Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
yenge is. (metinde 4. anlam›) hlk.<br />
Dü¤ünde geline k›lavuzluk eden kad›n.<br />
(Türkçe S. 1988:2430)<br />
Bugün halay›k ve yenge kelimeleri<br />
bu flekilde kullan›lmamaktad›r.<br />
Ak akçe kara gün içindir.<br />
akçe is. 1. Küçük gümüfl para. 2.<br />
Her türlü madenî para.<br />
Bugün de akça kullan›mdan kalkm›flt›r.<br />
Akçe ak›l ö¤retir, don yürüyüfl.<br />
don is. hlk. giysi.2. Vücudun belden<br />
afla¤› k›sm›na uzun veya k›sa iç giysi,<br />
külot. (Türkçe S., 1988:623)<br />
Don eskiden elbise olarak kullan›lan<br />
bir kelimedir.<br />
Biligke bilgi tükel ton afl ol. (K. Bilig,<br />
1979:321) “ Bilgili insan için onun<br />
bilgisi kâfi bir yiyecek ve giyecektir.”<br />
Bahçalarda tiringeni diyerdim-<br />
Sondan galh›p üst donumu giyerdim.<br />
(fiehriyar, 1964:21) “Bahçelerde tiringeni<br />
na¤melerini söyleyip, sonradan da üst<br />
elbisemi giyerdim.”<br />
Kara donlu dervifllere nezirler virdüm.<br />
(Dede K., 1964:9)<br />
Don burada avamî dervifl elbisesi<br />
olarak kullan›lm›flt›r.<br />
Al›flmad›k götte don durmaz.<br />
bk. Akçe ak›l ö¤retir.<br />
Bafl›na gelen baflmakç›d›r.<br />
baflmakç› is.esk. 1. Ayakkab› yapan<br />
ve satan kimse; paflmakç›. 2. Camilerde<br />
ç›kar›lan ayakkab›lara bekçilik eden<br />
kimse. (Türkçe S., 1988: 155)<br />
baflmak pabuç, baflak (D.L.Türk,<br />
1972:17)<br />
baflmak ayakkab›. (Y.Tarama,<br />
1983:28)<br />
Baflmak kelimesi de bugün kullan›lmayan<br />
kelimelerdendir.<br />
Bafl sallamakla kavuk afl›nmaz.<br />
kavuk is.hlk. 1. ‹çi bofl fley. 2. Sar›k<br />
sar›lan bafll›k. (Türkçe S., 1988:817)<br />
Kelime muhtemelen kov›, (içi bofl,<br />
kof) kelimesinden gelmelidir.<br />
Millî Folklor, 2003, Y›l 15, Say› 60<br />
kov› ‹çi bofl, kof..<br />
Bu k›vçak kov› dünya kiçki ajun-<br />
Neçe beg kar›tt› kar›maz özün. (K.Bilig,<br />
1979:bey.5133) “Bu bofl yalan dünya nice<br />
beyleri yaflland›rd›”, derken kov› mecaz<br />
anlam›nda kullan›lm›flt›r.<br />
Bezirgân zü¤ürtleyince geçmifl<br />
defteri yoklar.<br />
Bezirgân is.Far. bâzergân. 1. esk.<br />
Tüccar. 2. Yahudiye verilen ad. (Türkçe<br />
S., 1988:180)<br />
Bezirgân dilimizde kesinlikle tüccar<br />
olarak kullan›lmakla birlikte, “ Yahudi<br />
iflâs edince eski defterleri kar›flt›r›r.”<br />
atasözünde Yahudi burada kesinlikle bezirgân<br />
anlam›yla kullan›lm›flt›r.<br />
Bir dirhem et bin ay›p örter.<br />
dirhem is.Ar.1. Okkan›n 400’de birine<br />
eflit olan 3,148 graml›k eski bir a¤›rl›k<br />
ölçüsü. ‹stanbul için dirhem 3207<br />
gram olarak tespit edilmifltir. (Türkçe S.,<br />
1988:382)<br />
Dirhem de bugün kullan›lmayan<br />
yaklafl›k üç graml›k bir a¤›rl›k ölçüsü olmakla<br />
birlikte, halk aras›nda “ Bir dirhem<br />
akl› yok” fleklinde yaflamaya devam<br />
ediyor.<br />
Bir evde iki k›z, biri çuvald›z biri<br />
biz.<br />
biz is. Kat› bir fleyi dikerken i¤ne<br />
geçirilecek yeri delmek için kullan›lan,<br />
çelikten yap›lm›fl, sivri uçlu ve a¤aç sapl›<br />
t›¤, kundura bizi. (Türkçe S., 1988:<br />
202)<br />
çuvald›z is. Far. çuval-dûz. Çuval<br />
gibi dokumalar dikmekte kullan›lan ucu<br />
yass› ve e¤ri büyük i¤ne.<br />
Deri ve kal›n kumafllar›n makinelerle<br />
dikilmeye bafllad›¤›ndan beri, bu ifli<br />
el zenaati olarak yapan çok az kimse biz<br />
veya çuvald›z cinsi malzeme kullan›labilirler,<br />
ama dericilik veya tekstilde otomasyon<br />
biz ve çuvald›z› bitirmifltir.<br />
Boka nispetle tezek amberdir.<br />
amber is.Ar. ‘anber.1. Amber bal›-<br />
http://www.millifolklor.com 121