26.02.2013 Views

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

18<br />

Bildiri [İnsan <strong>Hak</strong>ları Evrensel Beyannamesi] incelendiğinde, 1–21. maddelerin kişisel<br />

ve siyasal hakları, 22–28. maddelerinin de ekonomik ve sosyal hakları düzenlediği görülmektedir.<br />

Bu büyük bir uzlaşmaydı. Bu uzlaşma, 1966 yılında, ikiz sözleşmeler olarak da<br />

bilinen ve Bildirinin iki ayrı hak kategorisini sözleşme formunda düzenleyen, Birleşmiş<br />

Milletler Kişisel Ve Siyasal <strong>Hak</strong>lar Uluslararası Sözleşmesi ile BM Ekonomik, <strong>Toplum</strong>sal<br />

ve Kültürel <strong>Hak</strong>lar Uluslararası Sözleşmesi nedeniyle bozuldu. Amerika Birleşik Devletleri<br />

her iki sözleşmeyi de imzalamadı. Sözleşmeler, 1960’lı yıllardaki 3. Dünya ya da<br />

Bağlantısızlar Hareketinin ve sosyalist sistemin Birleşmiş Milletler’deki ağırlığı nedeniyle<br />

hazırlandı ve on yıl sonra 1976 yılında yürürlüğe girdi. Hangi haklar kişisel ve siyasal nitelikte,<br />

hangi haklar ekonomik, toplumsal ve kültürel hak niteliğindedir? İşkence yasağı, kişi<br />

özgürlüğü ve güvenliği hakkı, ifade özgürlüğü, inanç özgürlüğü, adil yargılanma hakkı gibi<br />

haklar kişisel ve siyasal haklar; konut, sağlık, çalışma ve sendikal haklar gibi haklar da<br />

ekonomik ve sosyal haklar olarak nitelenir. Bu iki hak grubu dışında, bir üçüncü hak grubu<br />

son yirmi-otuz yılda hızla gündeme geldi. (…) Üçüncü grup haklar, dayanışma haklarıdır.<br />

Bu haklar arasında, çevre, barış, gelişme, insanlığın ortak mal varlığından yararlanma<br />

hakları ve halkların hakları sayılabilir.<br />

(Hüsnü Öndül, http://www.ihd.org.tr, 1998)<br />

İnsan hakları mücadelesi Batı kökenli olduğu için, insan hakları kavramı da Batı kökenlidir.<br />

5 Bittabi insan hakları mücadelesinin hararetli savunucuları, Doğu ve Güney<br />

ülkelerinde de ortaya çıkmışlardır. Ancak şu vurguya hassasiyetle eğilmek gerekir:<br />

İnsan hakları, “dışarı”nın dayatmalarıyla kazanılacak haklar değildir. Her ülke, her<br />

toplum ve her birey, kendi insan hakları mücadelesini vererek bu çıtayı yükseltir.<br />

İnsan hakları kavramının Batı kökenli oluşu, Türkiye’deki insan hakları mücadelesinin<br />

sürekli rüştünü ispat etmeye zorlanmasına neden oldu, oluyor. Bu da, insan hakları örgütlerinin<br />

başta Avrupa Birliği olmak üzere, çeşitli ülke veya Batılı vakıf, dernek veya<br />

devlet kuruluşundan mali destek almasına mani oluyor. Parasal destek alıp da çalışma<br />

yürüten örgütler de, her ne kadar şeffaflık konusunda olabildiğince titiz davransalar<br />

da, ulusalcı veya milliyetçi söylemin “işbirlikçilik” yaftasına maruz kalıyor. İnsan<br />

hakları ihlallerinin öznesi olan devlet ve/veya cemaatlerin ellerindeki en büyük koz<br />

da bu yafta oluyor. Çünkü “dışarıdan para alıp devlete karşı çalışan” diye yaftalanan<br />

örgütler, parasal destek almadıkları zaman da zayıf kalıyorlar. Bu ikilem, insan hak-<br />

5 İnsan hakları kavramının Batı kökenli oluşuna vurgu yapmamızın sebebi, makalenin ilerleyen<br />

bölümünde, Mazlum-Der Van Şubesi Başkanı Abdülbasit Bildirici’nin, faaliyetlerinin zorluk<br />

nedenlerinden biri olarak bu hususa dikkat çekmesiydi. Bildirici, Türkiye’de insan hakları<br />

mücadelesinin zorluklarından biri olarak, muhafazakâr kesimin, “Batı’nın Türkiye’yi bölme çabaları”<br />

olarak algılamasını gösteriyor. Bu hiç de yabana atılır bir önyargı değil aslında. Çünkü insan hakları<br />

kuruluşlarının AB’den fon almaktan imtina etmelerinin ve dolayısıyla ciddi ekonomik sorunlar<br />

yaşamalarının da en temel nedeni bu önyargı. Ayrıntıları ileriki sayfalarda tartışmaya çalışacağız.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!