26.02.2013 Views

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

186<br />

Sakat STÖ’lerinin Hedef Grupları<br />

Türkiye’de sakatlar alanında çalışan STÖ’lerin amaç ve hedeflerinde görülen farklılık,<br />

hedef grup tanımında da görülmekte. Bazıları tek, bazıları çok sayıda hedef grubu olduğunu<br />

söylüyor: “Devlet,” “<strong>Toplum</strong>,” “Herkes,” “Görme engelliler,” “İşitme engelliler,”<br />

“Birinci derecede ortopedik engelliler ve diğer tüm sakatlar”. Doğal olarak, yapılan<br />

faaliyetler de tanımladıkları hedef grubuna yönelik oluyor. Hedef grubunu farklı<br />

tanımlayan sadece http://www.engelliler.biz web sitesinin yöneticisi Bülent Küçükaslan<br />

oldu: “Sakatlar başta olmak üzere ayrımcılığa karşı olan herkes.” Hedef grubu<br />

olarak “devlet” diyenlerin yaptıkları eylem ve etkinliklerin amacı, devlete sesini duyurmak.<br />

Kimi de topluma duyurmaya uğraşıyor sesini. Yapılan eylemlerde, toplumda<br />

istenen yankının çoğunlukla bulunamadığı belirtiliyor. Bununla birlikte, Küçükaslan,<br />

zaman zaman özel bir konuda yapılan kampanyaların karşılığını bulduğunu belirtti:<br />

“Omurilik felçlilerinin kullandığı bir malzeme vardır, sonda. İki-üç sene önce SSK bu<br />

yaşamsal ürünü vermemeye başlamıştı. Bununla ilgili girişim başlattık. Binlerce mesaj<br />

yolladık ilgili kurumlara ve iki-üç ay içinde bu ürünü tekrar vermeye başladılar.”<br />

Yapılan faaliyet, eylem ya da etkinliklerin sadece medyada yer alması, bunların toplumda<br />

yankı bulmasıyla eşdeğer görülüyor. <strong>Toplum</strong>daki etkisinin çok az olmasına karşın<br />

çoğu dernek, yaptıkları faaliyetlerin medyada yer almasından tatmin olabiliyor:<br />

“Medyada çok güzel yer alıyoruz.” Tüm örgütler medyada yer almayı çok önemsiyor,<br />

ama nasıl yer aldıklarını önemseyen neredeyse yok gibi.<br />

Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı’ndan Selma Çalık’ın 2005 tarihli “Televizyon<br />

Yayınları Ve Özürlülük Anketi”nde çıkan sonuç dikkat çekici:<br />

Son yıllarda özürlü bireylerin kitle iletişim araçlarında yer alış biçimleri ve bunun olumsuz<br />

tutumları pekiştirmesi önem kazanan bir konu olmuştur. Kitle iletişim araçlarındaki baskın<br />

görüntü, özürlülerin başarısız ve “trajik” bir yaşam sürdükleri, “normal” bir yaşam sürdürmenin<br />

yolunun insanüstü bir güç ve yeteneğe sahip olmaktan geçtiği görüntüsüdür. Bu<br />

inançlar sonucu iki temel sunum biçimi ortaya çıkar: Kurban ve kahraman.<br />

Ülkemizde de özürlü kişilerin kitle iletişim araçlarında yer alan imajlarının olumsuz olduğu<br />

yolunda genel bir kabul vardır. Bu genel kabulü test etmek için ankete katılanlara televizyonda<br />

özürlü kişilerin nasıl yansıtıldığı sorulmuştur. Ankete katılanların yüzde 76,7’si<br />

özürlü kişilerin televizyonda “yardıma muhtaç” kişiler olarak yansıtıldığını bildirmişlerdir.<br />

Yüzde 48,9’u toplum yaşamına katılımda yetersiz bireyler olarak yansıtıldığını düşünmektedir.<br />

Kendine acıyan bireyler olarak yansıtıldığını düşünenlerin oranı ise yüzde 38,7’dir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!