26.02.2013 Views

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

78<br />

2000’lerde ulusal STÖ’ler sorunlara parmak basan, gerektiğinde işbirliği yapan, gerektiğinde<br />

ise tepki gösteren kurumlar olmuştur. Aynı zamanda ulusal STÖ’lerin yerellere bakışı<br />

da değişir; artık yereller ve ulusallar arasında bir destek ve işbirliği ilişkisi vardır.<br />

(Özesmi 2007)<br />

Türkiye’nin çevre alanında sivil itaatsizlik tarihi de 2000’lerde başlar. Altından geriye<br />

ölümün, zehirin ve ağır metallerin kalacağını öğrenen köylülerin başkaldırısı küresel<br />

ekonomik düzene yenik düşse de, “Bergamalılar gibi olmalıyız” dedirten bu halk hareketi,<br />

Türkiye çevre tarihinde önemli bir dönüm noktasını simgeler.<br />

Köylüye “topraklarınızda altın var” dediler, bunu piyango gibi gördük önce. Sonra saygın<br />

bilimadamları altınla gelen felaketi anlattılar. “Siyanürlü altın işletmeciliği yaparsan,<br />

toprağını, hayatını bırakacaksın” dendi köylüye. Toprak köylünün hayatıdır, en önemli değeridir...<br />

Yargıya gittik; yargı, “siyanürle altın aramada kamu yararı yoktur” dedi. Ama<br />

Bergama’ya özgü kanun çıkarıldı, “kamu yararı vardır” dendi. Alışılagelmiş tepkilerin<br />

dışına çıkmamız gerekiyordu. Bergama köylüleri demokratik haklarını sokaklarda tepki<br />

göstererek, değişik eylemler yaparak savunmayı öğrendi, suç işlemeden karşı gelmeyi öğrendi.<br />

Bergama bir örnek oldu.<br />

(Konyar 2007)<br />

Son yıllardaki önemli gelişmelerden biri halk hareketleri alanında olmuştur.<br />

Eskiden yalnızca Bergama ve Akkuyu vardı. Fakat son yıllarda HES’lerle birlikte ciddi<br />

bir halk hareketi başladı. Daha önce çevre hareketi dediğimizde İstanbul Ankara, Bursa<br />

Mersin gibi entelektüel birikimin olduğu büyük şehirlerde örgütlenmiş insanlardan bahsediyorken,<br />

artık Karadenizin çok ufak bir kentinde de yerel insanların oluşturduğu hareketler<br />

görüyoruz; bu da Türkiye için çok olumlu bir gelişme.<br />

(Adaman 2011)<br />

AB’ye uyum sürecinde sivil toplumun geliştirilmesi ve çevre müktesebatına uyumun<br />

sağlanması amacıyla Türkiye’ye aktarılan fonlar ve gerçekleştirilen reformlar, AB<br />

desteğiyle kurulan <strong>STGM</strong>’nin STÖ’lerin gelişimine yönelik faaliyetleri, buna ek olarak<br />

dünyada çevre sorunlarının önem kazanmasıyla, örneğin BM ajanslarının, GEF/SGP<br />

gibi kurumların Türkiye’de etkinliğinin artması, hem ulusal STÖ’lerin yerelde güç ka-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!