19.03.2018 Views

Herkese Lazim Olan Iman - Mevlana Halidi Bagdadi

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir. I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır. II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır. III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır. IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir.

I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır.

II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır.

III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır.

IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

teâlânın yoluna girmek için süslere, resmlere, heykellere, mumlara,<br />

müziğe ve benzeri şeylere ihtiyâcları yokdu. Allahü teâlânın<br />

kulu olduklarını his etmeleri ve kendilerini ona teslîm etmeleri,<br />

onlara en büyük ma’nevî huzûr ve se’âdeti, lezzeti veriyordu.<br />

İslâm dînindeki hürriyyet ve müsâvât [eşitlik], beni dâimâ kendine<br />

çekmişdir. Müslimânlar arasında, en yüksek bir mevkı’ sâhibi<br />

ile en fakîr bir kimse, Allahü teâlânın huzûrunda müsâvîdir ve<br />

birbirinin kardeşi sayılır. Câmi’de, müslimânlar yan yana ibâdet<br />

ederler. Mevkı’ sâhibi olanlar için ayrılmış, özel yerler yokdur.<br />

Müslimânlar, Allahü teâlâ ile kul arasında hiç bir kimsenin bulunmadığına<br />

îmân ederler. Müslimânlıkda ibâdet, Allahü teâlâ ile<br />

kul arasında yapılır. Günâhlarını afv etdirmek için, din adamlarına<br />

baş vurmazlar. Her müslimân kendi hareketinden, ancak kendisi<br />

mes’ûldür.<br />

Müslimânlar arasındaki kardeşlik, bana hayâtda çok kerreler<br />

yardımcı oldu. Bu din kardeşliği de, beni müslimânlığa götüren<br />

âmillerden biridir. Nereye gitsem, bir müslimân kardeşimin bana<br />

yardım edeceğini ve üzüntülerimi benimle paylaşacağını biliyorum.<br />

Dünyâda, ırk, renk ve siyâsî düşünceleri birbirinden farklı<br />

olan bütün müslimânlar, birbirinin kardeşidir ve birbirlerine yardım<br />

etmeği kendilerine borç bilirler<br />

İşte, beni müslimân yapan sebebler bunlardır. Acabâ bunlardan<br />

dahâ güzel ve ulvî [yüce] bir sebeb düşünülebilir mi?<br />

6<br />

SALÂHADDÎN BOART<br />

(Amerikalı)<br />

1338 [m. 1920] senesinde, bir doktoru ziyâret için mu’âyenehânesine<br />

gitdiğim zemân, bekleme odasında, Londrada çıkan (Orient<br />

Review) ve (African Times) mecmû’alarını görmüşdüm. Bu<br />

mecmû’ayı karışdırırken okuduğum: (Ancak bir tek Allah vardır)<br />

cümlesi, benim üzerimde çok derin bir te’sîr yapdı. Çünki hıristiyanlık<br />

dîninde, tâm üç dâne tanrı vardı ve aklımız kabûl etmediği<br />

hâlde, buna inanmak zorundaydık. Bu (Ancak bir tek Allah vardır)<br />

ibâresi, bu târîhden i’tibâren aklımdan çıkmaz oldu. Bu kudsî<br />

ve ulvî i’tikâd, müslimânların kalblerinde taşıdıkları, behâ biçilmez<br />

bir hazînedir.<br />

Artık islâmiyyete alâkam artdı. Bir müddet sonra müslimân olmağa<br />

karar vermişdim. Müslimân oldukdan sonra, Salâhaddîn ismini<br />

aldım. Müslimânlığın en doğru din olduğuna inanıyordum.<br />

– 176 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!