HBV'de Tedavi - EKMUD
HBV'de Tedavi - EKMUD
HBV'de Tedavi - EKMUD
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Deney hayvanlarında (maymun), fatal hastalığın<br />
58 güne kadar ortaya çıkabildiği ve maruziyetten<br />
sonra 98. güne kadar ortaya çıktığı görülmüştür.<br />
Maymunlarda maruziyetten 100 gün<br />
kadar sonrasında mediastinal lenf nodlarında<br />
viabl sporların varlığı gösterilmiştir. Jerminasyon<br />
oluştuktan sonra hastalık süratle ortaya çıkar.<br />
Çoğalan bakteriden hemoraji, ödem ve nekroza<br />
yol açan toksinler salgılanır. Deneysel hayvan<br />
çalışmalarında toksin üretimi kritik seviyeye<br />
geldiğinde kan dolaşımının sterilitesi antibiyotiklerle<br />
sağlansa bile ölüm ortaya çıktığı gösterilmiştir.<br />
İnhalasyonel antraks terimi hastalığın<br />
kazanılma yolunu yansıtan bir terimdir. Antraks<br />
(şarbon) pnömonisi terimi ise yanıltıcıdır. Tipik<br />
olarak bir bronkopnömoni değildir. Sverdlovsk’ta<br />
akciğer şarbonu nedeniyle ölen kişilerin postmortem<br />
patolojik incelemelerinde tüm hastalarda<br />
“hemorajik torasik lenfadenit” ve “hemorajik<br />
mediastinit” saptanmıştır. Hastaların yarıya<br />
yakınında hemorajik menenjit de görülmüştür.<br />
Otopsisi yapılan hastaların hiçbirinde “bronkoalveoler<br />
pnömonik proçes” görülmemiştir. Yine<br />
otopsisi yapılan 42 hastadan 11’inde fokal,<br />
hemorajik, nekrotizan pnömonik lezyon (tüberküloz<br />
ile assosiye Ghon kompleksine analog)<br />
kanıtları elde edilmiştir.<br />
İnhalasyonel antraksın erken dönemde şüphe<br />
edilmediği sürece teşhis edilmesi zordur. Klinik<br />
tecrübeler son derece sınırlıdır. Özellikle<br />
Sverdlovsk kazası ve “Amerithrax” olgularından<br />
elde edilen bilgilere göre iki safhalı bir klinik<br />
söz konusudur. Başlangıçta nonspesifik semptomlar<br />
olarak ateş, dispne, öksürük, baş ağrısı,<br />
üşüme-titreme, halsizlik, karın ağrısı ve göğüs<br />
ağrısı görülebilir. Laboratuvar bulgularının da<br />
nonspesifik olduğu bu safha birkaç saatten birkaç<br />
güne kadar uzayabilmektedir. Bazı hastalarda<br />
kısa süreli bir iyilik hali gözlenmiştir. Pek<br />
çok hastada ise direkt olarak hastalığın fulminan<br />
safhası (ikinci safha) ortaya çıkmıştır.<br />
Sverdlovsk şarbon faciasında 79 inhalasyon antrakslı<br />
hastadan 68’inde ölüm gerçekleşmiştir.<br />
Antraks basilleri salıverildikten 30 ya da daha<br />
fazla gün sonra ortaya çıkan hastalar daha erken<br />
hastalanan kişilere göre daha yüksek bir hayatta<br />
kalma şansına sahiptir. Etkilenen bölgedeki halkın<br />
bir kısmına patlamadan bir süre sonra antibiyotikler,<br />
antiantraks globulini ve aşı uygulanmıştı<br />
ancak kimlere ve ne zaman uygulandığı<br />
Vedat Turhan<br />
bilinmemektedir. Ölümcül olgularda semptomların<br />
başlaması ile ölüm arasında geçen ortalama<br />
süre üç gün kadardır. Bu süre ise deneysel<br />
maymun olgularındaki süre ile benzerdir.<br />
Hayvan modellerindeki ciddi şarbon enfeksiyonlarının<br />
fizyolojik sekelleri hipokalsemi,<br />
hiperkalemi, depresyon ve solunum merkezinin<br />
depresyonu, hipotansiyon, anoksi, solunumsal<br />
alkaloz ve terminal asidozdur. Bu hayvan çalışmaları;<br />
• Erken dönemde hemen başlanılan antibiyotik<br />
tedavisine ek olarak,<br />
• Elektrolit bozukluklarının ve asit baz imbalansının<br />
düzeltilmesi,<br />
• Glukoz infüzyonları,<br />
• Erken mekanik ventilatör desteği ve<br />
• Vazopresör uygulamalarının sürviyi iyileştireceğini<br />
göstermiştir.<br />
Cilt Şarbonu<br />
Cilt şarbonu basillerin özellikle daha önceden<br />
var olan kesi ya da sıyrıkların olduğu ve enfeksiyona<br />
duyarlı cilt içerisine doğru yerleşmesini<br />
takiben ortaya çıkar. Kollar, eller, yüz ve boyun<br />
bölgesi gibi dışa açık alanlar en sık etkilenen<br />
uzuvlardır. Cilt şarbonunda uzamış inkübasyonu<br />
destekleyen çok fazla veri yoktur. Sverdlosk<br />
olayında cilt şarbonları orijinal aerosol salınımından<br />
yalnızca 12 gün kadarlık bir süre sonunda<br />
ortaya çıkmıştır. Sporların cilt dokusu içerisinde<br />
jerminasyonundan sonra toksin üretimi<br />
lokal ödem teşekkülü ile sonuçlanmıştır.<br />
Başlangıçta prüritik bir makül ya da papül şeklinde<br />
olan lezyon genişleyerek ikinci günden<br />
itibaren yuvarlak bir ülsere dönüşür. Takiben<br />
1-3 mm çapındaki veziküller gözükebilir ve<br />
Gram boyamada görülebilen çok sayıda mikroorganizma<br />
içeren berrak veya serosanginöz<br />
renkli bir akıntı olabilir. Ağrısız, çöküntülü,<br />
siyah renkli bir eskar dokusunun gelişimi sıklıkla<br />
yaygın bir lokal ödemle birliktedir. Kabuk<br />
zamanla kurur, incelir, bir-iki hafta içerisinde de<br />
düşer. Kalıcı bir skar genellikle söz konusu<br />
olmaz. Lenfanjitis ve ağrılı lenfadenopati sıklıkla<br />
sistemik semptomlarla birlikte olabilir.<br />
Antibiyotik tedavisi eskar dokusunun gelişimini<br />
ve iyileşmesini önleyememekle birlikte sistemik<br />
hastalığın varlığını azaltır. Antibiyotik tedavisi<br />
3. Türkiye <strong>EKMUD</strong> Bilimsel Platformu 135