14.01.2015 Views

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

290 İstanbul <strong>Barosu</strong> Yayınları<br />

rilmesi gereken şey sakıncası da varsa, zarara da yol açacaksa bırakın<br />

açsın, özgürlüktür. Ama insan yaşamı ve hayatı bakımından özgürlüğü<br />

sınırlamaktan daha çok zarara yol açamazsınız.<br />

Ahmet Şık konusunda aslında herkes bir şeyler söyledi, biz de söyledik,<br />

<strong>Genel</strong> Kurulda söyledik, bu yargılamalara, tutuklamalara, hukuksuzluklara<br />

karşı olduğumuzu açık açık söyledik. En yüksek yerlerden<br />

de söyledik, basın açıklamasıyla da, ama mesele şu, Kemal Tirensis,<br />

Veli Küçük, Levent Ersöz, Muzaffer Tekin, asker karışık kuruşuk, güven<br />

vermeyen, acaba soruları var insanların kafasında, vesaire. Yani vardı,<br />

hepimizde vardı, hala belki insanlarda var, tam her şeyi bilemiyoruz,<br />

ama buna rağmen hukuk anlamında buradan bir yere varmak istiyorum,<br />

aslında hukuk anlamında, yapılan usulsüzlükler anlamında zaten<br />

söylendi, karşı çıkıldı, vesaire. Şimdi tabii merak edilen şu, niye Ahmet<br />

Şık İşte o, Ahmet Şık sosyalist. Niye Ahmet Şık, Ahmet Şık Ergenekon’a<br />

da, askere de darbecisine de, şuna da buna da yazdı, Nedim Şener ona<br />

da yazdı, ama ne zaman İmamın Ordusunu yazdı, var mı Ahmet Şık<br />

gibi İmamın Ordusu daha basılmamış kitabı için yapılan, aranan birisi<br />

var mı Muzaffer Tekin öyle bir biri miydi, Veli Küçük öyle biri miydi,<br />

Ahmet Şık gazeteciydi, sosyalistti, Ahmet Şık darbeciye de, imama da,<br />

Fethullah’a da, herkese fütursuzca yazan birisiydi. Onun için Ahmet<br />

Şık’la Nedim Şener’in tutuklanmaları ve yapılanlar kamuoyunda ve toplum<br />

vicdanında büyük bir yankı buldu. Yani birileri özel olarak Ahmet<br />

Şık için bağırmadı, olayın kendisi bu ilgiyi arttırdı. Bir kere bunu görmek<br />

lazım, bunu kabul etmek lazım. Neden Tutarlılık çok önemli. Bakın konuşuyoruz,<br />

mesela bu doğrudur, başından beri de söylüyoruz. Yani kim<br />

olursa olsun, hiç sevmediğimiz, ama şunu yapamıyoruz, Güneydoğuya,<br />

o tarafa gidemiyoruz bir türlü. KCK Davasını konuşmuyoruz. Onlar 14<br />

ay tutukluyken, hiç mahkemeye çıkmamışken, yüzlere binlerce insan<br />

yargılanmışken ya da Hatip Dicle gibi birisi, 80 bine yakın oy almış,<br />

YSK seçime girmiş, yazmış pusulaya, milletvekili mazbata vermiş, iki<br />

gün sonra iptal edince bütün bu barolar ayağa kalktınız mı Hatip Dicle<br />

değil de Kemal Aytaç olsaydı ya da Fikret İlkiz muhtemel kalkacaktınız…<br />

SALONDAN- …<br />

Av. Kemal AYTAÇ- Bilemem, o zaman onu da kendiniz bilirsiniz.<br />

Hiç önemli değil ya da Ümit Kocasakal, benim için Alan’la, Balbay’la,<br />

Dicle’yle ya da işte kimse diğer cezaevindeki tutuklu milletvekilleri, yani<br />

demokrasiyi savunan, insan haklarını savunanlar açısından hiçbir fark<br />

olmamalı. Bu MHP’lidir, bu BDP’lidir, bu CHP’lidir, böyle bir şey olabilir<br />

mi Hukuku ve demokrasiyi savunurken böyle bir şey olabilir mi Dola-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!