10.11.2014 Views

2_A-1

2_A-1

2_A-1

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

esleyen; yediren, doyuran, bakan; цалх азилæг нæ уыд | salx ajilæg næ uıd | tekeri<br />

döndürecek kimse yoktu; бæхтæм азилæг нæ уыд | bæxtæm ajilæg næ uıd | atlara yem<br />

verecek kimse yoktu, atlara bakacak kimse yoktu.<br />

азилæггаг | ajilæggag | 1) dönmelik, döndürmelik; çevirmelik, çevrilmelik; kıvırmalık,<br />

kıvrılmalık, bükmelik, büzülmelik, burmalık, dürmelik, dolanmalık, dolaşmalık, etrafını<br />

dolaşmalık, harmanlamalık, tur yapmalık; sarmalık; sapmalık; çizmelik, devirmelik; avdet<br />

etmelik, dönüş yapmalık; 2) kolaçan etmelik, gezmelik, yanından geçmelik, yerinden<br />

oynatmalık, yer değiştirmelik, yerini değiştirmelik, pas geçmelik; yuvarlamalık,<br />

yuvarlaklaştırmalık, rulo yapmalık, halkalaşmalık, toplaşmalık, tortop olmalık; 3) gevşetmelik,<br />

gevşemelik; 4) beslemelik; yedirmelik, doyurmalık, bakmalık.<br />

азилæн | ajilæn | 1) dönülen; döndürülen; çevirtilen; kıvırtılan, bükülen, büzülen, burulan,<br />

dür,len, dolanılan, dolaşılan, çevresini etrafında bir devir yapılan, harmanlanan, tur yapılan;<br />

sarılan; sapılan; çizilen, daire çizilen, devirtilen; avdet edilen, dönüş yapılan; 2) yer<br />

değiştirilen, yerini değiştirilen, sapılan, pas geçilen; yuvarlanan, yuvarlaklaştırılan, rulo<br />

yapılan, halkalatılan, toplatılan, tortop olunan, devirtilen; 3) gevşetilen; 4) beslenilen;<br />

yedirilen, doyurulan, bakılan.<br />

азилæнтæ кæнын | ajilæntæ kænın | 1) döne döne dönmek, döndürmek; dönüp durmak,<br />

daire çizmek, çevirmek, çevrilmek, evirip çevirmek, geriye dönmek, gitmek, dolaşmak,<br />

dolaştırmak; 2) tamir etmek, oynamak, oynaşmak, uğraşmak, meşgul olmak.<br />

азилæн(тæ)гæнаг | ajilæn(tæ)gænag | 1) döne döne döndürten, döndürten; dönüp<br />

durdurtan, daire çizdirten, çevirten, çevrileten, evirip çevirten, geriye döndürten, götürten,<br />

dolaştırtan, dolaştıran; 2) tamir ettiren, oynatan, oynaştırtan, uğraştırtan, meşgul oldurtan.<br />

азилæн(тæ)гæнæг (азилæнгæнджытæ) | ajilæn(tæ)gænæg | 1) döne döne dönen,<br />

döndüren; dönüp duran, daire çizen, çeviren, çevrilen, evirip çeviren, geriye dönen, giden,<br />

dolaşan, dolaştıran; 2) tamir eden, oynayan, oynaşan, uğraşan, meşgul olan.<br />

азилæн(тæ)гæнæн | ajilæn(tæ)gænæn | 1) döne döne dönülen, döndürülen; dönüp<br />

durulan, daire çizilen, çevirtilen, evirip çevirtilen, geriye dönülen, gidilen, dolaşılan,<br />

dolaştırılan; 2) tamir edilen, oynanan, oynaşılan, uğraşılan, meşgul olunan.<br />

азилæн(тæ)гæнгæ | ajilæn(tæ)gængæ | 1) döne döne dönme, döndürme; dönüp durma,<br />

daire çizme, çevirme, çevrilme, evirip çevirme, geriye dönme, gitme, dolaşma, dolaştırma; 2)<br />

tamir etme, oynama, oynaşma, uğraşma, meşgul olma.<br />

азилæн(тæ)гæнгæйæ | ajilæn(tæ)gængæyæ | 1) döne döne dönerek, döndürerek; dönüp<br />

durarak, daire çizerek, çevirerek, çevrilerek, evirip çevirerek, geriye dönerek, giderek,<br />

dolaşarak, dolaştırarak; 2) tamir ederek, oynayarak, oynaşarak, uğraşarak, meşgul olarak.<br />

азилæн(тæ)гæнинаг | ajilæn(tæ)gæninag | 1) döne döne dönecek, döndürecek; dönüp<br />

duracak, daire çizecek, çevirecek, çevrilecek, evirip çevirecek, geriye dönecek, gidecek,<br />

dolaşacak, dolaştıracak; 2) tamir edecek, oynayacak, oynaşacak, uğraşacak, meşgul olacak.<br />

азилгæ | ajilgæ | 1) dönme; döndürme, geriye dönme, bir yolu kısa keserek dönme,<br />

döndüre döndüre çıkarma; çevirme, çevrilme, çember etrafında çevirme, evirip çevirme<br />

çevirip kırma, çevirip koparma, başını çevirme, arka çevirme, arkasını çevirme, yüz çevirme,<br />

dirsek çevirme, sırt çevirme, yoldan çevirme; kıvırma, kıvrılma, bükme, büzülme, burma,<br />

dürme, dolanma, etrafında dolanma, dolaşma, etrafını dolaşma, ötesinden dolaşma, etrafını<br />

dolaşma, çevresini etrafında bir devir yapma, bir yeri harmanlama, etrafında bir tur yapma;<br />

sarma; sapma; çizme, daire çizme, çevre çizgisini çizme, kenar çizgilerle görüntüleme, ana<br />

hatlarını çizme, açma, devirme, çıkarma; avdet etme, avdet yoluna dönme, dönüş yapma; 2)<br />

atlama, kolaçan etme, gezme, iyi davranma, arkada bırakma, yanından geçme, atlama,<br />

davranma, gelme, idare etme, iyi bitme, yerinden oynatma, yer değiştirme, yerini değiştirme,<br />

82

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!