14.01.2015 Views

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Staj Eğitim Merkezi Cumartesi Forumları 4<br />

279<br />

tığınız zaman insanlık için nasıl bir şey yapalım diye düşündüklerinde<br />

ilk buldukları 10 Aralık 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi.<br />

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesine baktığınız zaman ve Türkiye’nin kabul<br />

sürecine baktığınız zaman özellikle ilkokuldan başlamak üzere eğitimde<br />

kullanılması gerekli olan bir sözleşmedir. Yani gelecek kuşaklara<br />

çocukları hazırlarken, kabul edilen ve tavsiye edilen görüşe göre, Resmi<br />

Gazete’de yayınlamış olduğunuz görüşe göre İnsan Hakları Evrensel Bildirgesini<br />

ilkokuldan başlayarak çocuklara, yani biz çocuklarımıza öğretmek<br />

zorundayız. 19. maddesine göre herkesin görüş ve anlatım özgürlüğü<br />

hakkı vardır. Bu hak bakın karışmasız görüş edinme ve hangi yoldan<br />

ve hangi ülkede olursa olsun bilgi ve düşünceleri arama, alma ve yayma<br />

özgürlüğünü içerir demektedir. 10 Aralık 1948 İnsan Hakları Evrensel<br />

Bildirgesinin 19. maddesi yeterli olmamıştır. Sebebi şu, bu bildirgedir.<br />

Bildirge olduğu için de herhangi bir şekilde devletlerin saygı göstermesi<br />

istenir. Hiçbir devlet saygı göstermeme konusunda azami ya da üzerine<br />

düşen yükümlülükleri gereği gibi yerine getirmemiştir.<br />

Onun için 10 Aralık 1948 tarihli bu evrensel bildirgeyi özellikle giriş<br />

bölümüne yazmak suretiyle hepinizin bildiği 4 Kasım 1950 tarihli<br />

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ya da resmi adıyla söylemek gerekirse<br />

Temel Hak ve Özgürlüklerin Korunmasına Dair Sözleşme kabul edilmiştir.<br />

İç hukukumuzda mevzuattır, 6366 Sayılı Kanun’dur. Yani onay<br />

kanunu 6366’dır ve 10 Mart 1954 tarihinden itibaren de Türkiye için<br />

hüküm doğurmaya başlamıştır, ama bu kez bir mekanizma konmuştur.<br />

O mekanizma da şu an bulunabilen Uluslararası Ceza Mahkemesinden<br />

önce ve hayata geçen ve kamuoyunun bildiği ve herkesin bildiği Avrupa<br />

İnsan Hakları Mahkemesidir. Üç yıl sonra yürürlüğe girmek üzere de<br />

sözleşme sistemi getirilmiştir. Bu nedenle uymayan devletlerin devletleri<br />

şikâyet etme hakkı tanınmıştır. Sözleşmeye uymayan devleti de bireylerin<br />

şikâyet hakkı tanınmıştır. Biz 4 Kasım 1950 tarihinde imzalamış<br />

olmamıza rağmen 1987’de bireysel başvuru hakkının tanınmışız. 1990<br />

yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin zorunlu yargı yetkisini tanındık.<br />

10. maddeye bir göz atıldığında bırakın düşüncelerin açıklanması<br />

hakkını, herkesin ifade özgürlüğü hakkı vardır der. Bu hak ulusal<br />

sınırlara bakılmaksızın, herhangi bir şekilde kamu makamlarının da<br />

müdahalesi olmaksızın bilgiye, habere ulaşma hakkını içerir. Elde edilen<br />

bir bilgi ve haberin yorumlanması hakkını içerir. Ayrıca ifade özgürlüğü<br />

denildiği zaman bunu isterseniz tek başınıza, isterseniz topluca bir başkasına<br />

ulaştırma hakkını da içerir.<br />

Böyle bir sistemi kurduğunuz andan itibaren, kamu makamlarının

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!