01.03.2013 Views

l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu

l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu

l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

I. Uluslararası Spor Hukuku Kurultayı<br />

kararı diye çok açık bir içtihat var, orada izin verilen risk teorisiyle bu hukuki sorumluluk<br />

sınırlandırılmaya çalışılmış. Yani buna göre belirli bir sportif faaliyetin<br />

içine giren kişi o sportif faali yetin olağan akışından kaynaklanan birtakım riskleri<br />

de kabullenmiş durumdadır ve bunun sonuçlarına katlanacaktır biçiminde özetlenebilecek<br />

bir teori bu.<br />

Burada mesela bazı ilginç içtihatları size aktarayım. Çoğu da bunların yeni<br />

karar, mesela bir kararında Fransız Yargıtayı bir yelkenli yarışına katılan yelkenli<br />

ekibinin her ne kadar açık denizdeki bir yarışın olağan ve öngörülebilir risklerini<br />

kabul etmiş sayılmakla birlikte, olayda anormal bir risk olan ölüm riskini kabul<br />

etmiş sayılamaz lar demiştir ve bu müsabakayı tertipleyen kuruluşun hukuki sorumluluğunu<br />

kabul etmiştir ki 95 tarihli bir karar bu. Mesela bir başka kararında<br />

diyor ki, aşırı hızla giden kayakçının zarar görmesinden dolayı organizatör<br />

sorumlu değildir, çünkü bu arada da şu prensip devreye giriyor. Aşırı hızlı giden<br />

kayakçı bizzat kendi kusurlu fii liyle bu sonuca yol açmıştır. Gene aynı şekilde, bu<br />

da 90 tarihli bir karar, can yeleği taşımayı ihmal etmiş olan yelkenli çalıştırıcısının,<br />

yani ders veren kişinin gördüğü zarar sebebiyle organizatörün sorumluluğu<br />

bulunmamaktadır diyor bu kararında. Şimdi bakın gene bu hukuki sorumluluk<br />

bakımından şöyle bir şey gelişmiş, Fransız Yargıtayı bu sorumluluğun saptanmasında<br />

her bir spor dalının özelliğinin ve o spor dalına ait kuralların mutlaka<br />

dikkate alınması gerektiğini söylüyor, ama şöyle bir sorunla karşılaşıyorlar. Mesela<br />

joking gibi bir spor dalında federasyonun bir kuralı olmadığı gibi oyun kuralı da<br />

yok. Peki, böyle bir durumda bu sorumluluk neye göre saptanacak? Orada klasik<br />

teoriyi uyguluyor Fransız Yargıtayı ve orta derecede bir insandan beklenen olan<br />

davranış kriterini uygulayarak bir sonuca varıyor.<br />

Şimdi aslında futbolda da ilginç kararlar var, cezaya da konu oluyor, ama bana<br />

ilginç geldi. Bir müsabakada sağdan bir futbolcu ceza alanına giriyor, o sırada da<br />

kaleci çıkıp çıkmamakta tereddüt ediyor. Sonra hızlı bir şekilde çıkıyor, kayarak<br />

üzerine doğru gidiyor, ayağına vuruyor, kaval kemiğini kırıyor. Hakem işin ilginci<br />

sarı kart dahi göstermiyor, sanıyorum oyun gereği diyor, ama bu kişi dava açıyor,<br />

tazminat davası açıyor ve mahkeme burada gerekli dikkat ve özeni göstermedi ği<br />

için kişiyi bundan dolayı hukuken sorumlu tutuyor. Paris İstinaf Mahkemesinin<br />

1991 tarihli bir kararı.<br />

Gene burada bir iki önemli şeyi daha söylemek istiyorum, özellikle organizatörlerin<br />

sorumluluğu bence çok önemli bu alanda. Burada organizatörlerin<br />

sorumlulu ğunda ilginç bir içtihat vermiş mahkeme, açık diyor ki, organizatörler<br />

mensuplarının kusurlu bir fili sebebiyle meydana getirdikleri tüm zararlardan<br />

dolayı objektif ola rak sorumludurlar. Şimdi bunun bazı sonuçları var, ilginç,<br />

ama sportif alan olduğu için mesela size ilginç bazı örnekler vereyim. Şimdi gene<br />

Fransız Yargıtayı diyor ki, sözleşmesel sorumluluk bakımından da, bu da ilginç<br />

bence, her ne kadar bu sözleşmede sorumluluk bakımından bir açık hüküm olmasa<br />

dahi sportif faaliyet lerin mahiyeti itibarıyla hiçbir yükümlülük veya hüküm<br />

57

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!