19.03.2018 Views

Herkese Lazim Olan Iman - Mevlana Halidi Bagdadi

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir. I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır. II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır. III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır. IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir.

I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır.

II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır.

III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır.

IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

insanlar birbirini dolandırmakda, birbirini öldürmekde ve burası<br />

Avrupanın büyük şehrleri gibi, bir batakhâne şekline girmekdedir.<br />

İstanbul kısmında yüzbinlerce müslimân sulh ve sükûnet içinde nâmûsu<br />

ile yaşarken, Perada bulunan tahmînen 30.000 hıristiyan, bütün<br />

dünyâya bir nâmûssuzluk, iffetsizlik ve serserilik nümûnesi olmakdadır.<br />

Pera için İtalyanlar, (Pera, dei sulirati il nido = Pera,<br />

serseriler yatağı) adlı bir şarkı yapmışlar ve bu şarkı oradakilerin<br />

ağzından düşmez olmuşdur.)<br />

Burada bir de Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” hakkında<br />

bir dinsizin ne söylediğini de bildirmek istiyoruz. Yehûdî asllı<br />

bir komünist ve marksist olan, hiçbir dîni tanımayan, bütün Peygamberleri<br />

“aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” sar’aya tutulmuş, gözlerine<br />

hayâller görünen, hasta kimseler olarak kabûl eden Maxime<br />

Rodinson ismindeki kâfir, bundan kısa bir zemân evvel neşr etdiği<br />

ve 25 dile çevrilmiş olan (Muhammed) ismindeki eserinde, Kur’ânı<br />

kerîmden aldığı birçok âyetlerin ma’nâsını kendi düşüncesine göre<br />

değişdirdiği hâlde, Peygamberimiz “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”<br />

için, (Düşüncesi ve hareketleri ile dünyâyı yerinden sarsmış<br />

olan bu zât hakkında, aslında az şey biliyoruz. Ama, Muhammedin<br />

“sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” başka hiçbir kimsede rastlanmıyan<br />

bir şahsiyyet ışığı ile parıldadığını görmek mümkindir. Etrâfında<br />

toplanmış olan insanları parlatan da, işte bu ışıkdır. Bunu kabûl<br />

etmek zorundayız. Ben de, kitâbımda bu ışığı [nûru] görebildiğim<br />

kadar tesbîte çalışdım) demek zorunda kalmışdır.<br />

Görülüyor ki, artık Avrupalı muharrirler de, İslâm dîninin mükemmeliyyetini<br />

kabûl etmekde, Peygamberimiz “sallallahü teâlâ<br />

aleyhi ve sellem” hakkında medhiyyeler söylemekde, Kur’ân-ı kerîmi<br />

bir mükemmel kitâb olarak tanımakdadırlar. Fekat, bu kitâbın<br />

Allah tarafından gönderilmediğini, Peygamberimiz “sallallahü<br />

teâlâ aleyhi ve sellem” tarafından yazıldığını, ya’nî Ona gelen<br />

vahyden değil, kendi karîhasından [düşünme gücünden] geldiğini,<br />

fekat son derecede dürüst olan Muhammed aleyhisselâmın, bunların<br />

hakîkaten Allahü teâlâdan geldiğine inandığını zan etmekdedirler.<br />

Bu târîhcilerden bir kısmı, Muhammed aleyhisselâmın okuma<br />

yazma bildiğini, ba’zı hıristiyan [veyâ yehûdî] din adamlarından<br />

din bilgisi aldığını iddi’â etmekdedirler. Yukarıda zikr etdiğimiz<br />

komünist Rodinson, Peygamberimiz “sallallahü teâlâ aleyhi<br />

ve sellem” için, Kur’ân-ı kerîmin açıkca bildirdiği ve müslimânların<br />

kullandığı (Ümmî) kelimesinin (okuma yazma öğrenmemiş)<br />

ma’nâsına değil, büsbütün başka bir ma’nâya geldiğini isbâta çalışmakdadır.<br />

Peygamberimiz “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”in<br />

– 447 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!