01.03.2013 Views

l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu

l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu

l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

I. Uluslararası Spor Hukuku Kurultayı<br />

cadele kuruluşları sorumlu. Onun için WADA bu düzeni kurabilmek için ülke<br />

hükümetlerine de yaptırım getiriyor, ama UNESCO kanalıyla getiriyor. 2005<br />

yılında UNESCO ta rafından kabul edilen bir sözleşme 2007 yılında kanunlaştı.<br />

Bu sözleşme Uluslara rası Dopingle Mücadele Sözleşmesi, bu sözleşme de ülke<br />

hükümetlerinin yapması gereken faaliyetleri gösteriyor. Sözleşmenin 11. maddesi<br />

çok açık, diyor ki, “Taraf devletler uygun görüldüğünde dopingle mücadeleyle<br />

ilgili kurumlara, dopingle mü cadele kuruluşlarına mali olarak destek sağlayacaklardır”<br />

diyor.<br />

Türkiye’deki mevcut durum ne? Yaptığımız anket çalışmalarında ya da sporcularla,<br />

antrenörlerle bire bir görüşmelerimizde genellikle “Başarılı olabilmek için<br />

her sporcunun mutlaka yasaklı madde kullanması gereklidir” düşüncesiyle<br />

kar şılaşıyoruz. Çünkü birçok sporcunun bilimsel antrenman teknikleri yerine<br />

kolaylık la köşe dönme düşünceleri var: Sporcu ve antrenörlerin “Güvenli ve etkili<br />

yasaklı madde dozları herhangi bir hastalık riskine neden olmadan performansı<br />

artırabilir. Bu yüzden doktorların bize yardımcı olması gerekir” gibi yaklaşımları<br />

var. Bir baş ka deyişle antrenman performansı artırmada yasaklı maddeler kadar<br />

etkili değil dir, mutlaka yasaklı maddelerin kullanılması gereklidir gibi görüşleri<br />

var. Genellikle sporcular ve antrenörler arasında dopingle ilgili bir bilgi eksikliği<br />

söz konusu, bir de rekreasyonel amaçlı, yani yarışma amaçlı spor yapmayan kişilerde<br />

de yaygın bir yasaklı madde kullanımı var. Maalesef yetiştirdiğimiz sporcuları<br />

bilgi eksikliği nedeniyle kaybediyoruz. Yani bir Süreyya Ayhan bir daha nasıl<br />

yetişecek, bir Halil Mutlu bir daha nasıl yetişecek? Burada yapılan hata bizim<br />

hatamız, biz yeterince eğitemediğimiz için onlar bu tip sorunlarla karşı karşıya<br />

kalıyorlar. Bununla ilgili konuşmaları, dopingle ilgili konuşmaları yaklaşık 15<br />

senedir yapıyoruz, bu slaydı 1997’den bugüne kadar sadece ufak­tefek değişikliklerle<br />

kullanıyorum. Sadece bu rada değiştirdiğim bir rakam var, daha öne spor<br />

federasyonu sayısı 54’tü, şu anda 58 yazdım, ama onun dışındaki her şey 1997 yılından<br />

bugüne kadar hiç değişme di. Yurtdışında da bunları söylüyoruz, yakın gelecekte<br />

dopingle mücadele kurumu kurulması planlanıyor. 1997­2009, 12 senedir<br />

demek ki aynı şeyleri söylüyoruz. Türkiye Futbol Federasyonunun özerkliğini<br />

almasından hemen bir sene sonra do pingle mücadele kurulu kuruldu ve 1993<br />

yılından bu yana da işlevini götürüyor ve her federasyonda aynı kurul görev aldı,<br />

yani ben Şenes Erzik döneminde girdim, ondan sonra altı federasyon başkanı değişti.<br />

Kurulumuzda bir değişiklik olmadı ve bağımsız bir şekilde çalışıyor. Hiçbir<br />

şekilde federasyonun bir baskısı, etkisi yok. Yönetmeliklerimiz var, Türkiye Futbol<br />

Federasyonunda Dopingle Mücadele çalış maları bu yönetmeliklere ve Uluslararası<br />

kurallara uygun olarak çağdaş bir düzeyde 1993’ten bu yana yürütülüyor.<br />

Birçok şeyi yurtdışında anlatabiliyorum, ama burada anlatamadığım için çok<br />

doluyum, bunları söylemem gerektiğini düşünüyorum. Söyleyebildiğim kadarıyla<br />

söyleyeyim. Türkiye Futbol Federasyonunda Dopingle mücadele konusunda<br />

yap tığımız kontroller burada görülüyor. 2008­2009 sezonunda sadece karşılaşma<br />

içi değil, karşılaşma dışında da fazla miktarda kontrol yaptık. Geçen hafta itiba­<br />

259

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!