14.01.2015 Views

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

156 İstanbul <strong>Barosu</strong> Yayınları<br />

sandıkları ve tarım kredi kooperatifleri hakkındaki özel hükümler saklıdır.<br />

Şimdi bu saklı tutma hükmünden dolayı mevcut kanunun uygulamasında<br />

şuna bakmamız gerekiyor. Bir defa bankacılık mevzuatında<br />

bileşik faize izin veren bir özel hükmün olması gerekir. Bu özel hükme<br />

istinaden tarafların yaptıkları sözleşmede bileşik faiz ödeneceğini kararlaştırmış<br />

olmaları gerekir. Bu iki şart gerçekleşmedikçe ki bu yönde bir<br />

Yargıtay kararı da hatırlıyorum, bu iki şart beraber gerçekleşmedikçe<br />

mevcut sistemde bileşik faiz işletilemez bankacılık uygulamasında da.<br />

Ancak bazı bankalarda banka vekili meslektaşlarımızın sırf bu saklı tutma<br />

hükmünden dolayı şu yola gittiklerini duyuyoruz ya da biliyoruz.<br />

Efendim burada saklı tutulmuş, ben sözleşmeme hüküm koyarım, o<br />

hükme istinaden de bal gibi bileşik faiz işletirim diyordu ve bunu talep<br />

ediyordu. Karşı taraf da kendi hakkını savunamazsa icra takibi sonucunda<br />

ödemek zorunda kalıyordu. Oysa dikkat edin burada özel hükümler<br />

saklıdır derken sözleşme hükümleri saklıdır denmiyor, bu konudaki<br />

mevzuat hükümleri kastediliyor. Demek ki hem bankacılık mevzuatında<br />

buna izin veren hüküm olacak, hem de bu özel hükme istinaden sözleşmede<br />

yapılmış bir düzenleme bulunacak, mevcut sistem açısından<br />

kanaatim bu.<br />

Yeni kanun açısından bu soruya baktığımızda yeni kanunda bu 3.<br />

fıkraya yer verilmemiş olması acaba ne anlama gelebilir diye her iki yönde<br />

de yorum yapılabilir. Yani bankacılık mevzuatında bir özel hüküm<br />

varsa özel hüküm varken özel hüküm uygulanır, zaten genel bir düzenleme<br />

de yok artık yeni kanunda denip o özel hükmün uygulanma şartları<br />

çerçevesinde bileşik faizi izin verilebilir. Ancak bir özel düzenleme yoksa<br />

bence bileşik faiz istenemez, çünkü genel kural bileşik faizin yasak olmasını<br />

öngörüyor.<br />

Av. Şükrü ERDOĞAN- Bu ödünç kelimesini kullandınız siz ve mevduat<br />

dediniz, mevduat ödünç değil vediadır.<br />

Prof. Dr. Mehmet BAHTİYAR- Şimdi o da tartışmalı, biliyorsunuz<br />

orada da çeşitli tartışmalar var. Acaba mevduatın hukuki niteliği nedir<br />

Bazı yazarlar bunun ödünç sözleşmesinde olduğunu savunuyor, bazı yazarlar<br />

vedia, hatta usulsüz vedia niteliğinde olduğunu savunuyor, ama<br />

benim hatırlayabildiğim mesela Profesör Güven Mural’ın Banka Hukuku<br />

kitabında, bir de Ali Sait Yüksel’in Bankacılık İşletmesi kitabında hatırladığım<br />

kadarıyla kendine özgü nitelikte bir hukuki işlem olduğu kabul<br />

ediliyor. Tabii bu da ayrı bir tartışma konusu, efendim mevduatın hukuki<br />

niteliği konusunda varılacak sonuca göre acaba burada bileşik faiz

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!