19.03.2018 Views

Herkese Lazim Olan Iman - Mevlana Halidi Bagdadi

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir. I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır. II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır. III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır. IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir.

I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır.

II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır.

III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır.

IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

dest alıp ve tükürüp, bunu kuyuya dökdürdü. Bir ok alıp, kuyuya<br />

atdı. Kuyunun ağzına kadar su ile dolduğunu gördüler.<br />

22 — Bir gazâda, asker susuzlukdan şikâyet etdi. Resûl aleyhisselâm,<br />

iki askeri su aramağa gönderdi. İki kırba dolusu su ile deve<br />

üstünde bir kadını gördüler, getirdiler. Resûl aleyhisselâm, kadından<br />

bir mikdâr su istedi. Bir kap içine dökdürdü. Bütün asker gelip,<br />

sıra ile kaplarını, tulumlarını doldurdular. Kadına bir mikdâr<br />

hurma verip su tulumlarını da doldurdular. (Senin suyundan eksiltmedik.<br />

Bize suyu Allahü teâlâ verdi) buyurdu.<br />

23 — Medînede, minberde hutbe okurken, bir kimse, yâ Resûlallah<br />

“sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”! Susuzlukdan çocuklarımız,<br />

hayvanlarımız, tarlalarımız helâk oluyor. İmdâdımıza yetiş<br />

dedi. Ellerini kaldırıp, düâ eyledi. Gökde hiç bulut yokken, mubârek<br />

ellerini yüzüne sürmeden, bulutlar toplandı. Hemen yağmur<br />

başladı. Birkaç gün devâm etdi. Yine minberde okurken, o kimse,<br />

yâ Resûlallah! Yağmurdan helâk olacağız deyince, Resûl aleyhisselâm,<br />

tebessüm etdi ve (Yâ Rabbî! Rahmetini başka kullarına da<br />

ihsân eyle!) buyurdu. Bulutlar açılıp, güneş göründü.<br />

24 — Câbir bin Abdüllah “radıyallahü teâlâ anh” diyor ki, çok<br />

borcum vardı. Resûlullaha “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” haber<br />

verdim. Bağçeme gelip, hurma yığınının etrâfında üç kerre dolaşdı.<br />

(Alacaklılarını çağır, gelsinler!) buyurdu. Her birine hakları<br />

verildi. Yığından birşey eksilmedi.<br />

25 — Bir kadın, hediyye olarak bal gönderdi. Balı kabûl edip,<br />

boş kabı geri gönderdi. Kap bal ile dolu olarak geri geldi. Kadın<br />

gelerek, yâ Resûlallah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”! Hediyyemi<br />

niçin kabûl etmediniz? Acaba günâhım nedir? dedi. (Senin<br />

hediyyeni kabûl etdik. Gördüğün bal, Allahü teâlânın hediyyene<br />

verdiği bereketdir) dedi. Kadın çocukları ile aylarca yidiler. Hiç<br />

eksilmedi. Birgün yanılarak balı başka bir kaba koydular. Oradan<br />

yiyerek bitirdiler. Bunu, Resûlullaha “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”<br />

haber verdiler. (Gönderdiğim kabda kalsaydı, dünyâ durdukca<br />

yirlerdi, hiç eksilmezdi) buyurdu.<br />

26 — Ebû Hüreyre diyor ki, Resûlullaha birkaç hurma getirdim.<br />

Bunlara bereket verilmesi için düâ etmesini söyledim. Bereketli<br />

olmaları için düâ buyurdu ve, (Bunları al, kabına koy. Ondan<br />

almak istediğin zemân elinle içinden al, boşaltıp da, yerden alma!)<br />

buyurdu. Hurmaların bulunduğu çantamı gece gündüz yanımdan<br />

ayırmayıp, Osmân “radıyallahü anh” zemânına kadar hep yidim.<br />

– 336 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!