19.03.2018 Views

Herkese Lazim Olan Iman - Mevlana Halidi Bagdadi

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir. I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır. II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır. III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır. IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir.

I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır.

II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır.

III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır.

IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

mâdiyen (Tâmmülyetîm) diye okuyan bir köylüye, (Sen bu kelimeyi<br />

telaffuz edemiyorsan, bunun yerine aynı ma’nâda olan (Taâmülfâcir)<br />

kelimesini kullan!) demişdi. Fekat Kur’ân-ı kerîmin<br />

böyle muhtelif lehçelerle okunması, aynı ma’nâda da olsa, başka<br />

kelimeler kullanılması, müslimânlar arasında münâkaşalara, hangi<br />

lehçenin dahâ iyi olduğu hakkında münâkaşaya (ihtilâfa) sebeb oldu.<br />

Bunun üzerine, o zemânki halîfe Osmân “radıyallahü teâlâ<br />

anh”, yine Zeyd bin Sâbit “radıyallahü teâlâ anh” reîsliği altında<br />

bir hey’et toplıyarak, Kur’ân-ı kerîmin yalnız Kureyş lehçesi üzerine<br />

yeniden yazılmasını ve tertîb edilmesini emr etdi. Sûreler, hep<br />

Kureyş lehcesi ile yazılmış sahîfelerden seçildi. Bu Mıshafdan, yedi<br />

aded yazılarak vilâyetlere gönderildi. Bu sûretle, Resûlullahın<br />

“sallallahü aleyhi ve sellem” vefât edeceği sene, Cebrâîl aleyhisselâm<br />

ile iki def’a okumuş oldukları Kur’ân-ı kerîm yazıldı. Buna uymıyan<br />

nüshaları imhâ edildi. Bugün bütün islâm memleketlerinde<br />

mevcûd olan Kur’ân-ı kerîmlerin tertîbi ve şekli (Mıshaf-ı Osmânî)ye<br />

tam uygundur. O zemândan beri bir tek harfi değişmemişdir.)<br />

(Rıyâd-un-nâsıhîn) ismindeki fârisî kitâbda diyor ki, (Osmân<br />

“radıyallahü teâlâ anh” halîfe iken, Eshâb-ı kirâmı “radıyallahü teâlâ<br />

anhüm ecma’în” topladı. Resûlullahın “sallallahü teâlâ aleyhi<br />

ve sellem” vefât etdiği sene okuduğu Kur’ân-ı kerîm bu olduğuna<br />

ittifak ile karâr verdiler. Yedi lugatden birini tercîh etmek, ümmete<br />

vâcib değildi, câizdi).<br />

İslâm dîninin menba’ları dörtdür. Kur’ân-ı kerîm, hadîs-i şerîf,<br />

icmâ-ı ümmet ve kıyâs-ı Fukahâ. İcmâ’, sözbirliği demekdir.<br />

Eshâb-ı kirâmın “radıyallahü teâlâ anhüm ecma’în” sözbirliği ile<br />

dört mezheb imâmlarının sözbirliği, müslimânlar için seneddir,<br />

vesîkadır. Çünki, Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem”, (Ümmetim,<br />

hatâ, dalâlet üzerinde birleşmez) buyurmuşdur. İcmâ’ ile<br />

anlaşılan bilgilerin doğru olacaklarını, bu hadîs-i şerîf de haber<br />

vermekdedir. Bunun için, Eshâb-ı kirâmın “radıyallahü teâlâ<br />

anhüm ecma’în” icmâ’ etdiği bu Mıshaf sahîhdir. Bundan başkasını<br />

okumak harâmdır. Zâten, bugün Kureyş lehçesinden başka<br />

lehçelerle yazılmış Kur’ân-ı kerîm mevcûd değildir. Yedi lehçenin<br />

hepsi zemânla tegayyür etmiş, unutulmuş, gayb olmuşlardır.<br />

Bugün müsta’mel muhtelif arabî lugatlar ile Kur’ân-ı kerîmi anlayabilmek<br />

için, tefsîr kitâblarını okuyarak, Kureyş lehçesini, kelimelerin<br />

o zemânki kullanıldıkları ma’nâları öğrenmek lâzımdır.<br />

Kur’ân-ı kerîm hakkında garblı meşhûr âlimler, edîbler, hayrânlıklarını<br />

dâimâ izhâr etmişlerdir. Meşhûr edîblerden biri olan<br />

– 312 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!