13.07.2015 Views

Download (1085Kb) - Süleyman Demirel Üniversitesi

Download (1085Kb) - Süleyman Demirel Üniversitesi

Download (1085Kb) - Süleyman Demirel Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

okuma yazma bilmiyordu. Okuma yazma bilenler ise bilmeyenlerin ancak yarısı,5.779.915 yurttaş idi.’ 77Hedefi yakalamak bir yana, hedefin çok uzağında kalınmıştır. İlköğretimde %100 okullaşma hedefinin yakalanabilmesi için Cumhuriyetin kuruluşunun üzerindenaltmış yıl geçmesi gerekmiş ve bu hedef, ancak, 1984’te yakalanabilmiştir.Tek Partili Dönemde eğitimin temel hedefi; fırsat eşitliği sağlayarak her yurttaşatemel eğitim vermek, dahası okur-yazar yapmak, cumhuriyet ideolojisinibenimsetmekti. Kalkınmanın gerektirdiği nitelikli işgücü yetiştirmek bundan sonrageliyordu.Yurdun en köşe bucakta kalan köylerini de içine alarak her köye okul veöğretmen sağlanacaktı. Bu hedefe ulaşmak için devlet ve Millî Eğitim Bakanlığı bütüngücünü kullanıyordu. Her yurttaşa bu olanağı sağlamak için de parasal ve barınmasorunları yüzünden okuyamayacak durumda olan öğrencilere parasız yatılılık olanaklarısağlanıyordu. Köy Enstitülerinin kurulması kararının alındığı 1939’da toplanan ilk MillîEğitim Şûrasında üzerinde durulan bu konu, Tek Parti Döneminde yapılan ikinci (1943)ve üçüncü (1946) şûralarda da görüşülmüştü.Ne yazık ki Cumhuriyet Türkiye’sinin, kuruluş yıllarında önem verdiği eğitimdefırsat eşitliğinin en büyük güvencelerinden olan parasız yatılılık, 1945 lerden sonra‘parasız yatılılık, okul pansiyonlarına gereken önem verilmesi yönündeki şûrakararlarına karşın’ giderek önemini yitirmiştir. 1946 dan sonra devletin parasız öğrenimsağladığı öğrenci sayısı, -cumhuriyetin ilk yıllarında olduğunun tersine- hiçbir zaman%10’un üzerine çıkmamış ve giderek bu oran düşmüştür. Bunun yanında, yatılılıktanyararlanan öğrencilerin bulundukları okul türüne göre dağılımında da her geçen yılİmam-Hatip okullarının lehine, diğer okullar aleyhine gelişim göstermiştir.Şûralarda alınan kararlardan uygulamaya aktarılanlardan bazıları şöyledir: Tekkitap (devlet kitabı) okutulması, üç sınıflı köy okullarının beş sınıfa çıkarılması, ahlakeğitiminde çağdaş yaklaşımlar, liselerin öğrenim süresinin dört yıla çıkarılması(sonradan tekrar üç yıla indirildi), anadil öğretimine önem verilmesi ve yabancıterimlerin Türkçeleştirilmesi (Eğitimdeki bu yöneliş diğer kurumlara da yansımış ve bubağlamda 10 ocak 1945 de Anayasa türkçeleştirilmiş, ancak; yedi yıl sonra, 1952’deeskiye dönülmüştür), Türk ahlakının toplumsal ve kişisel ilkeleri, okul-aile ilişkilerinigeliştirecek Okul-Aile Birliklerinin kurulması, yeni ilkokul ve ortaokul programlarınınhazırlanması, Köy Enstitülerinin kurulması, ilköğretmen okullarının birleştirilmesi...Bu yönüyle eğitim sistemi tutarlıdır. Yalnız, kararların uygulanabilirliğindeki ilkşûralarda görülen bu olumlu durum, tek parti döneminin sonlarında toplanan çok partilidöneme geçiş dönemindeki şûralarda (1946 ve 1949) görülmez. Şûra kararlarınınuygulamaya aktarılmasında sorunlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Tek Parti dönemininçok partili döneme geçiş süreci öncesi şûralarla, Çok Partili Döneme geçiş dönemişûraları ve çok partili dönemde toplanan şûra kararları arasında tutarsızlıklar ortayaçıkmıştır.Örneğin; 1939’da yapılan ilk şûrada okullarda, ders kitabı olarak tek kitap kararıalınmış ve uygulamaya aktarılmışken, 1949’daki Dördüncü Şûra’da tek kitapuygulamasına son verilmesi kararı alınıyor ve uygulanıyordu. Yine 1945’te yabancı dilterimlerinin Türkçeleştirilmesi kararı alınıp Anayasanın dili Türkçeleştirilirken, 1952 deAnayasanın dilinde yine eskiye dönülüyordu. Üçüncü Şûrada 8 yıllık eğitim içinadımlar atılması kararı alınırken Dördüncü Şûra’da (1949) Bundan hiç bahsedilmeyerekortaokulların yaygınlaştırılması düşünülüyordu.77 Kaynak:DİE, İstatistik Göstergeler 1923-1990, DİE 1992, s.6.105

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!