26.02.2013 Views

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

368<br />

Lefebvre’in eserini kaleme aldığı ve hem kendisinin etkilendiği hem de etkilediği dönem,<br />

2. Dünya Savaşı ertesi sağlanmış olan istikrar ve büyümenin sınırlarına ulaştığı<br />

ve ayrıca keskinleşen çelişkilerin olumsuzluklarının da iyice açığa çıktığı bir dönemdi.<br />

Fordizmin krizine karşı bir araya gelen hareketler, konut hakkı için mücadele ve<br />

kira grevlerinin yanısıra, genellikle yoksulları yerlerinden eden kentsel yenilemeye ve<br />

kentlerin banliyöleşmeleriyle ortaya çıkan ayrışmaya karşı kampanyalar örgütlediler.<br />

Gençlik ve toplum merkezleri, okul, toplu ulaşım hizmetleri gibi talepler de döneme<br />

damga vurdu. Vietnam Savaşı nedeniyle ABD ve emperyalizme karşı çıkış toplumsal<br />

hareketlerin ortak noktalarından bir başkasıydı. Kısaca, aktivistler sistemdeki haksızlıkları<br />

seslendirerek memnuniyetsizliklerini belirtiyor, yeni isteklerle şekillendirdikleri<br />

yeni bir kenti ve düzeni talep ediyor, öte yandan savaş ve emperyalizm karşıtlığında<br />

buluşuyorlardı. Devletlerin iktisadi ve siyasi politikalarına karşı dünya üzerinde geniş<br />

çaplı bir muhalefetin başladığı ve Lefebvre’nin yapıtından sloganların yaratıldığı bu<br />

devri geniş tabanlı kentsel hareketlerin ilk dalgası olarak niteleyebiliriz (Mayer 2009).<br />

Lefebvre’den ve o dönemin görüşlerinden ilhamla şu cümleler toplumsal hareketlerin sloganlarına<br />

dönüştü:<br />

Kenti de hayatı da değiştir!<br />

Kaldırımların altında kumsallar var.<br />

Gerçekçi ol, imkânsızı iste.<br />

1980’lerden itibaren neo-liberal iktisadi pratikler ve kemer sıkma politikalarının etkileri<br />

altında şekillenen ve girişte değinilen mağduriyet ve haksızlıklara neden olan yeni kentsel<br />

paradigma karşısında mücadele eden kent hareketlerini ise geniş tabanlı kentsel hareketlerin<br />

bir başka dalgası olarak anabiliriz. Bu hareketler, iki geniş grubun taleplerinin birleşme<br />

noktası oldular. İlk grup, güvenli barınma/konut, temiz su hakkı ve benzeri yaşam hakkı<br />

ve yaşam alanı olanaklarını talep ederken, ikinci grup, hâkim ekonomik düzene meydan<br />

okuyan küreselleşme karşıtı hareketlerden oluşmuştur. Kentsel arazilerin metalaşmaları<br />

sonucu uygulamaya konulan ve yoksulları ve emekçileri mülksüzleştirerek yerlerinden eden<br />

soylulaştırma ve kentsel yenileme projelerine karşı dünyanın her yerinden sesler yükselirken,<br />

küreselleşme karşıtı hareketler de “Başka Bir Dünya Mümkün” ile “Başka Bir Kent<br />

Mümkün” sloganlarını aynı anda telaffuz ederek popülerleştirmişlerdir (Mayer 2009).

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!