Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu
Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu
Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Staj Eğitim Merkezi Cumartesi Forumları 4<br />
235<br />
üzereyken haklı olarak ya da haksız olarak azledilen avukat hem müvekkilinden<br />
ücretini alacak, hem 164 sona göre karşı yan vekâlet ücretini<br />
alacak. Peki, 164/son’a göre daha ortada vekâlet ücreti yok ki, dava<br />
açılmadı bile daha. Yargıtay diyor ki: “Dava açılması beklensin, dava sonuçlansın,<br />
dava sonuçlandıktan sonra tahsil etmesi için makul bir süre<br />
beklensin, ondan sonra istensin” Bu azil veya istifayla sona ermiş olan<br />
avukat-müvekkil ilişkisinin Katolik nikahı gibi ya da ortak bir çocuk varmış<br />
gibi yıllarca daha sürdürülmesi anlamına gelir. Bir de avukat bu<br />
davanın tarafı değil artık, o davanın bittiğini, nasıl bittiğini nasıl anlayacak<br />
Peki, o dava tümüyle reddedilirse ne olacak Avukat şunu diyebilecek<br />
mi: Efendim, ben o davayı takip etseydim kazanırdım, gerçekten<br />
de olabilir bu, bakıyoruz ki davaya örneğin deliller vaktinde bildirilmediğinden<br />
reddedilmiş. Avukat delilleri vaktinde bildirebileceği şeklinde bir<br />
iddiada bulunuyor. O zaman ücret davasında bu dava acaba kazanılır<br />
mıydı, kazanılmaz mıydı diye o davanın kendini ön mesele mi yapacağız<br />
Bu bakımlardan zor bir konu, zaten Yargıtay da hep somut olayın<br />
özelliklerine bakıyor. Bir ilke koymaktan hep ısrarla kaçınıyor ve genelde<br />
164/son’daki ücreti muaccel kabul etmiyor.<br />
Sulh konusuyla ilgili birkaç şey söyleyeceğim. Avukat ile müvekkil<br />
arasındaki ilişki her şey yolundayken ve karşı taraf hasımken çok güzeldir.<br />
Mutlu bir birliktelik vardır, avukat onun en büyük dostudur ve<br />
onun koruyucu meleğidir, ama ne zaman ki müvekkil karşı tarafla sulh<br />
olur, onunla uyuşmazlığı bitirir, o zaman avukat bitmiştir. Bütün kötülüklerin<br />
anasıdır, zaten bunlar hep onun yüzünden olmuştur, davayı da<br />
o açtırmıştır, yoksa ona kalsa o dava açılmayacaktır bile. O yüzden bu<br />
avukatın bir an önce devreden çıkarılması, meselenin aralarında halledilmesi<br />
gerekir. İşte buna biz müvekkilin hasımla sulh olması diyoruz.<br />
Sulh iyi bir şey, bir sorun yok, istediğimiz de bir şey, ama bu avukatın<br />
hakları pahasına yapılmamalı elbette, yani ilk vazgeçilecek şey avukatın<br />
ücreti olmamalı. Avukatlık Kanunu 165: “Bu durumda müvekkille hasım<br />
sulh olduğunda avukatın ücretini her ikisi birden müteselsilen üstlenmiş<br />
olur” Yani avukatın alacağı ücreti hem müvekkil, hem hasmı müteselsilen<br />
üstlenmiş durumdadırlar ve avukat ücretini tam olarak bu kişiden<br />
alacaktır.<br />
Burada avukatın ispatlaması gereken şey sulh olunduğunu ve sulhun<br />
miktarıdır. Çünkü sulh çoğu zaman gizli sulh şeklinde yapılmaktadır.<br />
Mesela, genelde davadan vazgeçmek, davayı kabul etmek, takipsiz<br />
bırakmak şeklinde görünüşte bir sulh olmayan, ama dava dışı bazı hak<br />
ve alacakların el değiştirdiği bir ilişki olur. Avukatın bunu ispatlaması