19.03.2018 Views

Herkese Lazim Olan Iman - Mevlana Halidi Bagdadi

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir. I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır. II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır. III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır. IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir.

I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır.

II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır.

III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır.

IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

33<br />

ALÎ MUHAMMED MORİ<br />

(Japon)<br />

Bundan tâm 18 sene evvel, ya’nî 1929 senesinde ben Mançuryada<br />

bulunuyordum. O zemânlar, Japonya şarkda çok kudretli bir<br />

devletdi.<br />

Mançuryada dolaşırken Pieching civârında bir çölde müslimânlarla<br />

ahbâb oldum. Bunlar gâyet sâde ve dindârâne bir hayât<br />

sürüyorlardı. Onların hayât tarzına, Allahü teâlâya olan itâ’atlarına,<br />

birbirlerine karşı olan tatlı mu’âmelelerine, yabancılara karşı<br />

gösterdikleri müsâfirseverliğe ve sadâkatlarına hayrân olmuşdum.<br />

Mançuryaya girdikçe, dahâ birçok müslimânlarla tanışmış, hepsinde<br />

aynı temiz ve güzel ahlâkı görmüş, onlara karşı büyük bir muhabbet<br />

beslemeğe başlamışdım.<br />

Bundan sonra, ancak 1946 senesinde tekrar Japonyaya dönebildim.<br />

Bu arada Japonya İkinci Dünyâ Savaşına katılmış ve bu savaşdan<br />

mağlûb bir hâlde çıkmışdı. O kudretli Japon İmperatörlüğünden<br />

artık hiçbir şey kalmamışdı. O zemâna kadar, Japonların<br />

çoğunun can ve yürekden bağlı olduğu budizm, temâmen bozulmuş,<br />

esâsını gayb etmiş, mantıkî kısmları unutulmuş, cem’iyyet<br />

üzerine artık fenâ bir te’sîr yapmağa başlamışdı.<br />

Japonların bir kısmı artık hıristiyanlığı kabûl etmişdi. Evet, hıristiyanlık<br />

90 seneden beri Japonyaya gelmiş bulunuyordu. Fekat<br />

hıristiyan olan Japonlar pek azdı. Şimdi bunların çoğalmış olduğunu<br />

görüyordum. Çünki, Japonlar, Budanın artık kendilerine bir fâidesi<br />

olmadığını, onları mağlûb olmakdan ve felâketden kurtaramadığını<br />

görmüşler, Budaya olan i’timâd ve muhabbetlerini gayb<br />

etmişlerdi. Şimdi yeni bir din arıyorlardı. Bilhâssa gençler, hıristiyanlığın,<br />

gayb etdikleri îmânın yerine geçeceğini sanmışlar ve hıristiyan<br />

olmuşlardı. Fekat kısa bir zemân sonra, onları hıristiyanlığa<br />

teşvîk eden misyonerlerin Amerikan veyâ ingiliz kapitalistlerinin<br />

birer âleti olduğunu ve onları hıristiyan yaparak yalnız budistlikden<br />

değil, aynı zemânda temiz ve dürüst Japonlukdan da uzaklaşdırdıklarını<br />

görmüşlerdi. Hıristiyan misyonerler, onları hıristiyan<br />

yaparken, durmadan Amerikan ve İngiliz mallarının nefâsetinden<br />

bahs ediyor, onlarda Japon mallarına karşı bir nefret uyandırıyor,<br />

memleketimize mütemâdiyen yabancı mal gelmesine sebeb<br />

oluyorlardı. Ya’nî kapitalistler hıristiyanlık sâyesinde, bizim<br />

sırtımızdan zengin oluyorlardı.<br />

Japonya, Rusya ile Amerika arasında bulunan bir memleket-<br />

– 235 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!