26.02.2013 Views

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

Türkiye'de Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri - STGM - Sivil Toplum ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

354<br />

Türkiye, 1951 Cenevre Sözleşmesi’ni coğrafi kısıtlama ile kabul etmiştir. Bu nedenle<br />

sadece Avrupa Konseyi’ne üye olan ülkelerden gelen kişilere Türkiye Cumhuriyeti tarafından<br />

mülteci statüsü verilebilir. Bu nedenle Avrupa dışında meydana gelen olaylar<br />

nedeniyle, mülteci tanımındaki şartları haiz olduğunu iddia ederek, üçüncü ülkelere<br />

iltica etmek üzere Türkiye’den uluslararası koruma talebinde bulunan yabancılar<br />

Türkiye’nin ulusal mevzuatına göre sığınmacı olarak tanınır. Bu çerçevede değerlendirilen<br />

kişi sayısı 2011 itibariyle 19 bin civarındadır.<br />

Uygulamada Avrupa ülkelerinden Türkiye’ye gelen ve iltica başvurusunda bulunan yabancılara,<br />

eğer 1951 Cenevre Sözleşmesi’nin 1. Maddesi’nde tanımlanan kriterlere<br />

sahiplerse “mülteci statüsü” tanınır. Bu kimseler, Türkiye’de daimi olarak ikametlerine<br />

izin verilerek koruma altına alınırlar.<br />

Avrupa dışındaki ülkelerden gelen ve başka bir ülkeye iltica etmek üzere Türkiye’den<br />

sığınma talep eden yabancıların başvuruları incelenirken bu yabancılara Türkiye’de<br />

geçici olarak ikamet izni verilir. Bu yabancılar, 1951 Cenevre Sözleşmesi’nin 1.<br />

Maddesi’nde tanımlanan kriterlere sahipse, bu kimselere “sığınmacı statüsü” verilir;<br />

BMMYK Türkiye Temsilciliği ile temasa geçilir ve bu kimselerin üçüncü ülkelere yerleştirilmeleri<br />

sağlanır.<br />

Türkiye Cumhuriyeti açısından, mevcut sistemin yasal dayanakları aşağıdaki şekilde<br />

özetlenebilir.<br />

Uluslararası Yasal Dayanak<br />

Ana/Özel Mevzuat: Mültecilerin Türkiye’ye kabulleri, hukuki statüleri, kabul eden ülkelere<br />

gönderilmeleri veya taleplerinin reddedilmesi taraf olunan 1951 Cenevre Sözleşmesi<br />

ve 1967 Mültecilerin Statüsüne İlişkin New York Protokolü ana metinlerine<br />

göre belirlenir. Türkiye 1951 Cenevre Sözleşmesi’ni, TBMM’de 1961 tarihinde 359<br />

Sayılı Kanun ile “coğrafi kısıtlama” kıstasıyla kabul etmiştir. 1967 Protokolü’nü de<br />

aynı şartla imzalamıştır. Coğrafi kısıtlama ile Türkiye, sadece Avrupa’dan gelenleri<br />

mülteci olarak kabul etmiş ve bunu bir deklarasyonla duyurmuştur.<br />

İkincil Mevzuat: Türkiye 1951 Cenevre Sözleşmesi’nin yanısıra, İnsan <strong>Hak</strong>ları Evrensel<br />

Beyannamesi, Avrupa İnsan <strong>Hak</strong>ları Sözleşmesi, İşkenceye Ve Diğer Zalimane,<br />

İnsanlık Dışı Veya Onur Kırıcı Muamele Veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi,<br />

BM Siyasi Ve Medeni <strong>Hak</strong>lar Sözleşmesi, Çocuk <strong>Hak</strong>ları Sözleşmesi gibi bu<br />

alanda uluslararası ikincil mevzuatlar sayılabilecek insan hakları enstrümanlarını da<br />

kabul etmiş ve imzalamıştır.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!