19.03.2018 Views

Herkese Lazim Olan Iman - Mevlana Halidi Bagdadi

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir. I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır. II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır. III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır. IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir.

I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır.

II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır.

III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır.

IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

arayınız buyurdu. Fekat ihlâsı olmıyanın kavuşmasını dilemedi.<br />

İlâhî yolun yolcuları, (Hiç anlıyamadık) demekden başka birşey<br />

söyliyemediler. Bizlere ne demek düşer. Onun, insanların îmân etmelerine,<br />

ibâdet yapmalarına ihtiyâcı yokdur. Kâfir olmalarının ve<br />

günâh işlemelerinin Ona hiç zararı olmaz. Mahlûklarına Onun hiç<br />

ihtiyâcı yokdur. İlmi, zulmetin temizlenmesine, cehli de, günâh işlenmesine<br />

sebeb yapdı. İlmden îmân ve tâ’at doğmakda, cehlden<br />

de küfr ve günâh hâsıl olmakdadır. Tâ’at, çok küçük olsa da, kaçırmamalı!<br />

Günâh, pek küçük görünse de, yaklaşmamalıdır! İslâm<br />

âlimleri buyurdular ki, üç şey, üç şeye sebebdir: Tâ’at, Allahü teâlânın<br />

rızâsını kazanmağa sebebdir. Günâh işlemek, Allahü teâlânın<br />

gadabına sebebdir. Îmân etmek, şerefli ve kıymetli olmağa sebebdir.<br />

Bunun için, küçük günâh işlemekden de çok sakınmalıdır.<br />

Allahü teâlânın gadabı, bu günâhda olabilir. Her mü’mini kendinden<br />

iyi bilmelidir. O mü’min, Allahü teâlânın çok sevdiği kulu olabilir.<br />

Herkes için ezelde yapılmış olan takdîr, hiç değişdirilemez.<br />

Hep günâh işleyip, hiç tâ’at yapmamış olan bir müslimânı, Allahü<br />

teâlâ, dilerse afv eder. Bekara sûresinin otuzuncu âyetinde, Melekler,<br />

meâlen, (Yâ Rabbî! Yer yüzünde fesâd çıkaracak ve kan<br />

dökecek olan insanları niçin yaratıyorsun) dediklerinde, (Onlar<br />

fesâd çıkarmazlar) demedi. (Sizin bilmediklerinizi ben bilirim) buyurdu.<br />

(Lâyık olmıyanları lâyık yaparım. Uzak kalanları yaklaşdırırım.<br />

Zelîl olanları azîz ederim) buyurdu. Siz onların işlerine bakarsınız.<br />

Ben kalblerindeki îmâna bakarım. Siz, günâhsız olduğunuza<br />

bakıyorsunuz. Onlar, benim rahmetime sığınırlar. Sizin günâhsız<br />

olduğunuzu beğendiğim gibi, müslimânların günâhlarını<br />

afv etmeği de severim. Benim bildiğimi sizler bilemezsiniz. Îmânı<br />

olanları, ezelî olan lutfüme kavuşdurur, ebedî olan lutfüm ile hepsini<br />

okşarım buyurdu. Yetmişaltıncı mektûbdan terceme temâm<br />

oldu.<br />

Şerefüddîn Ahmed bin Yahyâ Münîrî “rahmetullahi teâlâ<br />

aleyh”, 782 [m. 1380] senesinde vefât etmişdir. Hindistânda Bihar<br />

şehrinde yaşadı. Kabri de oradadır. Münir, Bihar şehrinin köylerinden<br />

birinin ismidir. Şâh Abdülhak Dehlevînin “rahmetullahi teâlâ<br />

aleyh” (Ahbâr-ül-ahyâr) kitâbında, hâl tercemesi uzun yazılıdır.<br />

Bu kitâb fârisî olup, 1332 [m. 1914] senesinde Hindistânda, Diyobend<br />

şehrinde ve sonra Pâkistânda Lahorda basılmışdır. (İrşâdüs-sâlikîn),<br />

(Ma’din-ül-me’ânî) ve (Mektûbât) kitâbları çok kıymetlidir.<br />

[İmâm-ı Rabbânî “rahmetullahi aleyh” muhtelif mektûblarında<br />

buyuruyor ki, (Allahü teâlânın emr etdiği işlere (Farz) denir.<br />

Yasak etdiklerine (Harâm) denir. Farz veyâ harâm olmayan, ser-<br />

– 72 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!