19.03.2018 Views

Herkese Lazim Olan Iman - Mevlana Halidi Bagdadi

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir. I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır. II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır. III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır. IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

(Herkese Lâzım Olan Îmân) kitâbı dört kısımdan meydâna gelmişdir.

I. kısım; Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretlerinin (İ’tikâdnâme) kitâbının tercemesidir. (Hadîs-i Cibrîl) adı verilen; islâmın beş şartını ve îmânın altı şartını anlatan bir hadîs-i şerîfin açıklamasıdır. Ayrıca Şerefüddîn Yahyâ Münîrinin iki mektûbu, Allahü teâlâ vardır, birdir, konuları vardır.

II. kısım; (Müslimânlık ve Hıristiyanlık) kitâbıdır. Burada Peygamberler, kitâblar, dinler, (Yehûdîlik, hıristiyanlık ve islâmiyyet) hakkında bilgi verilmekde, Hakîkî bir müslimân olmanın şartları açıklanmakda, müslimânlığa hayran olanların sözleri ile, (42) tane başka din mensûbu iken islâmiyyeti seçen zâtların hayâtları anlatılmakdadır.

III. kısım; (Kur’ân-ı Kerîm ve Bugünkü Tevrât ve İncîller) kitâbıdır. Burada, bugünkü Tevrât ve İncîller hakkında bilgi verilmekde, Kitâb-ı Mukaddesdeki hatâlar îzâh edilmekde, Kur’ân-ı Kerîmin son ve değişmiyen kitâb olduğu ilmî olarak anlatılmakdadır. Ayrıca Muhammed aleyhisselâmın mu’cîzeleri, fazîletleri, güzel ahlâk ve âdetleri anlatılmakdadır.

IV. kısım; (İslâm Dîni ve Diğer Dinler) kitâbıdır. Burada islâm dîninin vahşet dîni olmadığı, hakîkî müslimânın câhil olmadığı, ilkel dinler, semâvî dinler, islâmiyyetde felsefe olamıyacağı konuları açıklanmakdadır.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

irbirine bağlanması, doğru yolda yürümesi, ancak din sâyesinde<br />

mümkindir. Şunun da farkına vardım ki, bugünkü mütekâmil bir<br />

insan, bugünün hayât şartlarına, ilmin bugün erişdiği dereceye uymıyan,<br />

yalnız birtakım garîb fikrlerden ibâret olan ve akl-ı selîme<br />

uygun gelmiyen bir dîni de kabûl edemez. Hıristiyanlık dîni böyle<br />

idi. Acabâ diğer dinler nasıldır diye merak ederek, dünyâda bulunan<br />

bütün dinleri tedkîk etmeğe karâr verdim. Amerikalı Quakerlerin<br />

dînini, Unitarianları, hattâ Behâîleri bile tedkîk etdim. Fekat<br />

bunların hiçbiri, beni temâmiyle tatmîn etmedi.<br />

Nihâyet İslâmiyyeti keşf etdim. Elime Esperanto lisânında yazılmış<br />

(İslâmo Esperantiste Regardata) isminde bir kitâb geçdi.<br />

Bu kitâbı, müslimân bir İngiliz olan, İsmâ’îl Colin Evans neşr etmişdi.<br />

İşte bu kitâb, beni 1949 senesinde, müslimânlığa götüren<br />

rehber oldu. Onu okudum. Kâhirede (Dâr-ut-teblîg-ul-islâm) teşkilâtına<br />

mürâceat etdim ve onlardan müslimânlık hakkında ma’lûmât<br />

istedim. Oradan bana gönderilen, gene Esperanto dilinde yazılmış<br />

(İslâmo Chies Religio) isminde bir kitâb, benim îmânımı temâmladı<br />

ve müslimân oldum.<br />

Müslimânlık, çocuklukdan beri taşıdığım düşünce, arzû ve temennîlerime<br />

tam cevâb vermekdedir. İslâmiyyetde hem hürriyyet,<br />

hem de disiplin vardır. İslâmiyyet, Allahü teâlâya karşı olan<br />

vazîfelerimizi sayarken, dünyâda da râhat ve huzûr içinde yaşamak<br />

için lâzım olan şeyleri bildirir. İslâmiyyet, bütün insanlar için,<br />

hattâ her canlı için, haklar tanır. İctimâ’î mes’elelerde, islâmiyyet<br />

en mühim problemleri en doğru tarzda çözmüşdür. Ben bir sosyolog<br />

olarak, islâmiyyetdeki (zekât) ve (Hac) vazîfelerinin büyüklüğüne<br />

ve mükemmelliğine hayrân kaldım. Kendisine, dünyâ malından<br />

fazla pay verilmiş kimsenin, malının belli bir kısmını fakîrlere<br />

dağıtması [zekât] ve zengin, fakîr, büyük rütbeli, küçük rütbeli,<br />

yaşlı, genç, tüccâr, esnâf, asker, bütün müslimânların bir araya gelerek<br />

yanyana Allahü teâlâya ibâdet etmeleri ve birbirini tanımaları<br />

[cemâ’at ile nemâz ve hac], bugün sosyal ilmlerin erişmek istediği<br />

ve bir dürlü vâsıl olamadıkları yüksek gâyelere, islâm dîninin<br />

çokdan vardığını göstermekdedir. İslâm dîni bu sâyede, kapitalizm<br />

ile komünizm arasında en mükemmel vasat yolu göstermiş,<br />

bütün insanların arzûladığı husûsları te’mîn etmişdir. İslâmiyyet,<br />

hangi ırk, hangi milliyyet, hangi sosyal derece, hangi renkden ve<br />

dilden olursa olsun, dünyâdaki bütün insanları bir araya getirebilen,<br />

onlara aynı hakları veren, servet farkını, ictimâ’î [sosyal] yardımı<br />

ayarlayan, aynı zemânda onlara Allah korkusunu da aşılayarak,<br />

maddî ve mâ’nevî disiplini sağlıyan mu’azzam bir dindir. İslâ-<br />

– 249 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!