13.07.2015 Views

Download (1085Kb) - Süleyman Demirel Üniversitesi

Download (1085Kb) - Süleyman Demirel Üniversitesi

Download (1085Kb) - Süleyman Demirel Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ancak % 5,2 si yükseköğretim, %9,7 si lise ve dengi okul, % 7 sini ortaokul, geri kalan% 78,1 i ilkokul mezunu veya daha düşük eğitim düzeyindedir.Okullaşma oranlarında son şûranın yapıldığı 1999 yılı sayısal verileri şöyledir:Okur-yazar oranı erkeklerde % 95, kadınlarda % 77, toplam % 86 düzeyindedir.Okul öncesi eğitimde okullaşma oranı % 9,8 ilköğretimde % 97,6 (% 100 olanokullaşma oranı Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da terör yüzünden geçici olarakokulların kapalı kalmasının sonucu olup aynı yıldan itibaren bu okullar yenidenaçılmıştır), ortaöğretimde % 59, yükseköğretim de % 28 olmuştur. Yukarıda dabelirtildiği üzere, ortaöğretimde bütün şûralarda alınan kararların tersine genel liselerinağırlığı değişmemiş ve yaklaşık olarak genel liseler % 65, mesleki teknik liseler % 35lerde kalmıştır.1980 sonrası dönemin son şûrası olan Onaltıncı Şûranın (1999) tek gündemmaddesi ‘mesleki teknik eğitim’ idi. Şûranın başta gelen amacı şöyleydi:‘Mesleki ve teknik eğitim ağırlıklı ortaöğretim süreci oluşturarak hem işsizlik/istihdam sorununun çözümünde önemli bir adım atmak, hem de ortaöğretimitamamlayanlar için yükseköğretimi zorunluluk olmaktan çıkararak yükseköğretimönündeki yığılmaları önlemek’Bu amaca karşın, sistemin dinamik, modüler, (eklemli) olmaması, çevreye vedeğişen teknoloji ve taleplere uyum sağlayamaması nedeniyle konulan hedeflereulaşılamamıştır. Ülke kalkınmasında temel etkenlerden biri olduğu halde ve konununönemi nedeniyle daha önceki şûraların bazılarında da mesleki teknik eğitim temel konuolarak enine boyuna ele alınmak istenmesine karşın çok yol alınamadığını şûrayakatılan üyeler de çok kez dile getirmişlerdir. Sistemden kaynaklanan sorun için şöyle birörnek verilebilir: Önceki bölümlerde de değinildiği üzere; son şûranın yapıldığı 1999yılında bile aranan, işgücü talebi yüksek olan bir meslek olma özelliğini kaybetmiş olanTorna-tesviye bölümleri Endüstri Meslek liseleri ve Teknik Liselerde ağırlıklı bir bölümolarak özelliklerini korumaktadır. Üstelik bu bölümler donanım maliyeti bakımından -bilgisayar bölümleri de dahil olmak üzere- en yüksek maliyetli bölümlerdir.Bunun yanında tarım, Türkiye’ de en önemli ekonomik etkinliklerden biri, hatta1970-1980 lere kadar en önde olan sektördü. Tarım ve hayvancılık alanındaki eğitimyapılanması ülkenin ekonomik yapısıyla uyumlumudur, sorunu akla gelebilir. Sorununcevabı olarak şunlar söylenebilir. Tarım liseleri tarihe karışmıştır. Seçmeli olarakokutulan tarım dersleri ise uygulamalı bir ders olmasına karşın yalnızca kurumsal olarakders kitaplarından verilmektedir. Sonuç; Hollanda’da İsrail’de bir inek günde ortalama30 kg süt vermekte iken, Türkiye’de ancak 3-5 kg verebilmektedir. Tarım vehayvancılığın sektör olarak ağırlıklı olduğu, özellikle işgücü bakımından en önde gelensektör olmasına karşın veriler yukarıdaki sonuçlara götürmektedir. Tarımsal ürünleriçinde durum aynıdır. Türkiye dünya gıda sektörünün vazgeçilmez ürünlerinden fındıktatekel konumundadır. Bu stratejik ürünün (bunun yanında incir, kuru üzüm, antep fıstığıgibi ürünler) geliştirilmesi ve veriminin artırılması için yetiştiği alan olan KaradenizBölgesindeki okullarda ayrı bir bölüm, ders olarak değil, seçmeli ders olarak bilegeçmemektedir.Yine Türkiye’nin stratejik ekonomik sektörlerinin başında gelen Turizm sektörütalebe cevap verecek nitelikte eğitim verebilmiş değildir.Şûra kararları ortaöğretimde % 65 mesleki teknik öğretim ağırlıklı bir yapıyönünde karar alırken (15.ve 16.Şûralar) gerçeklik, Ondördüncü Şûra HazırlıkDökümanında şöyle ortaya konmaktadır:137

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!