбoнoн | avdbonon | yedi günlük.<br />

aвддагъ | avddağ| семижильный; семислойный<br />

авдис-авдис кæнын | avdiş-ævdiş kænın | 1) sık sık göstermek, gösterip gösterip çekmek,<br />

gösteriş yapmak, betimlemek, sergilemek, teşhir etmek, ortaya koymak, betimlemek; ifade<br />

vermek, dolaştırmak; 2) çıkarmak, çıkarıp koymak, koymak, açığa vurmak, uzatmak,<br />

söndürmek.<br />

авдисaг | avdişag | 1) gösterten, gösteriş yaptıran, sergileten, teşhir ettiren, ortaya<br />

koyduran, betimleten; ifade verdiren, dolaştırtan; 2) çıkartan, çıkarıp koyduran, koyduran,<br />

açığa vuran, uzatan, söndürten.<br />

авдисæг (aвдисджытæ) | avdişæg | 1) gösterme, gösteriş yapma, sergileme, teşhir etme,<br />

ortaya koyma, betimleme; ifade verme, dolaştırma; 2) çıkarma, çıkarıp koyma, koyma, açığa<br />

vurma, uzatma, söndürme.<br />

авдисæггaг | avdişæggag | 1) göstermelik, gösteriş yapmalık, gösteriş yapma karşılığı,<br />

sergilemelik, sergileme ücreti, teşhir etmelik, teşhir etme masrafı, ortaya koymalık,<br />

betimlemelik; ifade vermelik, dolaştırmalık; 2) çıkarmalık, çıkarıp koymalık, koymalık, açığa<br />

vurmalık, uzatmalık, söndürmelik.<br />

авдисæн | avdişæn | 1) gösterilen, gösteriş yapılan, gösteri, gösteriş; sergilenen, sergi,<br />

teşhir edilen, teşhir, ortaya koyulan, betimlenen, betimleme; ifade verilen, dolaştırılan; 2)<br />

çıkarılan, çıkarıp koyulan, koyulan, açığa vurulan, uzatılan, söndürülen; авдисæн кæнын |<br />

avdişæn kænın | dönmek, inkâr etmek, yadsımak, feragat etmek, sık sık göstermek; gösterip<br />

gösterip çekmek, betimlemek, gösteriş yapmak, sergilemek, teşhir etmek, tanık kürsüz,<br />

bölge, feragat.<br />

авдисгæ | avdişgæ | 1) gösterme, gösteriş yapma, sergileme, teşhir etme, ortaya koyma,<br />

betimleme; ifade verme, dolaştırma; 2) çıkarma, çıkarıp koyma, koyma, açığa vurma, uzatma,<br />

söndürme.<br />

авдисгæйæ | avdişgæyæ | 1) göstererek, gösteriş yaparak, sergileyerek, teşhir ederek,<br />

ortaya koyarak, betimleyerek; ifade vererek, dolaştırarak; 2) çıkararak, çıkarıp koyarak,<br />

koyarak, açığa vurarak, uzatarak, söndürerek.<br />

авдисинaг | avdişinag | 1) gösterecek, gösteriş yapacak, sergilenecek, teşhir edecek, ortaya<br />

koyacak, betimlenecek; ifade verecek, dolaştıracak; 2) çıkaracak, çıkarıp koyacak, koyacak,<br />

açığa vuracak, uzatacak, söndürecek.<br />

авдисын (авдистoн, авдистaин, авдисдзынæн) | avdişın | 1) göstermek, gösteriş yapmak,<br />

sergilemek, teşhir etmek, ortaya koymak, betimlemek; ifade vermek, dolaştırmak; 2)<br />

çıkarmak, çıkarıp koymak, koymak, açığa vurmak, uzatmak, söndürmek; uzatmak; хи<br />

авдисын | xi avdişın | görünmek, gözükmek, kendini göstermek, çıkmak, belirmek, gelmek,<br />

söndürülmek, kendini sarkıtmak.<br />

авдкълаcoн | аvdkhlаşon | yedi sınıflık.<br />

aвдкъyыpидзыд | avdkhuırizıd | yedi haftalık.<br />

aвдмæйдзыд (aвдмæйдзыдтæ) | avdmæyzıd | yedi aylık.<br />

aвдмæйон | avdmæyon | yedi aylık. семимесячный<br />

32

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!