14.01.2015 Views

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

Genel Yayın Sıra No - İstanbul Barosu

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Staj Eğitim Merkezi Cumartesi Forumları 4<br />

67<br />

kundan beri süregelen bir müessese bugün anlamını yitirmiştir. Bugünkü<br />

183. maddenin hasar düzeni oldukça da haksız sonuçlar doğurabilecek<br />

bir düzenlemedir. Yani daha ben teslim almadan hasar bana geçiyor,<br />

satım sözleşmesi kuruldu diye malik olmadan hasar bana geçiyor. Nitekim<br />

kanun koyucu bu ağırlığı hissetmiş olacak ki, peşinden şu hallerde<br />

hasar alıcıya geçmez biçiminde bir yığın istisna getirmiştir.<br />

Yeni kanun bu hasar düzenini sil baştan ele aldı, kökten değiştirdi<br />

ve gene bana kalırsa doğru yaptı. Şimdi şöyle diyor bakın yeni kanunda:<br />

“Kanundan durumun gereğinden veya sözleşmede öngörülen özel koşullardan<br />

doğan ayrık haller dışında satılanın yarar ve hasarı taşınır satışlarında<br />

zilliyetliğin devri, taşınmaz satışlarında ise tescil anına kadar satıcıya<br />

aittir” diyor. Temel değişiklik bu meseleyi tersyüz etmiştir. Demek ki,<br />

artık satım sözleşmesinin yapılmasıyla hasar alıcıya geçmez, zilyedliğin<br />

devri ile geçer. Doğru olan da budur. Hâkimiyet alanında değil adamın,<br />

malı alamadığı halde parasını ödemek zorunda, hasar alıcıya geçer bu<br />

demektir, bu da yanlış bir şeydir. Ben size bir tablo sattım, daha teslim<br />

etmedim, 3 gün sonra teslim edeceğim, mülkiyeti 3 gün sonra geçireceğim,<br />

böyle anlaştık. Benim evime yıldırım düştü, tablo da yandı. Tabloyu<br />

alamadığınız halde parasını vermek zorundasınız hasar alıcıya geçtiği<br />

için, bunu yeni kanun kaldırmıştır. Bu doğru olmuştur. Taşınmazlarda<br />

da zilyedliğin ancak tescil ile hasarı geçer demiştir. Mülkiyet geçtiğine<br />

göre hasarın da geçmesi doğrudur, tescille veya zilyedliğin devriyle bu<br />

doğru olmuştur. Hasarla ilgili diğer hükümler, kanunun diğer hükümleri<br />

280. maddeye de aynen alınmıştır. Onları tekrar etmiyorum biliniyor<br />

diye, ama bu 1. fıkra hasar düzenini yeni baştan ele almıştır, değiştirmiştir.<br />

Bu önemli bir değişiklik.<br />

Taşınmaz satımında da hasar düzeni değişmiş, ona biraz sonra geleceğim.<br />

Ayıp halinde biliyorsunuz ayıpta bir senelik bir zamanaşımı var<br />

bugünkü kanunumuza göre, bu 2 yıla çıkarılmış. Yani ayıptan dolayı<br />

dava açmak için zamanaşımı bir sene değil, bundan böyle yeni kanuna<br />

göre 2 sene olmuştur. İkincisi, ayıpta şimdiye kadar ayıp ihbarında bulunduğu<br />

zaman bir kimse ne isteyebilir Bugünkü kanuna göre ya sözleşmeden<br />

dönebilir ayıp önemliyse tabii, ya bedel indirimi isteyebilir ya<br />

da eğer cins satışıysa, cins satımı söz konusuysa ayıpsız misliyle değiştirilmesini<br />

isteyebilir. Borçlar Kanunu bunları söylüyor. Tüketici Kanunu<br />

başka imkânlar da getirmiş. Mesela, bunlardan biri de onarılma, yani<br />

bedelsiz onarma istemi olabilir. Bu Tüketici Kanununda var, Borçlar Kanununda<br />

yok. Kıyasen Borçlar Kanununa tabi ilişkilerde de uygulanacağı<br />

kabul ediliyor, ancak yeni kanun açıkça bu mesela, onarma hakkını,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!