26.02.2013 Views

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

yer açabilirdik. Ama çevre için şu ana kadar bir faaliyetimiz olmadı. Mesela bir grup insan,<br />

çoğu da Türk vatandaşı değil, Türkiye’ye Doğu ülkelerinden gelen göçmenlerle ilgili bir çalışma<br />

yapmak istiyorlardı. Bunlara resmen kurulu bir dernek açtık. Yani biraz Helsinki’nin<br />

felsefesi böyle. “Çalışacağız biz, beş kişi bir araya geldik, şu işi yapacağız, Van Gölü’nü<br />

temizleyeceğiz,” diye gelenler olursa, onlar için de elimizden geleni yaparız. İlla derneğe<br />

üye olmaları gerekmiyor. O bakımdan, üyeliği de böyle çok ciddi bir koşul olarak kabul<br />

etmiyoruz. Var üyemiz. Öyle çok kalabalık üyeli örgüt olmak gibi bir niyetimiz yok ve üye<br />

olmayan kıyamet kadar insanla beraber iş yaptık. Gayet esnek bir yapımız var.<br />

Kamu otoritesiyle ilişkiler<br />

12 Eylül yasaması, yurtdışı bağlantılı kuruluşların işini bir hayli zorlaştırmasına karşın,<br />

Helsinki Yurttaşlar Derneği’nin kuruluşu, Bakanlar Kurulu kararıyla çıkan izin<br />

neticesinde kabul edildi. Dolayısıyla HYD, Bakanlar Kurulu izniyle kurulan nadir derneklerden<br />

biri. Gerçi her ne kadar bu durumun derneğe doğrudan bir faydası olmasa<br />

da, Murat Belge bunun sembolik bir önemi olduğunu düşünüyor:<br />

“Yabancı denince travma geçiren bir toplumda, yurtdışı bağlantılı bir derneği<br />

kurmak da çok önemli. Yoksa her yerde yaptıklarımızı, böyle olmadan<br />

da yapardık. Gerçi bazı faaliyetlerimizi, bu durumu önemsemeden de engellediler.<br />

Örneğin Çanakkale’de yaz okulu yapıyorduk, gelip durdurdular,<br />

Karabağ’dan Ermeniler var diye. Hâlbuki Azerbaycan’dan adamlar da gelmişti.<br />

Onlar orada kardeş kardeş oturup konuşuyorlardı. Ama bizim bakanlık<br />

bunu uygun bulmadı.”<br />

Murat Belge, Türkiye’de devletin STÖ’lerden itaat beklediğini hatırlatıyor ve insan<br />

hakları mücadelesinin devletle dostane ilişkiler çerçevesinde yürütülemediğini vurguluyor.<br />

Belge, devletin sivil toplumla ilişkilerinde dostane, az dostane olabileceğini,<br />

ama Türkiye’de hiç dostane olmadığını anımsatıyor ve şunları kaydediyor:<br />

“Çünkü devlet öncelikle itaat bekleyen bir devlettir Türkiye’de. Dolayısıyla<br />

sivil toplumun önemini görünce devlet, sivil toplum kuruluşlarıyla ilişkilerini<br />

dostane yapmaya çalışmak yerine, örneğin emekli askerleri seferber<br />

ederek, bir sürü adı sivil olan dernek, örgüt kurdurdular. Ama onlar,<br />

devletin söylediklerini, ayrıca bir megafonla bağıran birtakım derneklerin<br />

ötesinde değildir. Bunlara Gongo adı veriliyor ve dünyanın çeşitli yerlerinde,<br />

devlet destekli STÖ’ler ortaya çıkıyor. Türkiye’de de bunlardan fazlasıyla<br />

var. Bizim ‘devleti görmeyiz, tanımayız’ gibi bir tavrımız elbette<br />

yok. Yapabildiğimiz, gidebildiğimiz kadar gideriz. Kuruluş için hükümete<br />

49

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!