19.03.2018 Views

Herkese Lazim Olan Iman - Mevlana Halidi Bagdadi

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir. I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır. II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır. III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır. IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir.

I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır.

II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır.

III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır.

IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

öyle gider. Yokdan var edilmiş ilk maddeler yokdur) demek, akla<br />

ve fenne uymıyan, câhilce sözdür. Değişmek, sonsuz olmağı değil,<br />

yokdan yaratılmış olmağı, ya’nî (Vâcib-ül-vücûd) olmağı değil,<br />

(Mümkin-ül-vücûd) olmağı göstermekdedir.<br />

Süâl: Bu âlemi yaratanın kendisi ve sıfatları kadîmdir, ezelîdir.<br />

Bu âlemin de kadîm olması lâzım gelmez mi?<br />

Cevâb: Kadîm olan yaratıcının, maddeleri, zerreleri, çeşidli sebeblerle<br />

değişdirdiğini, ya’nî yok edip, bunların yerine başkalarını<br />

yaratmakda olduğunu, her zemân görüyoruz. Kadîm olan yaratıcı,<br />

irâde etdiği, dilediği zemân, ya’nî her zemân maddeleri birbirlerinden<br />

yaratmakdadır. Âlemleri, her maddeyi, her zerreyi sebeblerle<br />

yaratdığı gibi, irâde etdiği zemân, sebebsiz, vâsıtasız olarak, yokdan<br />

da yaratır.<br />

Âlemlerin hâdis olduğuna inanan, fânî olduklarına, ya’nî, tekrâr<br />

yok olacaklarına da inanır. Yok iken sonradan yaratılmış olan<br />

varlıkların yine yok olabilecekleri meydândadır. Birçok varlıkların<br />

yok olduklarını, şimdi de görüyoruz.<br />

Müslimân olmak için, maddelerin ve cismlerin, ya’nî her varlığın,<br />

yokdan var edilmiş olduklarına ve tekrâr yok olacaklarına<br />

inanmak lâzımdır. Cismlerin yok iken sonradan var olduklarını ve<br />

tekrâr yok olduklarını, ya’nî şekllerinin ve özelliklerinin kalmadığını<br />

görüyoruz. Cismler yok olunca, maddeleri kalıyor ise de, bu<br />

maddelerin de ezelî olmadıklarını, çok öncelerde, Allahü teâlâ tarafından<br />

yaratılmış olduklarını ve Kıyâmet gününde hepsini tekrâr<br />

yok edeceğini yukarıda bildirdik. Zemânımızın fen bilgileri, buna<br />

inanmağa mâni’ değildir. İnanmamak, fenne iftirâ etmek ve islâm<br />

düşmanı olmak demekdir. İslâmiyyet, fen bilgilerini red etmiyor.<br />

Din bilgilerini öğrenmemeği ve ibâdet vazîfelerini yapmamağı red<br />

ediyor. Fen bilgileri de, islâmiyyeti inkâr etmemekdedir. Hattâ,<br />

onu te’yîd ve tasdîk etmekdedir.<br />

Âlem hâdis olunca, bunu yokdan bir yaratan vardır. Çünki,<br />

hiçbir olayın kendiliğinden olamıyacağını yukarıda bildirdik. Bugün<br />

fabrikalarda binlerce ilâc, ev eşyâsı, sanâyı’ ve ticâret maddeleri,<br />

elektronik âletler, harb vâsıtaları yapılıyor. Bunların çoğu, ince<br />

hesâblardan, yüzlerce tecribeden sonra elde ediliyor. Bunlardan<br />

birine dahî, kendi kendine var oldu diyorlar mı? Bunların, bilerek<br />

ve istiyerek yapıldıklarını söyliyorlar ve hepsinin bir yapıcısının<br />

bulunması lâzımdır diyorlar da, canlılarda, cansızlarda görülen<br />

ve her asrda, dahâ yenileri, dahâ inceleri keşf edilen ve çoğunun<br />

yapısı henüz anlaşılamayan milyonlarca maddenin ve hâdisenin<br />

kendi kendilerine tesâdüfen var olduklarını söyliyorlar. Bu iki<br />

– 78 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!